17. Hukuk Dairesi 2018/1119 E. , 2020/3374 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili ile davalı .... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili asıl davada, davalı ..."in sürücüsü olduğu, davalı ..."a ait, diğer davalıya zorunlu mali sorumluluk sigortalı aracın karıştığı kazada müvekkilinin yaralandığını ve malul kaldığını, tedavi giderlerinin müvekkilince karşılandığını açıklayıp 33.641,84 TL iş göremezlik tazminatı ile 18.226,79 TL tedavi giderinin tahsiline karar verilmesini talep etmiş, birleştirilen davada, asıl davada yargılama sırasında aracın noter vasıtası ile ..."e satıldığı anlaşıldığından zarardan araç işleteni olarak davalı ..."in sorumlu olduğunu açıklayıp asıl davadaki taleplerinin araç işleteni davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar, davanın reddini savunmuşlardır.
Mahkemece 24/06/2015 tarihinde verilen karar, Dairenin 14/04/2016 gün, 2016/892 - 4776 sayılı bozma ilamı ile; asıl ve birleştirilen davalar yönünden ayrı ayrı hüküm kurulmak üzere bozulmasına karar verilmiş, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda, davanın kısmen kabulü ile 43.128,68 TL maddi tazminatın asıl dosya davalısı ... ve .... ile birleşen dosya davalısı
..."den müştereken ve müteselsilen alınmasına, fazlaya ilişkin talebin reddine, asıl dosya davalısı ... aleyhine açılan davanın reddine, manevi tazminat talebi yönünden verilen karar kesinleştiğinden karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş; hüküm, davacı vekili ile davalı .... vekili tarafından süresi içerisinde temyiz edilmiştir.
Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarara dayalı tazminat istemine ilişkindir.
Davacılar vekili, kazada yaralanan ve malul kalan müvekkilinin zararlarının karşılanması amacı ile asıl davada aracın sürücüsü, trafik sigortacısı ve kayıt maliki aleyhine, birleştirilen davada ise aracın gerçek işleteni aleyhine dava açmış, mahkemenin 24.06.2015 tarihli kararı Dairece; asıl ve birleştirilen dava için tek bir hüküm kurulmuş olmasının doğru olmadığı, her bir dava için ayrı ayrı hüküm kurulması gerektiğinden bozulmasına karar verilmiş, mahkemece bozma ilamına uyulduğu halde asıl ve birleştirilen davalarda taraflar ve yargılama gideri, vekalet ücretleri ve harç yönünden yine tek hüküm kurulmak suretiyle hatalı şekilde karar verilmiştir.
Şöyle ki, asıl davanın tarafları; araç sürücüsü ..., ... ve aracın trafik sigortacısı .... olup birleştirilen davanın davalısı ..."dir. Mahkemece yapılacak iş asıl davada davalılar ..., ... ve ...."nin sorumlu oldukları/olmadıkları tazminat miktarlarının belirlenmesi ve her bir davalı yönünden sadece asıl davaya yönelik yargılama gideri, harç ve vekalet ücretine yönelik sorumlulukların belirlenmesi, birleştirilen davada da sadece ..."in sorumlu olduğu tazminat miktarı, vekalet ücreti, yargılama gideri ve harçlar yönünden hak ve sorumluluklarının belirlenmesi olup, bu nedenlerle her bir dava yönünden ayrı ayrı karar verilmek üzere hükmün bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
Kabule göre de;
a-Davacı vekili, meydana gelen kaza nedeniyle yaralanan müvekkilinin tedavi giderlerinin müvekkilince karşılandığını açıklayıp tedavi giderlerinin de tahsiline karar verilmesini talep etmiş, tedavi giderlerine yönelik belgeleri dosyaya sunmuş, tedavi giderleri yönünden mahkemece doktor bilirkişiden rapor alınmıştır. Ancak alınan rapor denetime elverişli olmadığından hükme esas alınmaya yeterli değildir. Raporda, sunulan belgelerdeki giderlerin hangi tedaviler için
yapıldığı, hangi tedaviler için ne miktarda harcama yapıldığı tek tek belirtilmediği gibi yapılan tedavilerin yaralanmanın derecesine ve niteliğine uygun olup olmadığı belirtilmemiştir.
Buna göre yargılama sırasında yürürlüğe giren 6111 sayılı yasa gereğince belgeli tedavi giderlerine yönelik sorumluluk Sosyal Güvenlik Kurumuna geçtiğinden öncelikle Sosyal Güvenlik Kurumunun davaya dahil edilmesi, ardından SUT kapsamında değerlendirmeye gidilmeksizin 6111 sayılı Yasa gereğince belgeli-acil hal teşkil eden tedavi giderlerinden Sosyal Güvenlik Kurumunun, diğer tedavi giderlerinden aracın trafik sigortacısının sorumluluğuna karar verilmek üzere de hükmün bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
b-Davalı ... aleyhine açılan dava, her ne kadar davalı ..."un kayden araç maliki ise de adına kayıtlı aracı noter vasıtasıyla sattığının ve araç işleteni olmadığının yargılama sırasında anlaşılması nedeniyle aleyhine açılan davanın husumetten reddine karar verildiğine göre davalı ... yararına maktu vekalet ücretine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde nisbi vekalet ücretine karar verilmesi de doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekili ile davalı .... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacı ile davalı ..."ye geri verilmesine 11/06/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.