Abaküs Yazılım
8. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/4004
Karar No: 2022/2730
Karar Tarihi: 23.03.2022

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2021/4004 Esas 2022/2730 Karar Sayılı İlamı

8. Hukuk Dairesi         2021/4004 E.  ,  2022/2730 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi
    DAVA TÜRÜ : Uygulama Kadastrosu
    MAHKEMESİ : ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasında ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesinde görülen dava sonucunda verilen hükme karşı davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine ... Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş olup, bu kez davacı vekili tarafından Bölge Adliye Mahkemesi kararı temyiz edilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    K A R A R
    Uygulama kadastrosu sonucunda, ... İlçesi ... Mahallesi çalışma alanında ve tapuda davacı adına kayıtlı bulunan eski 276 parsel sayılı 11.000 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, 111 ada 40 parsel numarasıyla 10.950,49 m2 yüzölçümlü olarak; davalılar adına kayıtlı eski 275 parsel sayılı 15.900 m2 yüzölçümündeki taşınmaz ise, 111 ada 41 parsel numarasıyla ve 16.525,07 m2 yüzölçümlü olarak tespit ve tescil edilmiştir.
    Davacı vekili, uygulama kadastrosu sırasında davacıya ait taşınmazın yüzölçümünün eksildiğini ve yanlışlığın davalılara ait taşınmazdan kaynaklandığını ileri sürerek, fazla olan kısım yönünden davalılar adına olan kaydın iptali ile davacı adına tescilini talep etmiştir.
    İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama sonunda; davanın; yenileme kadastrosuna itiraz davası olduğu, tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davacı dava konusu 41 parselin komşu parseli 40 parsel maliki olduğu, dava dilekçesinde yıllardır 41 parsel malikleri ile nizasız olarak kullanageldikleri sınırın farklı olduğunu yenileme çalışmaları sırasında öğrendiğini, oysa fiili kullanımın bu şekilde olmadığını beyanla 1996 tarihli takasdan da önceden beri kullanageldiği kısmın 41 parselden iptali ile adına tescili talebinde bulunup, 08.03.2016 tarihli duruşmada ise sorunun yenileme çalışmasından kaynaklandığını, sınırların yenileme sonucu değiştiğini beyan ettiği, dava konusu 41 parselin tesis kadastrosu (eski 275 parsel) 21.07.1965 tarihinde yapıldığı, ... Tapulama Mahkemesinin 1973/7 Esas, 1973/127 Karar 07.05.1973 tarihli kararı ile hükmen İbrahim Çimen adına tespit ve tescil edildiği, bu kararın 28.06.1973 tarihinde kesinleştiği, 40 parselin ise tesis kadastrosunun 21.07.1965 tarihinde yapıldığı, ... Tapulama Mahkemesinin 1967/40 Esas, 1971/448 Karar sayılı 23.08.1971 tarihli kararı ile ... adına tespit ve tesciline karar verdiği, kararın 15.10.1971 tarihinde kesinleştiği, öncelikle davacının kadastro öncesi hukuki nedene dayandırılan mülkiyet iddialarının 10 yıllık hak düşürücü süre yönünden dinlenme olanağı bulunmadığı, davacı vekilinin 08.03.2016 tarihinde duruşmadaki beyanı itibariyle talebinin Kadastro Kanunu madde 22/A uyarınca yapılan yenileme çalışmalarına itiraz olduğu kabul edilerek yapılan değerlendirmede; mahallinde icra edilen keşif sonucu alınan bilirkişi raporunda; ... Köyünde 1965 yılında 509 sayılı Tapulama Kanunu 37. maddesine göre yapılan ilk tapulama çalışmasında Zeytincilik Kanunu ile verilen krokilerin aynen alındığı, zemindeki derenin ölçülmediği, derenin ölçü krokisi paftasında gösterilmediğinin anlaşıldığı, oysaki 1958 yılında 3573 sayılı Zeytincilik Kanunu'na göre düzenlenen krokilerde derenin düz olarak gösterildiği halde mevcut zeminde düz olmadığı, kıvrımlı şekilde olduğunu hava fotoğraflarında ve rapora ekli krokiden anlaşıldığı tespit edilerek neticeten iki parsel arasındaki sınırda yapılan yanlışlık varsa bunun 1965 yılındaki tapulama çalışmasından kaynaklandığı, yenileme çalışması sırasında kadastro paftası aynen alınarak herhangi bir değişiklik yapılmadığı, hatanın tesis kadastrosunda derenin zeminde ölçülerek gösterilmemesinden kaynaklandığı, yenileme çalışmasının da tesis paftasına uygun olarak yapıldığının tespit edildiği, bu haliyle davaya konu yenileme çalışmasının tesis paftasına sadık kalınarak mülkiyet intikaline meydan vermeyecek şekilde yapıldığı, davacının iddia ettiği hatalı sınır itirazının tesis kadastrosunda belirlenen sınırlara yönelik olduğu, açıklanan nedenlerle de bu iddianın yenileme kadastrosuna itiraz şeklinde dinlenme olanağının bulunmadığı anlaşıldığından davanın reddine karar verilmiştir. Hükme karşı, davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
    ... Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesince; tüm dosya kapsamına ve hükme esas alınan bilirkişi heyeti raporuna göre, davacıya ait eski 276 (yeni 111 ada 40) parsel sayılı taşınmaz ile davalılara ait eski 275 (yeni 111 ada 41) parsel sayılı taşınmazın tesis kadastrosu sınırlarının farklı mahkeme ilamları ile hükmen oluştuğu; anılan taşınmazların ortak sınırını oluşturduğu ileri sürülen derenin gerek tesis kadastrosu paftasında, gerekse tesis kadastrosu paftasının oluşturulmasına esas altlık orjinal ölçü krokisinde ve anılan mahkeme ilamlarında gösterilmediği; uygulama kadastrosunda da tesis kadastrosu ve mahkeme ilamları ile belirlenen tesis kadastrosu pafta sınırına sadık kalınarak derenin ölçülmediği, tesis kadastrosu ile belirlenen ortak sınıra itibar edilerek uygulama yapıldığı, mahkemece, taraflar arasındaki uyuşmazlığın mülkiyete ilişkin olması halinde mülkiyete ilişkin talep yönünden 3402 sayılı Yasa'nın 12/3. maddesinde düzenlenen hak düşürücü sürenin geçmiş olması nedeniyle; uygulama kadastrosu tespitine itiraza ilişkin olması halinde ise, uygulama kadastrosunun, tesis kadastrosu paftasına ve ölçü değerlerine sadık kalınarak yapıldığının, buna göre uygulama kadastrosunda hata bulunmadığının tespit edilmesi nedeniyle davanın reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmediğinden davacı vekilinin tüm istinaf itirazlarının 6100 sayılı HMK'nin 353/(1)-b.1 maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir. Karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, yapılan yargılama ve uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları ile temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararında yazılı gerekçelere, hukuki ilişkinin nitelendirmesine göre temyiz itirazları yerinde görülmediğinden, temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararın onanmasına karar vermek gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK'nin 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, 44,40 TL peşin harcın onama harcına mahsubu ile kalan 36,30 TL'nin temyiz edenden alınmasına 23.03.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi