Abaküs Yazılım
16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2020/1940
Karar No: 2020/4624
Karar Tarihi: 22.10.2020

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2020/1940 Esas 2020/4624 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı, tapu kaydı nedeniyle kendisine ait olduğunu iddia ettiği taşınmazın kadastro tespitinin iptali ve adına tescilini talep etmiştir. Davacılar lehine iktisap koşullarının gerçekleştiği kabul edilerek karar verilmiş, ancak bu kararın yeterli olmadığı sonucuna varılmıştır. Mahkemenin eksik araştırma ve inceleme yaptığı belirtilmiş, çekişmeli taşınmaza komşu tüm taşınmazların kadastro tespit tutanakları ile dayanağı olan belgeler getirtilmeli, tespit dayanağı kaydın haritası bulunup bulunmadığı araştırılmalı ve yeniden keşif yapılmalıdır. Sonuca göre karar verilmelidir. Kararda 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 20/A maddesi de değinilmiştir.
16. Hukuk Dairesi         2020/1940 E.  ,  2020/4624 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ
    DAVA TÜRÜ : KADASTRO TESPİTİNE İTİRAZ
    KANUN YOLU : TEMYİZ


    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
    Kadastro sırasında, ... Mahallesi çalışma alanında bulunan 986 parsel sayılı 173.250,00 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, tapu kaydı nedeniyle ... ve müşterekleri adına tespit edilmiştir. Davacı ..., irsen intikal ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak, tapu iptali ve payı oranında adına tescili istemiyle dava açmıştır. Yargılama sırasında müdahiller ... ve ... irsen intikal ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak davaya katılmışlardır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davacı ve müdahil davacıların davalarının kabulüne, 986 parsel sayılı taşınmazın kadastro tespitinin ve komisyon kararının iptali ile 17.02.2015 tarihli teknik bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen alanın müdahil davacı ... adına, (B) harfi ile gösterilen alanın müdahil davacı ... ... adına, (E) harfi ile gösterilen alanın davacı ... .... adına ve (F) harfi ile gösterilen alanın ise tespit maliki .... ile .... oğlu .... mirasçıları adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Mahkemece, çekişmeli taşınmazın hükme esas bilirkişi raporunda (A), (B) ve (E) harfleri ile gösterilen bölümleri yönünden, davacılar lehine iktisap koşullarının gerçekleştiği kabul edilmek sureti ile yazılı şekilde karar verilmiş ise de, yapılan araştırma, inceleme ve uygulama hüküm vermeye yeterli bulunmamaktadır. Çekişmeli taşınmazın tespit tarihi 1953 yılı olup, zilyetlikle iktisap koşullarının bu tarihe göre belirlenmesi gerektiği kuşkusuzdur. Ne var ki, beyanları hükme esas alınan yerel bilirkişiler, yaşları itibari ile bu tarihe kadar davacı taraf lehine iktisap koşullarının oluşup oluşmadığını bilebilecek durumda olmadıkları halde bu kişilerin tespit öncesini ihtiva etmeyen, taşınmazların mevcut zilyetliğine ilişkin beyanlarına dayalı olarak hüküm kurulduğu gibi, davacıların yaşları itibariyle tespit tarihine kadar müstakil olarak zilyetlikle edinme koşullarını sağlamaları mümkün bulunmadığı halde, taşınmazın öncesinde kime ait olduğu, kimden kime ne şekilde kaldığı, davacıların eklemeli zilyetlik yoluyla edinme koşullarını gerçekleştirip gerçekleştirmedikleri de sorulup saptanılmamıştır. Öte yandan, kadastro tespit tapu kaydına dayalı olarak yapıldığı halde yöntemince kayıt uygıulaması yapılmamış, bu kapsamda komşu taşınmazlara ilişkin kadastro tutanakları ile dayanağı olan kayıtlar getirtilip, bu belgelerden yararlanılmamıştır. Bu şekilde eksik araştırma ve incelemeye dayalı olarak karar verilmesi usul ve yasaya uygun düşmemektedir.
    Hal böyle olunca, sağlıklı bir sonuca varılabilmesi için Mahkemece öncelikle, çekişmeli taşınmaza komşu tüm taşınmazların kadastro tespit tutanakları ile dayanağı olan belgeler ve bu taşınmazların tespit tutanaklarının davalı olmaları halinde ise ilgili dava dosyaları getirtilmeli, ayrıca tespit dayanağı kaydın haritası bulunup bulunmadığı araştırılmalı, daha sonra mahallinde, elverdiğince yaşlı (taşınmazın tespit tarihinden öncesini bilebilecek yaşta), tarafsız ve yöreyi iyi bilen şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişiler, taraf tanıkları, ziraat mühendisi bilirkişisi ile fen bilirkişisinin katılımıyla yeniden keşif yapılmalı, yapılacak keşif sırasında öncelikle teknik bilirkişi eliyle taşınmaza revizyon gören, davalı tarafın dayandığı tapu kaydının varsa krokisi/haritası zemine uygulanarak kaydın kapsamı 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 20/A maddesi uyarınca haritasına göre belirlenmeli; tapu kaydının krokisinin/haritasının bulunamaması veya uygulanamaması durumunda, tapu kaydı tesisinden itibaren tüm tedavülleriyle birlikte okunup sınırlarının bilirkişilerce zeminde tek tek gösterilmesi istenilmeli; bilirkişilerin gösteremediği sınırlar için taraflara tanık dinletme imkanı sağlanmalı; bilirkişi ve tanık sözleri komşu parsel tutanak ve dayanakları ile denetlenmeli, bilirkişi ve tanıklarca gösterilen sınırlar fen bilirkişisi tarafından kroki üzerinde işaretlenmeli, bu yolla çekişmeli taşınmazın tespite esas alınan tapu kaydının kapsamında kalıp kalmadığı duraksamasız şekilde saptanılmalı; tapu kaydının uymadığının ya da miktarı ile taşınmazın tamamını kapsamadığının anlaşılması halinde yerel bilirkişi ve tanıklardan, taşınmazın ilk zilyedinin kim olduğu, kimden kime ne şekilde intikal ettiği, kim tarafından, ne zamandan beri ve ne şekilde kullanıldığı hususlarında maddi olaylara dayalı ayrıntılı bilgi alınmalı, beyanlar arasında oluşacak çelişkiler gerektiğinde yüzleştirme yapılmak suretiyle giderilmeye çalışılmalı; alınan beyanlar komşu parsellerin tutanak ve dayanağı kayıtlar ile denetlenmeli; ziraat mühendisi bilirkişisinden, taşınmazın önceki ve mevcut niteliği ve zirai durumu hususunda rapor alınmalı; teknik bilirkişiye ise keşfi takibe, bilirkişi ve tanık sözlerini denetlemeye elverişli rapor ve kroki düzenlettirilmeli, bundan sonra toplanan ve toplanacak tüm deliller birlikte değerlendirilerek ve taşınmazın tespitinin müşterek mülkiyet hükümlerine göre yapıldığı nazara alınmak suretiyle bozmanın, temyiz eden ... murisi ...’e ait 2/32 pay ile sınırlı olduğu da göz önünde bulundurularak sonucuna göre bir karar verilmelidir. Mahkemece bu hususlar göz ardı edilerek eksik inceleme ile yazılı olduğu şekilde karar verilmesi isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz eden davalıya iadesine, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 22.10.2020 gününde oybirliği ile karar verildi.





    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi