Esas No: 2019/2017
Karar No: 2021/560
Karar Tarihi: 22.03.2021
Danıştay İdare Dava Daireleri Kurulu 2019/2017 Esas 2021/560 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU
Esas No : 2019/2017
Karar No : 2021/560
TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Birliği
VEKİLİ : Av. …
DİĞER DAVALI : … Odası
KARŞI TARAF (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : Danıştay Sekizinci Dairesinin 31/01/2019 tarih ve E:2013/6789, K:2019/685 sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Süresinde adli sicil belgesini vermediğinden bahisle davacının yönetim kurulu üyeliğinin kendiliğinden sona erdiğinin bildirilmesine ilişkin … tarih ve … sayılı Devrek Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu kararı ile bu kararın dayanağı olan 19/05/2005 tarih ve 25705 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği ile Odalar ve Borsalar Organ Seçimleri Hakkında Yönetmelik'in 7. maddesinin 1. fıkrasının son cümlesinin iptali istenilmiştir.
Daire kararının özeti: Danıştay Sekizinci Dairesinin 31/01/2019 tarih ve E:2013/6789, K:2019/685 sayılı kararıyla;
5174 sayılı Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği ile Odalar ve Borsalar Kanunu hükümlerinde, ticaret ve sanayi odalarının organlarına üye olarak seçilebilmek için sahip olunması gereken koşullar yanında seçilen üyelerin görevlerinin sona erme hallerinin hiçbir tereddüte yer bırakmayacak şekilde ve sınırlı sayıda olmak üzere açıkça saptandığı;
5174 sayılı Kanun'un 83 ve 94. maddelerinde, adli sicil belgesi veya herhangi başka bir belgenin sunulmamasının görevin sona ermesi sebebi olarak belirtilmediği, nitekim anılan 94. maddede de, kanunlarda öngörülen haller dışında, oda, borsa veya Birlik organlarında yer alanların görevden alınamayacağının net bir biçimde ifade edildiği;
Ancak bu açık düzenlemelere rağmen dava konusu Yönetmelik'in 7. maddesinin, dayanak aldığı Kanun hükümlerine aykırı olarak ve bu Kanun hükmünü aşacak şekilde adli sicil belgesinin verilen süre içinde sunulmamasını oda organlarındaki görevlerin sona erme sebebi olarak düzenlediği;
Bu düzenlemenin, Kanun'la esasları belirlenen seçim sonucunda yine Kanun hükümlerine uygun şekilde elde edilen hakkın Kanun'a aykırı olarak Yönetmelik ile sona erdirilmesi sonucunu doğurduğu, ki bu durumun normlar hiyerarşisine ve hukuka açıkça aykırı olduğu;
Diğer taraftan oda organ üyeliklerine seçilebilmek için aranan şartları saptayan 5174 sayılı Kanun'un 83. maddesinde, belirtilen bazı suçlardan hüküm giymemiş olma şartının sağlanıp sağlanmadığının anlaşılabilmesinin, elbette adli sicil belgesinin ibrazı ile mümkün olduğu, seçim sonucu yeni göreve başlayacak oda üyesinin göreve başlatılabilmesi yönünden organ üyeliğine seçilebilme yeterliliğini haiz olup olmadığının anlaşılabilmesi için bu belgeyi sunması şart olmakla birlikte kişinin bu belgeyi sunmamasının seçimle sahip olduğu hakkın, seçimi düzenleyen Kanun'a aykırı olarak kaybettirilmesine gerekçe olamayacağı;
Nitekim Kanun'un 83. maddesinde yer alan; "Seçilme yeterliliği bulunmadığı sonradan anlaşılanların oda, borsa ve Birlik organlarındaki görevleri sona erer... " hükmü ile bu konuda bir boşluk bırakılmadığı, bir başka ifadeyle, 5174 Kanun hükümlerine aykırı olarak 83. maddede sayılan suçlardan mahkum olan kişilerin, organ üyeliğine seçilmesi halinde, bu durumun anlaşılması üzerine, organ üyeliğinin düşeceğinin açık olduğu;
Ancak somut olayda dosya içeriğinden anlaşıldığı üzere 04/03/2013 tarihli belge uyarınca adli sicil kaydı bulunmayan davacının 5174 sayılı Kanun'un 83. maddesinin mahkumiyeti bulunmama hususunu düzenleyen hükmü bağlamında seçilme yeterliliğine sahip olduğu;
Bu duruma göre, dayanağı olan 5174 sayılı Kanun'un yukarıda anılan maddelerine açıkça aykırı olarak adli sicil belgesi sunulmamasını, oda organ üyeliğinin sona ermesi sebebi olarak düzenleyen dava konusu Yönetmeliğin 7. maddesinin 1. fıkrasının son cümlesinde ve bu madde uyarınca tesis edilen 01/07/2013 tarih ve 07 sayılı Devrek Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu kararında hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle anılan işlemlerin iptaline karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davalı idarelerden Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği tarafından, dava konusu Yönetmeliğin Ticaret Bakanlığının onayı ile yürürlüğe girdiği, bu nedenle anılan Bakanlığın da hasım mevkiine alınması gerektiği, oda seçimlerinde önceden aday gösterme gibi bir durum olmadığından, belgelerin, üyenin organa seçiminden sonra talep edildiği, öngörülen otuz günlük sürenin makul olduğu, davacı tarafından işlerinin yoğunluğu nedeniyle bu belgenin süresinde ibraz edilmemesinin objektif bir sebep olarak kabul edilemeyeceği, ayrıca basiretli bir tacir olarak oda mevzuatını bilmediğinden de söz edilemeyeceği ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davacı tarafından, savunma verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'UN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile Daire kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunca, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, dosya tekemmül ettiğinden yürütmenin durdurulması istemi hakkında ayrıca bir karar verilmeksizin gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Danıştay dava dairelerinin nihai kararlarının temyizen incelenerek bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan;
"a) Görev ve yetki dışında bir işe bakılmış olması,
b) Hukuka aykırı karar verilmesi,
c)Usul hükümlerinin uygulanmasında kararı etkileyebilecek nitelikte hata veya eksikliklerin bulunması" sebeplerinden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Davalı idarelerden Türkiye Odalar ve Borsalar Birliğinin temyiz isteminin reddine,
2. Dava konusu işlemlerin yukarıda özetlenen gerekçeyle iptaline ilişkin Danıştay Sekizinci Dairesinin temyize konu 31/01/2019 tarih ve E:2013/6789, K:2019/685 sayılı kararının ONANMASINA,
3. Kullanılmayan …-TL yürütmeyi durdurma harcının istemi hâlinde davalı idareye iadesine,
4. Kesin olarak, 22/03/2021 tarihinde oyçokluğu ile karar verildi.
KARŞI OY
X- 5174 sayılı Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği ile Odalar ve Borsalar Kanunu'nun 83. maddesinin birinci fıkrasında; oda, borsa ve Birlik organlarına seçilebilmek için aranacak koşullara yer verildikten sonra maddenin beşinci fıkrasında; organların seçimlerine katılma niteliklerine ilişkin diğer hususların Birlikçe hazırlanacak yönetmelikle düzenleneceği hükmü öngörülmüş; Kanun'un 84. maddesinde, oda ve borsa organlarının seçimlerine ilişkin usul ve esaslar belirlenmiş, maddenin üçüncü fıkrasında; oda ve borsa şubelerinin seçim usul ve esaslarının bu maddede belirtilen hükümlere uygun olarak, Birlikçe hazırlanacak bir yönetmelikle düzenleneceği hükme bağlanmıştır.
Anılan Kanun'un "Yönetmelikler" başlıklı 101. maddesinde ise; bu Kanun'da Birlikçe hazırlanacağı belirtilen yönetmeliklerin, Bakanlığın onayı üzerine Resmî Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe gireceği kuralına yer verilmiştir.
Dava konusu Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği ile Odalar ve Borsalar Organ Seçimleri Hakkında Yönetmelik 5174 sayılı Kanun'un yukarıda aktarılan 83. maddesinin beşinci fıkrası ile 84. maddesinin üçüncü fıkrasına dayanılarak hazırlanmış ve anılan Kanun'un 101. maddesi uyarınca, Ticaret Bakanlığının onayından sonra 19/05/2005 tarih ve 25705 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girmiştir.
7. maddesinin birinci fıkrasının son cümlesinin iptaline karar verilmesi istenilen Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği ile Odalar ve Borsalar Organ Seçimleri Hakkında Yönetmeliğin Ticaret Bakanlığının onayının alınmasından sonra yürürlüğe konulduğu, sözü edilen onaylama safhasının; 5174 sayılı Kanun'un yukarıda metnine yer verilen 101. maddesinin emredici hükmünün gereği olması nedeniyle işlemin kurucu unsuru olduğu, Bakanlığın onaylama işleminin Yönetmeliğin uygun görülmesi anlamına geldiği ve Yönetmelik hazırlama sürecinin ihmal edilmesi mümkün olmayan bir parçası olduğu, nihayet Yönetmeliğin Resmi Gazete'de yayımlanarak uygulanabilir (yürütülebilir) aşamaya gelebilmesi için bu onayın şart olduğu görülmektedir.
Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği ile Odalar ve Borsalar Organ Seçimleri Hakkında Yönetmeliğin 47. maddesi uyarınca, dava konusu Yönetmeliği yürütme görevi Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Başkanı'na verilmiş ise de; adı geçen Yönetmeliğin hazırlanmasının ve yürürlüğe konulmasının, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği ile Ticaret Bakanlığının Kanun'da öngörülen süreçlerdeki yetkilerin kullanılmasından sonra gerçekleştiğinin tartışmasız olması nedeniyle, adı geçen Yönetmeliğe karşı açılacak davanın da her iki idarenin davalı konumuna alınması suretiyle görülmesi gerekmektedir.
Bu durumda; dosyanın eksik hasımla tekemmül ettirildiği anlaşıldığından, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 15. maddesinin 1/c bendi uyarınca, Ticaret Bakanlığının da hasım mevkiine alınarak dosyanın tekemmülünün sağlanması, sonrasında esas hakkında karar verilmesi gerektiği sonucuna varılmaktadır.
Açıklanan nedenlerle, davalı idarelerden Türkiye Odalar ve Borsalar Birliğinin temyiz isteminin kabulü ile Daire kararının bozulması gerektiği oyuyla, karara katılmıyoruz.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.