Abaküs Yazılım
8. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/3854
Karar No: 2022/2723
Karar Tarihi: 23.03.2022

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2021/3854 Esas 2022/2723 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davaya konu olan 10.519,60 m2 yüzölçümlü taşınmaz, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun Geçici 8. maddesine istinaden yapılan tescil harici yerlerin kadastrosu sırasında zeytinlik vasfıyla davalı adına tespit edilmiş. Davacı Hazine vekili, taşınmazın devletin hüküm ve tasarrufu altında olan yerlerden olduğu ve zilyetlikle edinilmesinin mümkün olmadığını açıklayarak tespite itiraz etmiş. İlk Derece Mahkemesi, yapılan yargılama sonucunda taşınmazın davalının babası tarafından 1950'lerde imar ve ihya edilerek zirai amaçlı kullanılmaya başlandığı, davalının babasının 1979 yılında öldüğü, varislerinin mirası 1984 yılında taksim ettikleri, taşınmazın taksimde davalıya düştüğü, davalının aynı yıl zeytin dikerek taşınmazı kapama zeytinlik haline getirdiği, davalı tarafından aralıksız ve nizasız olarak dava tarihine kadar devam eden zilyetlikle malik sıfatı ile kullanıldığı, zilyetliğin kadastro tespit tarihine ve nihayetinde de keşif tarihine kadar devam ettiği gerekçeleriyle, dava konusu taşınmazın davalı ad
8. Hukuk Dairesi         2021/3854 E.  ,  2022/2723 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi
    DAVA TÜRÜ : Kadastro Tespitine İtiraz

    Taraflar arasında ... Kadastro Mahkemesinde görülen dava sonucunda verilen hükme karşı davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine ... Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş olup, bu kez davacı vekili tarafından Bölge Adliye Mahkemesi kararı temyiz edilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    K A R A R
    3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun Geçici 8. maddesine istinaden yapılan tescil harici yerlerin kadastrosu sırasında ... İlçesi ... Mahallesi ... Mevkii çalışma alanında bulunan 126 ada 129 parsel sayılı 10.519,60 m2 yüzölçümündeki taşınmaz senetsizden kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine istinaden 3402 sayılı Yasa'nın 14 ve 17. maddesi kapsamında zeytinlik vasfıyla davalı ... adına tespit edilmiştir.
    Davacı Hazine vekili, taşınmazın devletin hüküm ve tasarrufu altında olan yerlerden olduğu ve zilyetlikle edinilmesinin mümkün olmadığını açıklayarak tespite itiraz etmiştir.
    İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama sonunda; ... Mahallesinde 5602 sayılı Tapulama Kanunu kapsamında arazi kadastrosunun yapıldığı, yapılan kadastro çalışmasının askı ilanın yapılarak 07.12.1960 tarihinde kesinleştirildiği; arazi kadastrosu ile tespiti yapılmayan alanların fundalık olduğundan bahisle tescil harici bırakıldığı; sahada 6831 sayılı Orman Yasası kapsamında orman kadastrosunun yapılarak 29.11.1969 tarihinde kesinleştirildiği; sahada 6831 sayılı Orman Yasası'nın 2/B maddesi kapsamında çalışma yapılarak 08.08.2014 tarihinde askı ilanın yapıldığı ve müteakiben 07.09.2014 tarihinde kesinleştiği; 1960 yılında yapılan arazi kadastrosunda tescil harici bırakılan, 1969 yılında kesinleşen orman sınırlaması dışında kalan alanda dolu pafta sistemine geçme kapsamında; 3402 sayılı Yasa'nın geçici 8. maddesi kapsamında arazi kadastrosunun yapıldığı; davaya konu 126 ada 129 parsel taşınmazın kadastro çalışması sırasında tarla vasfı ile senetsizden kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine istinaden 3402 sayılı Yasa'nın 14 ve 17. maddesi kapsamında davalı gerçek kişi adına tespit gördüğü; taşınmazın davalının babası tarafından 1950'lerde imar ve ihya edilerek zirai amaçlı kullanılmaya başlandığı, davalının babasının 1979 yılında öldüğü, varislerinin mirası 1984 yılında taksim ettikleri, taşınmazın taksimde davalıya düştüğü, davalının aynı yıl zeytin dikerek taşınmazı kapama zeytinlik haline getirdiği, davalı tarafından davaya konu taşınmazın imar ve ihyasından itibaren devralınan-devredilen zilyetlikle aralıksız (fasılasız) ve davasız (nizasız) olarak dava tarihine kadar devam eden zilyetlikle malik sıfatı ile; ekonomik amaca uygun olarak evvelen tarla, ahiren kapama zeytinlik olarak zirai gaye ile kullanıldığı, zilyetliğin kadastro tespit tarihine ve nihayetinde de keşif tarihine kadar devam ettiği, 3402 sayılı K.K’nun 17 ve 14 maddesinde aranan iktisap şartlarının davalı lehine kadastro tespit tarihinden önce tahakkuk ettiği; iktisabı engelleyen hukuki, fiili, taşınmaz vasfından ve davalısının şahsından kaynaklanan, iktisabı engelleyen bir halin bulunmadığı; dinlenen mahalli bilirkişi ve mahallinde dinlenen tutanak bilirkişisi beyanları ile alınan bilirkişi raporları ve zemine uygulanan 1959, 1973, 1996, 2013 tarihli memleket haritaları, amenajman planları ve 1953, 1971, 1988, 1993, 2009 uçuşlu hava fotoğraflarının; tarım alanı vasfı ile gerçek kişiler adına tespit gören ve tespiti kesinleşen benzer özellikteki civar arazilerin hukuki vasfı ve eylemli durumlarının bu durumu teyit ettiği; sonuç olarak, kadastro tespitinden önce imar-ihya ve zilyetlikle mülk edinme koşullarının davalı lehine oluştuğu anlaşılmakla, davanın reddine, dava konusu taşınmazın kadastro tesbiti gibi davalı adına tesciline karar verilmiştir. İlk Derece Mahkemesinin davacı vekilince yapılan istinaf başvurusunun kesinlik nedeniyle reddine dair 10.09.2018 tarihli ek kararıyla birlikte hüküm davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir.
    ... Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesince; İlk Derece Mahkemesinin, değer tespiti yapılmadan, tutanakta gösterilen değer esas alınarak ve kararın kesin olduğu kabul edilerek istinaf isteminin ek karar ile reddine karar verilmesinde isabet bulunmadığı anlaşılmakla davacı Hazine vekilinin mahkemenin ek kararına yönelik istinaf itirazlarının kabulü ile ek kararının kaldırılmasına; tarafların iddia ve savunmaları, mahallinde yapılan keşif ve uygulamalar, dinlenen bilirkişi ve tanık sözleri, alınan uzman bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Mahkemece, dava konusu taşınmaz üzerinde davalı taraf adına 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 14. ve 17. maddeleri uyarınca edinme koşullarının oluştuğu kabul edilerek verilen kararda herhangi bir isabetsizlik bulunmadığından davacı Hazine vekilinin istinaf itirazlarının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353/(1)-b.1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiştir. Karar, davacı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, yapılan yargılama ve uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları ile temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararında yazılı gerekçelere, hukuki ilişkinin nitelendirmesine göre temyiz itirazları yerinde görülmediğinden, temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararın onanmasına karar vermek gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK'nin 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, 23.03.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi