MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Hırsızlık, Kamu malına zarar verme (Değişen suç vasfı sebebiyle ibadethanelere ve mezarlıklara zarar verme)
HÜKÜM : Mahkumiyet

Yerel mahkemece suça sürüklenen çocuk hakkında hırsızlık ve kamu malına zarar verme suçlarından verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararların niteliği ile suçların tarihine göre dosya görüşüldü;
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçların suça sürüklenen çocuk tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz nedenleri de yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1-Suça sürüklenen çocuğun, caminin içinden hırsızlık yapması şeklindeki eyleminin; suç tarihi itibarıyla TCK’nun 142/2-h maddesinde düzenlenen suçu oluşturduğu gözetilmeden, aynı Yasa"nın 142/1-a maddesi ile hüküm kurulması suretiyle eksik ceza tayini,
2- Suça sürüklenen çocuğun, cami içinde yer alan imam odasından hırsızlık yapmak için, cami giriş kapısının zorlanması, imam odasının kapısını kırması şeklinde gerçekleştirdiği eylemin ayrıntıları Ceza Genel Kurulu"nun 2012/1-1563 Esas ve 2013/123 Karar sayılı ilamında belirtildiği üzere, suçun niteliğinde yanılgıya düşüldüğü saptandığında aleyhe temyiz bulunmasa bile cezanın tür ve miktarı yönünden kazanılmış hak saklı kalmak şartıyla hükmün bozulmasına karar verilecektir. Somut olayda suça sürüklenen çocuğun eyleminin 5237 sayılı TCK"nun 153/1. maddesinde düzenlenen ibadethanelere ve mezarlıklara zarar verme suçunu oluşturduğu gözetilmeden, suç vasfında hataya düşülerek, kamu malına zarar verme suçundan hüküm kurulması,
Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk ... müdafiinin temyiz nedenleri bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenlerle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, 5320 sayılı Yasa"nın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK"nun 326/son maddesi uyarınca suça sürüklenen çocuğun kazanılmış hakkının gözetilmesine, 21.02.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.