Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç :Taksirle yaralama
Hüküm :Sanıklar hakkında TCK"nın 89/4, 62, 50/1-a, 52/4, 53/6. maddeleri gereğince mahkumiyet, sürücü belgesinin geri alınması.

Taksirle yaralama suçundan sanıkların mahkûmiyetlerine ilişkin hükümler, sanıklar tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
I-Sanık ... hakkındaki mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1-Sanık hakkında tayin edilen uzun süreli hapis cezasının adli para cezasına çevrilmesi sırasında uygulanan Kanun maddesinin eksik gösterilmesi, tam gün sayısının ve bir gün karşılığı olarak takdir edilen miktarın belirlenmesi sırasında uygulanan Kanun maddesinin gösterilmemesi suretiyle CMK"nın 232/6. maddesine ve TCK"nın 52/2-3. maddesine aykırı davranılması,
2-Sanık hakkında tayin edilen adli para cezasının ertelenmesinin mümkün olmamasına ve sanık hakkında erteleme kararı verilmemiş olmasına karşın sanık hakkında 1 yıl süre ile denetim süresi belirlenmesi,
Kanuna aykırı olup, hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu konuda, aynı Kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden hüküm fıkrasının (1-5.) bendinin “Sanığın ekonomik ve sosyal durumu nazara alınarak, verilen hapis cezasının, 5237 sayılı TCK"nın 50/1-a-4 ve 52/2-3. maddeleri uyarınca 455 gün karşılığı, taktiren 20 TL"den 9.100 TL. ADLİ PARA CEZASINA ÇEVRİLMESİNE,” şeklinde değiştirilmesi, hüküm fıkrasının denetim süresine ilişkin (1-10.) bendinin hükümden çıkarılması suretiyle sair yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün isteme aykırı olarak DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
II-Sanık ... hakkındaki mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, incelenen dosya kapsamına göre sanığın yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Sanık ...’in saat 00:30 sıralarında idaresindeki kamyon ile gişeleri geçip, ....Köprüsüne 50 m kadar yaklaştığı sırada, seyrettiği ikinci şeritten sağ şeride geçmek üzere manevra yapması sonucu kamyonunun sağ ön far kısmı ile sağ şeritte aynı istikamette seyreden sanık ... idaresindeki aracın sol arka köşe kısmına çarpması ve çarpmanın etkisiyle sanık ...’un direksiyon hakimiyetini kaybederek soldaki bariyerlere çarparak durması sonrası, sol şeritte aynı istikamette seyreden katılan ...’ın idaresindeki motosiklet ile sanık ...’un aracına çarpması sonucu katılan ....’ın hayat fonksiyonlarını 4. derecede etkileyen kemik kırıkları oluşacak şekilde ve motosiklette bulunan katılan ...’ın basit tıbbi müdahale ile giderilebilir derecede yaralanmalarına neden oldukları olay nedeniyle sanık ...’un “aracının kaza sonrası izlediği yörünge ve kaza sırasında ortaya çıkan momentumdan da anlaşıldığı üzere olay yeri şartlarına göre yüksek sayılacak bir hızla seyrettiği, solundan seyreden kamyonun varlığını ve hareketlerini nazara almadan, kendi taşıtı ve kamyonun pozisyonlarını irdelemeden bu hızını koruyarak seyrini sürdürdüğü, kamyondan sol yan arka kısmına aldığı küçük darbeyi platform içinde kalacak biçimde tolere etmeyi yüksek hızı nedeniyle başaramadığı”nı bildiren 18.10.2011 tarihli bilirkişi heyet raporu hükme esas alınarak tali kusurlu olduğu kabul edilmiş ise de, sanığın hız sınırını aştığına dair dosya içinde herhangi bir bilgi ve belge bulunmaması, sanık ...’in idaresindeki kamyon ile sanık ...’un aracına arkadan çarpmış olması nazara alındığında, sanık ...’a atfedilebilecek bir kusurun bulunmadığı ve beraatine karar verilmesi yerine yetersiz bilirkişi raporuna itibar edilerek yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi,
Kabule göre de;
1-Sanık hakkında tayin edilen hapis cezasının adli para cezasına çevrilmesi sırasında tam gün sayısının ve bir gün karşılığı olarak takdir edilen miktarın belirlenmesi sırasında uygulanan Kanun maddesinin gösterilmemesi suretiyle CMK"nın 232/6. maddesine ve TCK"nın 52/2-3. maddesine aykırı davranılması,
2-Sanık hakkında tayin edilen adli para cezasının ertelenmesinin mümkün olmamasına ve sanık hakkında erteleme kararı verilmemiş olmasına karşın sanık hakkında 1 yıl süre ile denetim süresi belirlenmesi,
Kanuna aykırı olup, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden hükmün 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince tebliğnamedeki isteme uygun olarak BOZULMASINA, 20/05/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.