Esas No: 2021/10361
Karar No: 2022/2910
Karar Tarihi: 28.03.2022
Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2021/10361 Esas 2022/2910 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Dava, kadastro tespitine itiraza ilişkindir. Davacı Hazine vekili, çekişmeli taşınmazın devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olduğuna dayanarak dava açmıştır. Mahkeme, davanın reddine hükmederek çekişmeli taşınmazın davalılar adına tapuya kaydedilmesine karar vermiştir. İlk Derece Mahkemesinin istinaf istemini reddetmesi üzerine yapılan başvurular sonucunda Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi, istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermiştir. Ancak Anayasa'nın 36. maddesi ile İnsan Hakları Sözleşmesi'nin 6. maddesi kapsamında adil yargılanma hakkı ve 7251 sayılı Kanun'un 53. maddesi ile 3402 sayılı Kanun'a eklenen Ek 6. maddesi karşısında, tereddüte yol açan usul kurallarının hakkaniyete halel getirecek kadar aşırı şekilde uygulanmaması ve adalet duygusunun rencide edilmemesi gerektiği gözetilerek İlk Derece Mahkemesinin istinaf isteminin reddine ilişkin kararına karşı istinaf yoluna başvurulabileceği kabul edilmiştir. Sonuç olarak, Bölge Adliye Mahkemesinin 14.05.2019 tarihli ek kararına yönelik
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
DAVA TÜRÜ : Kadastro Tespitine İtiraz
MAHKEMESİ : ... Kadastro Mahkemesi
Taraflar arasında ... Kadastro Mahkemesinde görülen dava sonucunda verilen hükme karşı davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine İlk Derece Mahkemesi tarafından ek kararla, davanın değeri itibariyle kararın kesin olduğu gerekçesiyle istinaf isteminin reddine karar verilmiş, bu ek kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine ... Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş olup, davacı vekili tarafından temyiz isteminde bulunulmakla, aynı Dairenin 14.05.2019 tarihli ek kararıyla, davacı vekilinin temyiz dilekçesi, HMK'nin 361 ve 362. maddeleri gereğince reddedilmiş, bu kez ek karar davacı vekili tarafından temyiz edilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Kadastro sırasında ... İli ... İlçesi ... /... Köyü çalışma alanında bulunan 433 ada 13 parsel sayılı 50,53 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz irsen intikal, taksim ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle bahçe vasfıyla ölü olduğu belirtilerek ... adına tespit edilmiştir.
Davacı Hazine vekili, çekişmeli taşınmazın devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olduğuna dayanarak dava açmıştır.
Mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine, çekişmeli taşınmazın davalı ... ve müşterekleri adına hüküm yerinde gösterilen payları oranında tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş; hükme karşı davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine İlk Derece Mahkemesi tarafından ek kararla, davanın değeri itibariyle kararın kesin olduğu gerekçesiyle istinaf isteminin reddine karar verilmiş, bu ek kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine ... Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi tarafından istinaf başvurusunun esastan reddine şeklinde hüküm kurulmuş, davacı vekili tarafından temyiz isteminde bulunulmakla, aynı Dairenin 14.05.2019 tarihli ek kararıyla, davacı vekilinin temyiz dilekçesi, HMK'nin 361 ve 362. maddeleri gereğince reddedilmiş ve ... bu ek ve esas karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Anayasa'nın 36. maddesinin 1. fıkrası uyarınca herkes, meşru vasıta ve yollardan faydalanmak suretiyle yargı mercileri önünde davacı ve davalı olarak iddia ve savunma ile adil yargılanma hakkına sahiptir. Mahkemeye erişim hakkı, Anayasa’nın 36. maddesinde güvence altına alınan hak arama özgürlüğünün bir unsurudur. ... İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 6. maddesinde de herkesin kişisel hak ve yükümlülükleriyle ilgili her türlü iddiasını mahkeme önüne getirme hakkı güvence altına alınmıştır. Buna göre, mahkeme kararlarına karşı kanun yolu başvurusunda bulunma hakkı, adil yargılanma hakkı kapsamındadır.
28.07.2020 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 22.07.2020 tarihli ve 7251 sayılı Kanun’un 53.maddesi ile 3402 sayılı Kanun’a eklenen Ek 6. maddesi ile "Kadastro Mahkemesinin veya otuz günlük askı ilan süresinden sonra, kadastro öncesi nedene dayalı olarak açılan davalarda genel mahkemelerin verdiği kararlar ile orman kadastrosuna ilişkin davalarda bu mahkemelerce verilen kararlara karşı, miktar ve değere bakılmaksızın 12.1.2011 tarihli ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanun'u hükümlerine göre istinaf veya temyiz kanun yoluna başvurulabilir." hükmü getirilmiştir. Hükmün gerekçesinde belirtildiği üzere, bu madde ile söz konusu davaların miktar veya değerine göre istinaf veya temyiz yoluna tabi olup olmadığıyla ilgili uygulamada oluşan tereddütlerin giderilmesi amaçlanmıştır.
Dava, kadastro tespitine itiraza ilişkindir.
Yukarıda açıklandığı üzere Anayasa ve ... İnsan Hakları Sözleşmesi ile güvence altına alınan adil yargılanma hakkı kapsamındaki mahkeme kararlarına karşı kanun yolu başvurusunda bulunma hakkı, hukuk güvenliği ile hukuki belirlilik ilkesi, 28.07.2020 tarihli ve Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 22.07.2020 tarihli ve 7251 sayılı Kanun’un 53.maddesi ile 3402 sayılı Kanun’a eklenen Ek 6. maddesi karşısında, tereddüte yol açan usul kurallarının hakkaniyete halel getirecek kadar aşırı şekilci olarak uygulanmaması ve adalet duygusunun rencide edilmemesi gerektiği de gözetildiğinde, ... Kadastro Mahkemesinin 16.01.2018 tarihli kararına karşı istinaf yoluna başvurulabileceği kabul edilmelidir. Bu nedenle Bölge Adliye Mahkemesinin İlk Derece Mahkemesinin istinaf isteminin reddine ilişkin kararının yerinde olduğuna ilişkin değerlendirmesi ve temyiz isteminin miktar itibariyle reddine ilişkin 14.05.2019 tarihli ek kararı doğru olmamıştır.
SONUÇ: Davacı Hazine vekilinin, Bölge Adliye Mahkemesinin 14.05.2019 tarihli ek kararına yönelik temyiz itirazlarının yukarıda açıklanan gerekçeyle kabulüyle temyiz isteminin reddine dair 14.05.2019 tarihli ek kararının kaldırılmasına, İlk Derece Mahkemesinin istinaf isteminin reddine ilişkin 17.04.2018 tarihli ek kararının kaldırılması suretiyle esastan istinaf incelemesi yapılmak üzere HMK’nin 371. maddesi gereğince Bölge Adliye Mahkemesinin 14.02.2019 tarihli kararının BOZULMASINA, dosyanın istinaf incelemesi yapılmak üzere kararı veren ... Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesine gönderilmesine 28.03.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.