Abaküs Yazılım
İdare Dava Daireleri Kurulu
Esas No: 2020/2141
Karar No: 2021/553
Karar Tarihi: 22.03.2021

Danıştay İdare Dava Daireleri Kurulu 2020/2141 Esas 2021/553 Karar Sayılı İlamı

T.C.
D A N I Ş T A Y
İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU
Esas No : 2020/2141
Karar No : 2021/553

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Bakanlığı
VEKİLİ : Hukuk Müşaviri …
KARŞI TARAF (DAVACI) : …

İSTEMİN KONUSU : … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı ısrar kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Sivas ili … Özel Eğitim İş Uygulama Merkezi Müdürlüğünde öğretmen olarak görev yapan ve 29/12/2013 tarihinde girdiği taşra teşkilatı şube müdürlüğü yazılı sınavında başarılı olan davacının, 12/02/2014 tarihinde girdiği sözlü sınavı neticesinde tercihlerine yerleştirilmemesi üzerine; yazılı ve sözlü puan ortalaması üzerinden yapılacak değerlendirme ile tercihlerinden 6. sırada olan Kayseri ili emrindeki kadroya atanması gerektiğinden bahisle yaptığı 04/12/2015 tarihli başvurusunun zımnen reddine ilişkin işlemin iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla; davalı idarenin usule ilişkin itirazı yerinde görülmeyerek işin esasına geçilmiş,
Davacının mülakat sınavı neticesinde tercihlerinden birisine yerleştirilmemesi üzerine, anılan sınavda sözlü puanı üzerinden yapılan değerlendirmeye bağlı başarılı bulunan adayların atanmasına dair işlemin yargı kararı ile iptali üzerine yazılı ve sözlü puan ortalaması üzerinden yapılacak değerlendirme ile tercihlerinden Kayseri ili emrindeki kadroya atanması gerektiğinden bahisle yaptığı başvurunun reddine dair işlemin iptali istemiyle davanın açıldığı,
Kamu Kurum ve Kuruluşlarında Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği Esaslarına Dair Genel Yönetmeliğin 12/B maddesinde, şube müdürlüğü kadrolarına sözlü sınav puanına göre atamayı öngören düzenlemenin Danıştay Beşinci Dairesinin 06/03/2014 tarih ve E:2013/7936 sayılı kararıyla yürütülmesinin durdurulmasına karar verildiği; Millî Eğitim Bakanlığı Personelinin Görevde Yükselme, Unvan Değişikliği ve Yer Değiştirme Suretiyle Atanması Hakkında Yönetmeliğin 21. maddesinde, şube müdürlüğü kadrolarına sözlü sınav puanına göre atama yapılmasını öngören düzenlemenin de Danıştay İkinci Dairesinin 29/04/2014 tarih ve E:2013/10363 sayılı kararıyla yürütülmesinin durdurulduğu; bu kararlara yapılan itirazların Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunca reddedildiği,
Danıştay İkinci Dairesinin 15/10/2015 tarih ve E:2014/3097, K:2015/8038 sayılı kararı ile sözlü sınav neticesine dayalı olarak yapılan tüm atama işlemlerinin iptali yolundaki ... İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının onandığı,
Millî Eğitim Bakanlığı Personelinin Görevde Yükselme, Unvan Değişikliği ve Yer Değiştirme Suretiyle Atanması Hakkında Yönetmeliği'nin 21/1. maddesinde anılan yargı kararı sonrası yapılan değişiklik ile yazılı ve sözlü puanların aritmetik ortalamasının alınması hükme bağlanmış ise de, davalı idarece tüm sözlü sınava dayalı atamaların iptaline dair yargı kararının ifa edildiğine dair bilgi ve belge ibraz edilmediği gibi, derdest benzer ihtilaflardan yalnızca dava açanlara yönelik 21-27/10/2015 tarihlerinde tercih hakkı tanıması ile yetinildiği, diğer bir ifade ile yargı kararının gereğinin yerine getirilmediğinin saptandığı,
Tüm bu tespit ve değerlendirmeler ile mevcut yargı kararları bir bütün olarak dikkate alındığında, 1709 şube müdürlüğü kadrosuna sözlü sınava dayalı idarece yapılan atamaların iptaline dair yargı kararının varlığı ve gereğinin idarece ifa edilmeyişi, davacı talebinin ise almış olduğu yazılı ve sözlü sınav aritmetik ortalamasına ve talepte bulunduğu il emrindeki şube müdürlüğü kadrosu yönüyle değerlendirilmesi suretiyle işlem tesisini gerektirmesi karşısında, savunmada ileri sürülen kadroların sözlü sınava dayalı olarak dolu olduğu savı da yasal dayanaktan yoksun olduğundan, dava konusu idare işleminde mevzuata uyarlık görülmediği,
Öte yandan, dava konusu işlemin iptalinin davacının doğrudan tercihlerinde yer alan Kayseri ilindeki kadroya atanması sonucunu doğurmadığı, davalı idarece karar gerekçesi doğrultusunda davacı da dahil edilerek yeniden bir değerlendirme yapılması gerektiği gerekçesiyle, dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.
Daire kararının özeti: Danıştay İkinci Dairesinin 21/03/2019 tarih ve E:2016/3988, K:2019/1407 sayılı kararıyla;
Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın 138/son, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 28/1, 12/10/2013 tarih ve 28793 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Millî Eğitim Bakanlığı Personelinin Görevde Yükselme, Unvan Değişikliği ve Yer Değiştirme Suretiyle Atanması Hakkında Yönetmeliğin -dava konusu işlemin tesis edildiği tarih itibarıyla yürürlükteki, 10/12/2014 tarihli Yönetmelik ile değişik- 21. maddesi hükmüne yer verildikten sonra,
Yönetmelik kapsamında, boş olan şube müdürlüğü kadrolarına, yazılı ve sözlü sınav puanlarının aritmetik ortalaması ile tercihler esas alınarak puan üstünlüğüne göre atama yapılacağı, duyurulan kadroların, belirtilen sebeplerle boşalması hâlinde boşalan kadrolar için, görevde yükselme veya unvan değişikliği sınavlarına ilişkin başarı listesinin kesinleştiği tarihten itibaren altı aylık süreyi aşmamak üzere başarı listesindeki sıralamaya göre atama yapılabileceği,
Uyuşmazlıkta, Kamu Kurum ve Kuruluşlarında Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği Esaslarına Dair Genel Yönetmeliğin 12/B maddesinde, şube müdürlüğü kadrolarına sözlü sınav puanına göre atamayı öngören düzenlemenin Danıştay Beşinci Dairesinin 06/03/2014 tarih ve E:2013/8367 sayılı kararıyla yürütülmesinin durdurulmasına karar verildiği, yine aynı şekilde Millî Eğitim Bakanlığı Personelinin Görevde Yükselme, Unvan Değişikliği ve Yer Değiştirme Suretiyle Atanması Hakkında Yönetmeliğin 21. maddesinde, şube müdürlüğü kadrolarına sözlü sınav puanına göre atama yapılmasını öngören düzenlemenin de Danıştay İkinci Dairesinin 29/04/2014 tarih ve E:2013/10363 sayılı kararıyla yürütülmesinin durdurulduğu, Danıştay İkinci ve Beşinci Daireleri tarafından verilen yürütmenin durdurulması kararlarında, yazılı sınavın devre dışı bırakılarak sadece sözlü sınava göre atama yapılmasının hukuka aykırı olduğu hususunun belirtildiği, yargı kararları doğrultusunda anılan yönetmeliklerde değişikliğe gidilerek şube müdürlüğü kadrolarına atanmalarda yazılı ve sözlü sınavın aritmetik ortalamasının alınacağı şeklinde düzenleme yapıldığı;
Diğer taraftan, ... İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla, dayanağını teşkil eden yönetmelik hükümlerinin yargı kararıyla yürütülmesinin durdurulmasına karar verildiği gerekçesiyle, sadece sözlü sınav puanı esas alınmak suretiyle 16/04/2014 tarihinde gerçekleştirilen Millî Eğitim Bakanlığı taşra teşkilatı şube müdürlüğü atama işlemlerinin tamamının iptaline hükmedildiği, bu kararın Danıştay İkinci Dairesinin 10/11/2015 tarih ve E:2015/5968, K:2015/8730 sayılı kararı ile onandığı, karar düzeltme isteminin ise reddedilerek kesinleştiği,
İdarenin yargı kararlarına uyması ve bu kararların gereklerine göre gecikmeksizin işlem ya da eylemde bulunmak zorunda olmasının aynı zamanda “Hukuk Devleti” ilkesinin de bir gereği olduğu, Anayasanın 2. maddesinde yer alan bu ilke uyarınca idarenin, mahkeme kararlarını “aynen” ve “gecikmeksizin” uygulamakla yükümlü olduğu,
Şube müdürlüğü kadrolarına sadece sözlü sınav puanına göre atama yapılmasını öngören yönetmelik maddelerinin Danıştay tarafından yürütülmesinin durdurulmasına karar verilmesi, yargı kararı uyarınca şube müdürlüğü kadrolarına yapılacak atamalarda yazılı ve sözlü sınav puanının aritmetik ortalamasına göre atama yapılacağına ilişkin yönetmelik değişikliğine gidilmesi ve sadece sözlü sınav puanına göre 16/04/2014 tarihinde gerçekleştirilen Millî Eğitim Bakanlığı taşra teşkilatı şube müdürlüğü atama işlemlerinin tamamının yargı kararı ile iptal edilmiş olması hususları bir bütün olarak değerlendirildiğinde, şube müdürlüğü kadrolarına yapılacak atamaların yazılı ve sözlü sınav puanları birlikte değerlendirilmek suretiyle gerçekleştirilmesi gerektiğinde kuşku bulunmadığı,
Olayda, sadece sözlü sınav puanına göre 16/04/2014 tarihinde gerçekleştirilen atamalarda atanamayan ve tercih dışı atanmak istemeyen davacının, yazılı ve sözlü puanının aritmetik ortalaması esas alınması hâlinde dahi, (16/04/2014 tarihinde gerçekleştirilen atamalardaki) tercih ettiği 6 şube müdürlüğü kadrosuna da ortalama puanının yetmediği ve herhangi bir tercihine yerleşemediği; diğer taraftan, duyurulan kadroların, belirtilen sebeplerle boşalması hâlinde boşalan kadrolar için, görevde yükselme veya unvan değişikliği sınavlarına ilişkin başarı listesinin kesinleştiği tarihten itibaren altı aylık süreyi aşmamak üzere başarı listesindeki sıralamaya göre ikinci bir atama yapılabileceği, ancak ikinci bir atama yapılması hâlinde bunun da münferiden değil, davacı ile aynı durumda olan diğer adaylarla birlikte toplu bir değerlendirmeye göre yapılabileceği,
Bu durumda, sadece sözlü sınav puanına göre 16/04/2014 tarihinde gerçekleştirilen atamalarda atanamayan ve tercih dışı atanmak istemeyen davacının, yazılı ve sözlü puanının aritmetik ortalaması esas alınması hâlinde dahi, (16/04/2014 tarihinde gerçekleştirilen atamalardaki) tercih ettiği 6 şube müdürlüğü kadrosuna da ortalama puanının yetmediği ve herhangi bir tercihine yerleşemediği anlaşıldığından, 04/12/2015 tarihli başvuru dilekçesi ile, yazılı ve sözlü sınav puanlarının aritmetik ortalamasına göre, tercihlerinden 6. sırada olan Kayseri ili emrindeki kadroya yapılan atanma talebinin zımnen reddine yönelik tesis edilen dava konusu işlemde hukuka aykırılık, dava konusu işlemin iptali yolundaki İdare Mahkemesi kararında ise hukuki isabet görülmediği sonucuna varılarak … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi ısrar kararının özeti: … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla;
Davacı tarafından, 29/07/2019 tarihinde dosyaya sunulan belgelerden; davacının atanmak istediği Kayseri Büyükşehir İl Millî Eğitim Müdürlüğü'ne şube müdürü olarak atananlardan ...'nin sözlü puanının (95,6), yazılı puanının (70), aritmetik ortalamasının (82,80); …'nin ise sözlü puanının (94), yazılı puanının (85), aritmetik ortalamasının (89,50) olduğu; davacının sözlü puanının (89), yazılı puanının (78,3), aritmetik ortalamasının ise (83,65) olduğu, 16/04/2014 tarihinde gerçekleştirilen atamaların sözlü puan sıralaması üzerinden yapıldığı, bu nedenle ...'nin aritmetik ortalaması daha yüksek olmasına rağmen sözlü puanı (94 puan) nedeniyle atanan en son kişi olarak sisteme düştüğü, sözlü puana göre üç aday arasında yapılan sıralamada (95,60) puan ile ...'nin birinci, (94) puan ile ...'nin ikinci, (89) puan ile davacının üçüncü sırada yer aldığı, bu hâliyle en son sıradaki puan olan (94) puanın altında kalan davacının atanmaya hak kazanamadığı, ancak hesaplamanın aritmetik ortalama üzerinden yapılması durumunda ise anılan sıralamanın değiştiği, buna göre (89,50) puan ile ….'nin birinci; (83,65) puan ile davacının ikinci; (82,80) puan ile de ...'nin üçüncü sırada yer aldığı, böylelikle davacının tercih ettiği 6 şube müdürlüğü kadrosuna atanma ihtimalinin ortaya çıktığı gerekçesi eklenmek suretiyle dava konusu işlemin iptali yolundaki ilk kararda ısrar edilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davalı idare tarafından; davacının, Yönetmeliğin 21. maddesinin 1. fıkrasının işlem tarihinde yürürlükteki hükmü gereği sözlü sınav puanına göre atanmayı kabul ederek bu süreçte tercih yaptığı, "tercih dışı atanmak istiyorum" bölümünde de "hayır" sekmesini seçerek, tercih dışı atanmayı kabul etmediği, böylece tercihlerini kısıtlı tutarak atanma şansını azaltan davacının "89" sözlü sınav puanı ile tercihlerine yerleşemediği, tercih dışı atanmayı kabul etmeyen davacının talebinin haklı bir nedeni bulunmadığı; davacının, 29/12/2013 tarihli yazılı sınava ve akabinde yapılan sözlü sınava itiraz etmediği, sözlü sınav sonrası yerleştirilmeme işleminin iptaline ilişkin açtığı bir dava bulunmadığı, dava açmamak suretiyle hak takibini sürdürmeyen davacının, ilk işlem olan unvanlı göreve atanmamasıyla hukuki durumu sona erdiğinden, sonradan yapılan Yönetmelik değişikliğinin kendisine ilişkin önceki olaylara da uygulanmasını istemesinin; aksine bir hüküm bulunmadığı takdirde genel düzenleyici işlemlerin yürürlük tarihinden itibaren uygulanması ilkesine aykırı olduğu ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davacı tarafından; Danıştayın benzer davalarda karar verirken, yazılı ve sözlü puanın birlikte değerlendirilmesi gerektiğini belirttiği, ayrıca, yine bu tür davalarda; atanmak için tercih edilen yerin aritmetik ortalama (yazılı-sözlü ortalaması) puanını, talep edenin (dava açanın) geçmesi durumunda davanın, dava açanın lehine, aksi durumda aleyhine sonuçlandığı; davanın gerekçesi ve temel dayanağının; Kayseri İli Büyükşehir İl Millî Eğitim Müdürlüğüne atanan dört kişiden, aritmetik ortalama puanını göre dördüncü sıradaki kişiyi geçerek bu kadroya atanabilme olanağı olduğu, bozma kararı verilmesindeki temel sebebin iddiasının asılsız olması değil, iddiasını ispatlayacak belgenin eksik olması olduğu, … İdare Mahkemesinde dava tekrar görülmeden önce durumu açıkladığı ve eksik olan belgeyi sunduğu, bu belgelerle Danıştayın bozma gerekçesinin ortadan kalktığı, ısrar kararı verilirken bu durumun dikkate alındığı belirtilerek temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'ÜN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile Sivas İdare Mahkemesi ısrar kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunca, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen incelenerek bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan;
"a)Görev ve yetki dışında bir işe bakılmış olması,
b)Hukuka aykırı karar verilmesi,
c)Usul hükümlerinin uygulanmasında kararı etkileyebilecek nitelikte hata veya eksikliklerin bulunması" sebeplerinden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1.Davalı idarenin temyiz isteminin reddine,
2.Dava konusu işlemin yukarıda özetlenen gerekçeyle iptaline ilişkin … İdare Mahkemesinin temyize konu … tarih ve E:…, K:… sayılı ısrar kararının ONANMASINA,
3.Bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren 15 (onbeş) gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 22/03/2021 tarihinde oyçokluğu ile karar verildi.

KARŞI OY
X- İdari yargı yerlerince verilen kararların uygulanması, Anayasa'da ve kanunlarda yer alan düzenlemelerle teminat altına alınmış olup, kararların gereklerinin değiştirilmeksizin ve geciktirilmeksizin uygulanması hukuk devletinin temel unsurlarındandır.
Mahkeme kararlarının uygulanmasında; gerekçesinin ve idari işlemin niteliğinin değerlendirilmesi önem arz etmektedir.
Bir düzenleyici işlemin yargı yerince iptal edilmesi, düzenlemeyi tesis edildiği tarihten itibaren hukuk aleminden kaldırsa da, bu hukuki durumun; o düzenleyici işleme dayanılarak tesis edilen ve süresinde dava konusu edilip yargı yerlerince iptal edilmeyen bireysel işlemleri hukuk aleminden kendiliğinden kaldırmayacağı, idare hukukunun bilinen ilkelerindendir. Söz konusu ilkeyi Gözübüyük "... Düzenleyici bir işlem iptal edilmiş ise iptal edilen düzenleyici işleme dayanılarak, iptalden önce yapılmış olan bireysel işlemler bundan etkilenmezler. Bunların da iptali isteniyorsa süresi içerisinde iptalleri için dava açılması gerekir..." (Gözübüyük, Ş., Yönetsel Yargı, 7. Baskı, S Yayınları, Sevinç Matbaası, Ankara 1990, s.224). Özeren ve Bayhan da "... İptal kararından önce o yönetmeliğe dayanılarak tesis edilip bireysel hukuki durumlara dönüşmüş bulunan işlemler varlıklarını korurlar. Bunları yok saymak hukuken olanaksızdır..." (Özeren. A, Bayhan T., İdari Yargı Kararlarının Uygulanması, Kasım 1992, s.49) şeklinde ifade etmişlerdir.
Düzenleyici işlem niteliğinde olmamakla birlikte birden çok kişiyi ilgilendiren sınav ve sınav sonrası yapılan değerlendirme işlemlerinin veya bu işlemlere dayanılarak tesis edilen işlemlerin, açılan dava sonucu yargı yerince tamamının iptal edilmesi söz konusu ise, bu kararın dava açan/açmayan ancak sınava giren ya da değerlendirmeye tabi tutulan tüm adaylar yönünden sonuç doğuracağı kuşkusuzdur.
Ancak sınav ve değerlendirme işlemleri gibi işlemlerin, adaylar yönünden kısmi olarak incelendiği davalar da bulunmaktadır. Bu tür davalarda, bir sınav ya da değerlendirmeye tabi tutulan adaylar yönünden verilen kısmi iptal kararlarının ise, aynı sınavda değerlendirmeye tabi tutulmuş ve olumsuz sonuç elde edip hakkında tesis edilen ve kesinleşen olumsuz işleme karşı dava açmamış kişilere uygulanma olanağı bulunmamaktadır.
Dava konusu uyuşmazlıkta, Millî Eğitim Bakanlığı tarafından, 1709 şube müdürlüğü kadrosuna görevde yükselme suretiyle atama yapılması kararı alınmış, bu kapsamda, 29/12/2013 tarihinde görevde yükselme yazılı sınavı gerçekleştirilmiş, bu sınavda 70 ve üzeri puan alan 5913 kişi, sözlü sınava girmeye hak kazanmış, sözlü sınavda 3287 kişi 70 ve üzeri puan alarak başarılı olmuş ve 16/04/2014 tarihinde adaylar, Millî Eğitim Bakanlığı Personelinin Görevde Yükselme, Unvan Değişikliği ve Yer Değiştirme Suretiyle Atanması Hakkında Yönetmeliğin 21. maddesinin 1. fıkrası uyarınca yalnızca sözlü sınavda aldıkları puan baz alınarak atanmışlardır.
Millî Eğitim Bakanlığı Personelinin Görevde Yükselme, Unvan Değişikliği ve Yer Değiştirme Suretiyle Atanması Hakkında Yönetmeliğin 21. maddesinin 1. fıkrasında yer alan ve adayların yalnızca sözlü sınav puanına göre atanmasını öngören düzenlemenin Danıştay İkinci Dairesinin 29/04/2014 tarih ve E:2013/10363 sayılı kararı ile yürütmesi durdurulmuş, bu karar ve Danıştay Beşinci Dairesinin, Kamu Kurum ve Kuruluşlarında Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği Esaslarına Dair Genel Yönetmelikte yer alan benzer düzenleme ile ilgili olarak vermiş olduğu 06/03/2014 tarih ve E:2013/8367 sayılı yürütmenin durdurulması kararı dikkate alınarak, Millî Eğitim Bakanlığınca kurum personelinin Görevde Yükselme, Unvan Değişikliği ve Yer Değiştirme Suretiyle Atanması Hakkında Yönetmeliğin 21. maddesi yeniden düzenlenmiş, atamaların yazılı ve sözlü sınav puanlarının aritmetik ortalaması alınarak belirleneceği öngörülmüştür.
Öte taraftan ... İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla da; "sadece sözlü sınav puanlarına göre oluşturulan başarı listesi esas alınarak 1709 adet şube müdürü kadrosuna yapılan atama işlemlerinde hukuka uyarlık bulunmadığı" gerekçesiyle 1709 atamanın ve bu davanın davacısı hakkında tesis edilen başarısız sayılma işleminin iptaline karar verilmiştir.
Dava dosyasının incelenmesinden; Sivas ili … Eğitim İş Uygulama Merkezi Müdürlüğünde öğretmen olarak görev yapan davacının, 29/12/2013 tarihinde yapılan Millî Eğitim Bakanlığı Taşra Teşkilatı Şube Müdürlüğü Görevde Yükselme yazılı sınavından 78,33333 puan alarak sözlü sınava katılmaya hak kazandığı, sözlü sınavdan da 89,00 puan alarak tercih yapmaya hak kazandığı ve sadece sözlü sınav puanına göre 16/04/2014 tarihinde yapılan atamalarda şube müdürü olarak tercihlerine yerleşemediği; bilahare 04/12/2015 tarihli başvuru dilekçesi ile, şube müdürü kadrosuna sadece sözlü sınav puanına göre atamayı düzenleyen Yönetmelik hükmünün Danıştayca yürütmesinin durdurulması nedeniyle Millî Eğitim Bakanlığı Taşra Teşkilatı Şube Müdürlüğü Görevde Yükselme yazılı ve sözlü sınav puanlarının aritmetik ortalamasına göre, tercihlerinden 6. sırada olan Kayseri ili emrindeki kadroya atanma talebinde bulunduğu ve davacının bu talebinin zımnen reddedilmesi üzerine temyizen incelenen davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
Uyuşmazlık konusu olayda; Danıştay İkinci Dairesince Millî Eğitim Bakanlığı Personelinin Görevde Yükselme, Unvan Değişikliği ve Yer Değiştirme Suretiyle Atanması Hakkında Yönetmeliğin 21/1. fıkrasının yürütmesi durdurulmuş ve ... İdare Mahkemesince davayı açan davacının başarısız sayılmasına ilişkin işlem ile yapılan 1709 atamanın iptaline karar verilmiş ise de, netice olarak atanan ve atanamayanların girdiği sınavın ya da sınav sonrası yapılan değerlendirme işlemlerinin, tümüyle iptaline yönelik herhangi bir yargı kararı bulunmamaktadır. Nitekim gerçekleşen sınav kapsamında atananlar olduğu kadar atanamayanlar da bulunmaktadır. Davacı da, sözlü sınavda başarılı olarak tercihte bulunmuş, sözlü sınav puanına göre tercihlerine atanamamış ve bu işleme karşı dava da açmamış olup, hakkında tesis edilen atanmama işlemi süresi içinde dava konusu edilmediğinden kesinleşmiştir.
Bu itibarla, davacının yönetmelik değişikliğinden sonra, daha önceki yazılı ve sözlü sınav sonuçları yeniden değerlendirme yapılmak suretiyle atanması yönünde işlem tesis edilmesi yolundaki başvurunun, hukuki bir dayanağı bulunmamaktadır. Aksi yorumun kabul edilmesi; iptal edilen düzenleyici işleme dayanılarak tesis edilen tüm bireysel işlemlerin, geçersiz sayılması anlamına gelecektir ki, bu durumun, kamu düzeninde kaosa ve istikrarsızlığa neden olacağı açıktır.
Açıklanan nedenlerle, davalı idarenin temyiz isteminin kabulü ile … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı ısrar kararının bozulması gerektiği oyuyla, karara katılmıyoruz.

Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi