21. Hukuk Dairesi 2012/953 E. , 2013/6456 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
Davacı, 15/04/2008-30/04/2008 tarihleri arasında SSK. Kapsamında geçen hizmet sürelerinin geçerli olduğunun tespitine, aksi yöndeki Kurum işleminin iptaline karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.
Hükmün, davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
K A R A R
Dava, davacının 15.4.2008 - 30.4.2008 tarihleri arasında ... sicil numaralı işyerinde geçen ve Kuruma bildirilen, ancak Kurum tarafından iptal edilen 506 sayılı Kanun kapsamındaki çalışmasının geçerli olduğunun tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş ise de; bu sonuca eksik araştırma ve inceleme ile gidilmiştir.
Davanın yasal dayanağını oluşturan 506 sayılı Yasa"nın 79/10. ve 5510 sayılı Yasa"nın 86/9. maddeleri bu tip hizmet tespiti davaları için özel bir ispat yöntemi öngörmemiş ise de, davanın niteliği kamu düzenini ilgilendirdiği ve bu nedenle özel bir duyarlılık ve özenle yürütülmesi gerektiği Yargıtay"ın ve giderek Dairemizin yerleşmiş içtihadı gereğidir.
506 Sayılı Sosyal Sigortalar Yasa’sının 2 ve 6. maddelerinde açıkça belirlendiği üzere, sigortalılığın oluşumu yönünden çalışma olgusunun varlığı zorunludur. Eylemli veya gerçek biçimde çalışmanın varlığı saptanmadıkça, hizmet akdine dayanılarak dahi sigortalılıktan söz edilemez. Yöntemince düzenlenip süresi içerisinde Kuruma verilen işe giriş bildirgesi ile diğer belgeler fiili çalışmanın varlığının ortaya konulması açısından tek başına yeterli kabul edilemez. Sigortalılıktan söz edebilmek için, çalışmanın varlığı, Yargıtay uygulamasında 506 sayılı Yasanın 79/10. maddesine dayalı sigortalılığın tespiti davaları yönünden kabul edilen ilkelere uygun biçimde belirlenmelidir.
Dosyadaki kayıt ve belgelerden; davacının iptal edilen çalışmasının, babasına ait ... Moda Giyim, Kuyumculuk ve İnşaat Ltd. Şti. isimli Kuyumcu işyerinden bildirilen çalışma olduğu, 29.10.1990 doğumlu olan davacının çalışma tarihinde 18 yaşını tamamlamadığı, davacı adına 15.4.2008 tarihli işe giriş bildirgesinin verildiği, iptal edilen 15 günlük çalışma dışında bildirilen çalışma olmadığı, aynı dönemde aynı işyerinden davacının kardeşinin de çalışmasının bildirildiği anlaşılmıştır.
Somut olayda; dinlenen tanıkların, yerleşik Yargıtay içtihatlarında belirtilen tanık niteliğinde olmadığı, davacının yaşı itibari ile öğrenci olması ihtimali olduğu ve çalıştığı iddia olunan dönemin okul dönemi olmasına rağmen bu hususun araştırılmadığı, davalı işyerine ilişkin bordroların getirtilmediği, davalı işyerinin işçi çalıştırıp çalıştırmadığı, davacının çalışmasının bildirilmediği dönemlerde davacının işlerinin kim tarafından ne şekilde yerine getirildiğinin araştırılmadığı görülmüştür.
Yapılacak iş, ihtilaflı döneme ilişkin tüm dönem bordrolarını getirmek ve bu bordrolarda ihtilaflı dönemin tamamında kayıtlı ve tarafsız tanıklar saptanarak bunların bilgilerine başvurmak, bordolarda adı geçen kişilerin adreslerinin tespit edilememesi veya beyanları ile yetinilmediği takdirde, Sosyal Güvenlik Kurumu, zabıta, maliye, meslek odası aracılığı ve muhtarlık marifetiyle işyerine o tarihte komşu olan diğer işyerlerinde uyuşmazlık konusu dönemde çalıştığı tespit edilen kayıtlı komşu işyeri çalışanları; yoksa işyeri sahipleri araştırılıp tespit edilerek çalışmanın niteliği ile gerçek bir çalışma olup olmadığı yönünde yöntemince beyanlarını almak ve gerçek çalışma olgusunu somut ve inandırıcı bilgilere dayalı şekilde kanıtladıktan sonra sonucuna göre karar vermekten ibarettir.
Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular gözönünde tutulmaksızın eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davalı Kurumun bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 02/04/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.