4. Ceza Dairesi 2018/6100 E. , 2018/19229 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Tehdit, 6136 sayılı Yasaya aykırı davranma
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre, yapılan incelemede;
A-Sanık ..."a yükletilen 6136 sayılı Yasaya aykırı davranma eylemiyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tipine uyduğu,
Cezanın yasal bağlamda uygulandığı,
Anayasa Mahkemesi’nin karar tarihinden sonra 24/11/2015 günlü Resmi Gazete’de yayımlanan 08/10/2015 gün ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı, TCK"nın 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptaline ilişkin kararın ve TCK"nın 53/1-c maddesinde düzenlenen hak yoksunluğunun uygulanma süresi ve şeklinin Kanunda öngörülen biçimde infaz aşamasında gözetilebileceği,
Anlaşıldığından sanık ..."ın ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmemiş olmakla, tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKMÜN ONANMASINA,
B- Sanıklar ... ve ... hakkında tehdit ve sanık ... hakkında 6136 sayılı Yasaya aykırı davranma suçlarından kurulan hükümlere yönelik temyize gelince;
1- Silahla ve birden fazla kişiyle birlikte tehdit suçlarından haklarında hüküm kurulan sanıkların, şikayetçiler ..., ... ve ..."ın, bir gün önce sanık ..."ın kardeşi olan Yurdaşen"i dövdüklerini, olayın adliyeye intikal etmesi üzerine şikayetçilerin bu kez de Yurdaşen"i telefonla arayıp şikayetinden vazgeçmesi için tehdit ettiklerini iddia etmeleri ve ayrıca olay günü sanıkların araçtan indiklerinde, şikayetçi ..."in kendilerine bıçak çektiğini beyan etmeleri ve Cezmi"nin de "kendimi savunmak için bıçağımı çıkardım" diyerek bunu doğrulaması karşısında, olayın çıkış nedeni ve gelişimi üzerinde durularak, sonucuna göre sanıklar hakkında tehdit suçları yönünden TCK"nın 29. maddesinde düzenlenen haksız tahrik hükmünün uygulanıp uygulanmayacağının değerlendirilmemesi,
2-Sanık ... hakkında, hükmün gerekçe kısmında, bir adet ruhsatsız tabanca ve buna ait mermileri bulundurması nedeniyle 6136 sayılı Yasanın 13/3 maddesinde gösterilen suçun oluştuğunun belirtilmesi, hüküm kısmında ise, yine 6136 sayılı Yasanın 13/3 maddesindeki suçun oluştuğunun yazılmasına karşın, 6136 sayılı Yasanın 13/1. maddesindeki cezanın uygulanması suretiyle karışıklığa neden olunması,
3-Anayasa Mahkemesi’nin karar tarihinden sonra 24/11/2015 günlü Resmi Gazete’de yayımlanan 08/10/2015 gün ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı, TCK"nın 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptaline ilişkin kararın ve TCK"nın 53/1-c maddesinde düzenlenen hak yoksunluğunun uygulanma süresi ve şeklinin Kanunda öngörülen biçimde uygulanması zorunluluğu,
Bozmayı gerektirmiş, sanıklar ... ve ..."ın temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 08.11.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
