13. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/29463 Karar No: 2019/9496 Karar Tarihi: 07.10.2019
Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2016/29463 Esas 2019/9496 Karar Sayılı İlamı
13. Hukuk Dairesi 2016/29463 E. , 2019/9496 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. K A R A R Davacı, ... Hastanesinin sahibi ve işleteni olduğunu, ... Hastanesine 341.072,11 TL, Özel ...Hastanesine 191.291,56 TL olmak üzere davalı Kurum ile akdedilen sözleşmenin 113.6 maddesine göre cezai şart uygulandığını, uygulanan para cezalarının tüm tahakkuklar üzerinden yapıldığını, tahakkuk tutarları içerisinde KDV tutarının da olduğunu, sözleşme ve mevzuata aykırı olarak KDV üzerinden de cezai şart tahakkuk ettirildiğini, davalı tarafça sözleşmeye ve mevzuata aykırı olarak fazla tahakkuk ve tahsil edilen toplamda 39.434,35 TL tutarındaki bedelin kesinti tarihi olan 10/01/2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsilini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasını talep ve dava etmiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Mahkemece, yargılama aşamasında iki ayrı bilirkişi raporu alınmıştır. 26.11.2014 tarihli raporda; KDV tutarı üzerinden cezai şart uygulamasının yerinde olduğu bilirkişi tarafından mütalaa olunmuştur. 04/05/2015 tarihli raporda ise; KDV hariç tahakkuk tutarları üzerinden cezai şart uygulanması gerektiği yönünde görüş bildirilmiş ve Mahkemece hükme esas alınmıştır. Böylelikle söz konusu iki rapor arasında çelişki doğmuştur. O halde, mahkemece yapılacak iş, dosyadaki mevcut deliller bir bütün olarak değerlendirilip, taraf iddia ve itirazlarını karşılayacak şekilde, uzman bilirkişi heyetinden, raporlar arası çelişkiyi giderici taraf, mahkeme ve Yargıtay denetimine elverişli rapor alınmak suretiyle hasıl olacak sonuca uygun bir karar vermekten ibarettir. Mahkemece, değinilen bu yön gözardı edilerek eksik incelemeye dayalı ve yanılgılı gerekçe ile yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir. 2-Bozma nedenine göre, davalının sair temyiz itirazlarının incelenmesine gerek görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle hükmün davalı yararına BOZULMASINA, (2) nolu bentte bozma sebebine göre davalının sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, HUMK’nun 440/I maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 07/10/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.