20. Hukuk Dairesi 2011/16637 E. , 2012/197 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
Taraflar arasındaki kadastro tesbitine itiraz davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Kadastro sırasında Balıksırtı köyü 103 ada 1 parsel sayılı 279.923 m2 yüzölçümlü taşınmaz, orman niteliğiyle Hazine adına tespit edilmiştir. Davacı, 24/03/1972 tarih 13 sayılı tapu kaydına tutunarak dava açmıştır. Mahkemece, davanın reddi ile dava konusu taşınmazın tespit gibi tesciline
karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, kadastro tesbitine itiraz niteliğindedir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 5304 sayılı Yasa ile değişik 3402 sayılı Yasanın 4. maddesi hükmüne göre orman sınırlandırması yapılmış, çekişmeli parsel orman alanı dışında bırakılmıştır.
Mahkemece, çekişmeli taşınmazın (A) işaretli bölümünün eski tarihli memleket haritası ve hava fotoğraflarında orman sayılan yerlerden olduğu, (B) işaretli bölümünün ise dava konusu olmayan 147 ada 2 sayılı parsel kapsamında kaldığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmişse de, yapılan araştırma ve inceleme hükme yeterli değildir. Davacının tutunduğu 24/03/1972 tarih 13 sayılı tapu kaydının iktisap sütununda tapu komisyonun 24.08.1944 tarih 419 sayılı kararı ile senetsizden tescil edildiği belirtildiği halde, tapu kaydının oluşumuna esas müsbit evraklar ile varsa haritası getirtilmediği gibi ilk oluşumundan itibaren bütün tedavülleri ile dosyaya getirtilmemiş ve kadastro sırasında revizyon görüp görmediği araştırılmamıştır. Hükme esas alınan orman bilirkişi raporu ekindeki memleket haritasında çekişmeli taşınmazın (A) bölümünün orman olduğu belirtilmişse de, memleket haritası ile kadastro paftasının ölçekleri eşitlenip birbirleri üzerine aplike edilmediği için taşınmazın memleket haritasındaki konumu denetlenememektedir. Bu nedenle rapor hükme yeterli değildir. O halde;
Mahkemece, dayanak tapu kaydının oluşumuna esas müsbit evraklar ile varsa haritası ile ilk oluşumundan itibaren bütün tedavülleri dosyaya getirtilmeli, kadastro sırasında revizyon görüp görmediği araştırılarak revizyon görmüşse bu parsel tutanakları, davalı taşınmazlar ile varsa tapu kaydının revizyon gördüğü bütün parselleri birlikte gösteren geniş ölçekli pafta, komşu parsel tutanak ve dayanakları, eski tarihli memleket haritası, hava fotoğrafları ve varsa amenajman planı ilgili yerlerden getirtilip, önceki bilirkişiler dışında halen Çevre ve Orman Bakanlığı (Orman ve Su İşleri Bakanlığı) ve bağlı birimlerinde görev yapmayan bu konuda uzman yüksek orman mühendisleri arasından seçilecek üç orman mühendisi ve bir fen elemanı aracılığıyla yeniden yapılacak inceleme ve keşifte çekişmeli taşınmaz ile birlikte çevre araziye de uygulanmak suretiyle, taşınmazın öncesinin bu belgelerde ne şekilde nitelendirildiği belirlenmeli; 3116, 4785 ve 5658 sayılı Yasalar karşısındaki durumu saptanmalı; tapu ve zilyedlikle ormandan toprak kazanma olanağı sağlayan 3402 sayılı Yasanın 45. maddesinin
ilgili fıkraları, Anayasa Mahkemesinin 01.06.1988 gün ve 31/13 E.K.; 14.03.1989 gün ve 35/13 E.K. ve 13.06.1989 gün ve 7/25 E.K. sayılı kararları ile iptal edilmiş ve kalan fıkraları da 03.03.2005 gününde yürürlüğe giren 5304 sayılı Yasanın 14. maddesi ile yürürlükten kaldırılmış olduğundan, bu yollarla ormandan yer kazanılamayacağı; öncesi orman olan bir yerin üzerindeki orman bitki örtüsü yokedilmiş olsa dahi, salt orman toprağının orman sayılan yer olduğu düşünülmeli; fen ve uzman orman bilirkişiler eliyle yerine uygulanacak kesinleşmemiş tahdit haritası ile irtibatlı, taşınmazın konumunu gösteren orijinal-renkli (renkli fotokopi) memleket haritasının ölçeği kadastro paftası ölçeğine, yine kadastro paftası ölçeği de memleket haritası ölçeğine çevrildikten sonra, her iki harita komşu ve yakın komşu parselleri de içine alacak şekilde birbiri üzerine ablike edilmek suretiyle, çekişmeli taşınmazın konumunu çevre parsellerle birlikte haritalar üzerinde gösterecekleri ayrı renklerle işaretli ve bilirkişilerin onayını taşıyan, duraksamaya yer vermeyecek nitelikte kroki düzenlettirilmeli, uygulamaya ve araştırmaya dayalı, bilirkişilerin onayını taşıyan krokili bilimsel verileri bulunan yeterli rapor alınmalı; dayanılan tapu kayıtları yerel bilirkişi yardımı, uzman bilirkişi eliyle yerine uygulanmalı, tedavül eden kayıtlarda sınır değişikliği varsa sebebi araştırılmalı, ondan sonra kayıtlarda tarif edilen sınır yerlerinden yerel bilirkişice bilinemeyen sınırlar yönünden tanık bilgisine başvurulmalı, uzman bilirkişiden keşfi denetlemeye imkan verecek şekilde rapor alınmalı, kaydın haritası varsa yine aynı şekilde yerine uygulanmalı, dava konusu taşınmazın dayanılan kayıtların kapsamında kalıp kalmadığı belirlenmeli, bundan sonra toplanan ve toplanacak tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna uygun bir karar verilmelidir.
Açıklanan hususlar gözetilmeksizin, eksik inceleme ve yetersiz bilirkişi raporuna dayanılarak yazılı biçimde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davacı ..."ın temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde iadesine 17/01/2012 günü oybirliği ile karar verildi.