
Esas No: 2012/14200
Karar No: 2013/838
Karar Tarihi: 22.01.2013
Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2012/14200 Esas 2013/838 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacılar vekili tarafından, davalı aleyhine 20.07.2011 gününde verilen dilekçe ile tapu kaydında kimlik bilgilerinde düzeltme ve tapu kaydında yer almayan maliklerin eklenmesinin istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; mahkemenin görevsizliğine dair verilen 11.07.2012 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R
Dava, tapu kaydına yanlış yazılan kimlik bilgilerinin düzeltilmesi isteğine ilişkindir.
Davalı idare vekili, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, görevsizlik kararı verilmiştir.
Hükmü, davalı idare vekili temyiz etmiştir.
492 sayılı Harçlar Kanununun 16. maddesi gereğince; müdahalenin men’i, tescil, tapu kayıt iptali gibi gayrimenkulün aynına taalluk eden davalarda, gayrimenkulün değeri nazara alınarak harç alınır. Mahkemelerin görev konusunu düzenleyen 1086 sayılı HUMK"nun 1. maddesi gereğince de görev dava olunan şeyin değerine göre belirtilmiş ise görevli mahkemenin tespitinde davanın açıldığı gündeki değerin esas tutulması gerekir. Gerek harç gerekse görev hususunun kamu düzenine ilişkin olduğu tartışmasızdır.
6100 sayılı HMK’nın 4. maddesinde sulh hukuk mahkemelerinin görevi belirlenmiş, 1086 sayılı HUMK’nın 8. maddesinin 1. fıkrasındaki mamelek hukukundan kaynaklanan değer ve miktara ilişkin hükümler 4. maddede yer almamıştır. Diğer taraftan, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 383. maddesi uyarınca, 382. maddede belirtilen çekişmesiz yargı işlerinde görevli mahkeme aksine bir düzenleme bulunmadığı sürece sulh hukuk mahkemesidir. Ne var ki, 6100 sayılı HMK’ nın geçici 1. maddesi hükmüne göre bu kanunun yürürlüğe girmesinden önceki tarihte açılmış olan davalarda kanunun yargı yolu ve göreve ilişkin hükümler uygulanmaz.
Somut olayda; dava, 6100 sayılı HMK’nın yürürlüğünden önce, 20.07.2011 tarihinde açıldığından mahkemenin görevli olup olmadığı 1086 sayılı HUMK’ na göre değerlendirilmelidir. Dosya içerisindeki tapu kayıtlarına göre 97 parsel sayılı tarla niteliğindeki ve 385 parsel sayılı kerpiç ev ve incir bahçesi niteliğindeki taşınmazların değerleri itibariyle hayatın olağan akışına göre asliye hukuk mahkemesinin görevi sınırında kaldıkları gözetilerek yargılamaya devamla davanın esastan sonuçlandırılması gerekirken yazılı şekilde görevsizlik kararı verilmesi doğru görülmemiş, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı idare vekilinin temyiz isteminin kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 22.01.2013 tarihinde oybirliği ile karar verildi.