9. Hukuk Dairesi 2011/54812 E. , 2014/4563 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ
DAVA :Davacılar vekili, davalının işçilik alacaklarının tahsili için icra takibi yaptığını, davalıya borçları bulunmadığını belirterek, borçlu bulunmadığının tespitine karar verilmesini talep etmiştir.
Yerel mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde taraflar avukatlarınca temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacılar vekili, davacılar aleyhine "gemi adamı ve ücret ve ikramiye alacağı " olduğundan bahisle icra takibi başlatıldığını, davalıya herhangi bir borcunun bulunmadığını, davalının davacı ... şirketine ait gemide 04/02/2009-16/04/2009 tarihleri arasında çalıştığını ve istifa ederek işten ayrıldığını, davacının gemideki görevi sırasında gemi personelini isyana teşvik, işi bırakma, küfür ve hakaretlerde bulunma ve buna benzer davranışlar sergilediğini, bu durum üzerine kaptanların tutanak tuttuğunu, gemi kaptanı olan davacı ..."ın iddia edilen alacağı ilişkin işveren olmaması nedeni ile hukuki sorumluluğu bulunmadığını belirterek, borçlu bulunmadığının tespitine karar verilmesini talep etmiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davacılar aleyhine başlatılan icra takibine itiraz edilmediğini ve takibin kesinleştiğini, davalının 07/01/2009 tarihinde işe başladığını, alacaklarının tahsili için işyerine gittiğini işten ayrılma bildirgesini imzalaması gerektiğinin ve ödenmesinin yapılacağının belirtildiğin, bu evraktan başka bir evrak imzalamadığını, hiçbir alacak hakkında ödenmediğini, davacıların ibraz ettiği ibranamenin geçerli olmadığını, bu davanın açılmasından sonra davacılarca icra dosyasına mahsuben taraflarına ödeme yapıldığını, davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece yapılan yargılama sonunda alınan hesap raporuna itibar edilerek, Yargıtay’ın yerleşik içtihatlarına göre miktar içermeye ibranamelerin geçerli sayılmadığı, dosyaya sunulan ve davalı tarafından kabul edilen ibranamenin miktar içermediği, davalının davacı Bilnam işletmecilik isimli işverenlikte 07/01/2009-16/04/2009 tarihleri arasında çalıştığı yani 3 ay 9 günlük hizmet süresinin bulunduğu, taraflar arasındaki hizmet sözleşmesinin "kontrat ve izinler" başlıklı 7. maddesinde bir yıl içinde 6 ay çalışan gemi adamı bir ay izin ve bir maaş ikramiye kazanır" ... gemi adamı aralıksız olarak çalışacağı kontrat süresini doldurmadan her ne sebeple olursa olsun gemiden ayrıldığı takdirde kıst usulünde dahil olmak üzere izin ve ikramiye hak etmez" hükmü karşısında davacının ikramiye ücretine hak kazanamadığı, davacıların kısmi borcu bulunduğu ve dava devam ederken ödenen miktarın mahsubu gerektiği gerekçesi ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
D) Temyiz:
Karar davacılar vekili tarafından süresi içinde cevap nedenleri ile davalı vekili tarafından ise temyiz aşamasında kısmi ret nedeni ile katılma yolu ile temyiz edilmiştir.
E) Gerekçe:
1. 5521 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu"nun 5.maddesine göre iş mahkemesinden verilen kararlar tefhim ve tebliğ tarihinden itibaren 8 gün içinde temyiz olunabilir. Bu süre içinde temyiz dilekçesinin hakime havale edildikten sonra temyiz defterine kaydının yaptırılması ve harcının yatırılması gerekir. Temyiz süresi içinde temyiz dilekçesi temyiz defterine kaydedilmiş, ancak harç yatırılmamış ise, harç ve temyiz giderlerinin yatırılması için ilgili tarafa HUMK.’432. madde yollaması ile aynı yasanın 426/D maddesi gereğince işlem yapılması ve 7 günlük kesin süre verilmesi gerekir.
Kısa kararın 22.11.2011 tarihinde tefhim edildiği, davalı vekilinin katılma yolu ile kararı 22.03.2012 tarihinde temyiz ettiği, ancak harçlandırılmadığı anlaşıldığından, süresinde yapılmayan ve harçlandırılmayan davalı vekilinin temyiz isteminin 6100 sayılı HMK.’un geçici 3/1 maddesi yollaması ile HUMK. nun 432 ve 426/F maddeleri gereğince REDDİNE,
2. Davacılar vekilinin temyizine gelince;
Dosya içeriğine göre, davalının gemiadamı olarak 07.01.2009 tarihli davalılardan ... LDT. ŞTİ ile yapılan sefere bağlı deniz iş sözleşmesi ile 10.01.2009 tarihinde gemide hazır olmak sureti ile çalışacağına dair sözleşme imzaladığı ve sözleşmede 6 ay çalışması halinde izne ve bir aylık ikramiyeye hak kazanacağının belirtildiği, davalının 16.04.2009 tarihinde işten ayrıldığı ve Ocak 2009 ile Nisan 2009 ayları ücretlerinin ödenmemesi ve sözleşmedeki ikramiye alacağının yasal faizi ile tahsili için gemi sahibi ... İŞLETMECİLİK VE TİC. LDT. ŞTİ, gemi işleteni ve sözleşmede işveren olan ... LDT. ŞTİ ve gemi kaptanı diğer davacı gerçek şahıs aleyhine icra takibi yaptığı, geminin Türk Bayrağı taşıdığı ve Deniz İş Kanunu kapsamında kaldığı anlaşılmaktadır. Davacılardan gemi sahibi ... İŞLETMECİLİK VE TİC. LDT. ŞTİ davalının çalışmasında dolayı işvereni ibra ettiğini savunmuş ve miktar içermeyen ancak 04.02.2009-16.04.2009 tarihlerinde gemide çalışmasından dolayı tüm alacaklarını aldığını belirten ve alacağı bulunmadığına dair davalı imzasını taşıyan ibraname ibraz etmiştir. Mahkemenin ibraname konusundaki gerekçesi eksik ve hatalı ise de ibranamenin matbuu olması ve davalı şirketlerce bir kısım ödemelerde bulunulması nedeni ile sonuç itibari ile geçersiz kabul edilmesi, keza 6 ay çalışma olmadığından takibe konulan ikramiye alacağı yönünden davalıların borçlu bulunmadığının tespiti isabetlidir.
Ancak;
a) Kaptan, gemide çalışan en yetkili gemiadamıdır. 854 sayılı Deniz İş Kanunu’nun 2/Ç maddesinde, gemi kaptanının işveren vekili olduğu belirtildikten sonra, aynı maddenin son fıkrasında, “İşveren vekilinin bu sıfatla gemiadamlarına karşı muamele ve taahhütlerinden doğrudan doğruya işverenin sorumlu olduğu” düzenlemesine yer verilmiştir. Kaptanın yaptığı işlemler nedeni ile örneğin gemiadamına fazla mesai yaptırması, ikramiye takdir etmesi gibi durumlarda ödenmesinden işveren sorumludur. Kaptanın yaptığı işlemler işvereni kural olarak bağlar. Dolayısı ile diğer bir gemiadamının işçilik alacaklarından gemidamı olan ancak işvereni temsil etmesi nedeni ile işveren vekili olan kaptan sorumlu tutulamaz. Davalı gemiadamı ücret alacağının tahsili için gemi sahibi ve işleten sıfatı ile işveren olan davalı şirketler yanında gemi kaptanını da taraf göstermiştir. Davalı gemiadamı işçilik alacaklarından dolayı gemidamı olan kaptana karşı takibe geçemeyeceğinden ve adı geçen davacı kaptan yönünden davanın tümden kabulü gerekirken, kısmen kabulüne karar verilmesi hatalıdır.
b) Gemiadamının kıdemi ve ücrete hak kazandığı tarih fiilen işe başladığı tarihtir. Davalı gemiadamının ücret alacağı hesaplanırken sözleşme tarihi olan 07.01.2009 tarihi esas alınmıştır. Oysa sözleşmede açıkça gemiadamının 10.01.2009 tarihinde gemide hazır olacağı kararlaştırılmıştır. Ücrete hak kazanılması için gemiadamının iş görme edimini yerine getirmesi veya iş görmeye hazır şekilde işverenin emrinde beklemesi gerekir. Davalı işverenler davacının 04.02.2009 tarihinde fiilen işe başladığını savunmuştur. Mahkemece gemiadamının fiilen işe başladığı veya hazır olduğu tarih araştırılmadan sözleşmenin tanzim edildiği tarihten itibaren ücret alacağının hesaplaması ve eksik inceleme ile karar verilmesi ayrı bir bozma nedeni yapılmıştır.
F) Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı nedenlerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgililere iadesine, 17.02.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.