Yargıtay 5. Hukuk Dairesi 2012/25928 Esas 2013/4202 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
5. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/25928
Karar No: 2013/4202
Karar Tarihi: 12.03.2013

Yargıtay 5. Hukuk Dairesi 2012/25928 Esas 2013/4202 Karar Sayılı İlamı

5. Hukuk Dairesi         2012/25928 E.  ,  2013/4202 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki tapu kaydının mahkeme kararı ile iptali nedeniyle uğranılan zararın TMK.nun 1007. maddesi uyarınca tazmini davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın reddine dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi davacı vekili yönünden verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup iş anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
    - K A R A R –
    Dava, tapu kaydının mahkeme kararı ile iptali nedeniyle uğranılan zararın TMK.nun 1007. maddesi uyarınca tazmini istemine ilişkindir.
    Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekilince temyiz edilmiştir.
    Dosyada bulunan kanıt ve belgelerden; dava konusu taşınmazın, yapılan kadastro çalışmaları sonucunda 10.11.1971 tarihli tapu kaydına dayanılarak 1990 yılında ... adına tapuya tescil edildiği, davacının ise alımla 1993 yılında malik olduğu, daha sonra ... Orman İşletme Müdürlüğü"nün açtığı tapu iptali ve tescil davası nedeniyle ... Asliye Hukuk Mahkemesinin 2009/23 esas, 2010/186 karar sayılı dosyasında yapılan yargılama sonucunda taşınmazın 4052 m2"lik bölümünün orman vasfında olduğundan ve özel mülkiyete konu olamayacağından bahisle, davacıya ait tapu kaydının iptali ile Hazine adına tesciline karar verildiği, kararın da 20.04.2011 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır.
    4721 sayılı TMK.nun 1007. maddesinde "Tapu sicilinin tutulmasından doğan bütün zararlardan Devlet sorumludur. Devlet zararın doğmasında kusuru bulunan görevlilere rücu eder." hükmü yer almakta olup burada, devletin sorumluluğu kusursuz sorumluluktur. Kusursuz sorumluluk, tapu siciline bağlı çıkarların ve ayni hakların yanlış tescili sonucu değişmesi ya da yitirilmesi ile bu haklardan yoksun kalınması temeline dayanır. Çünkü, sicillerin doğru tutulmasını üstlenen ve taahhüt eden devlet, gerçeğe aykırı ve dayanıksız kayıtlardan doğan zararları da ödemekle yükümlüdür. Kusurun varlığı ya da yokluğu, devletin sorumluluğu için önem taşımayıp sadece, devletin memuruna rücuu sırasındaki iç ilişkide önemlidir.
    Bu durumda, devletin sorumluluğuna ilişkin uygun illiyet bağı ve TMK.nun 1007. maddesi uyarınca kusursuz sorumluluk ilkelerine dayanak olarak zararın tazminine ilişkin koşullar oluştuğundan, öncelikle bu tür davalarda asıl sorumlu, Devlet olduğu kabul edilip, Hazine davaya dahil edildikten sonra, işin esasına girilerek talep hakkında bir karar verilmesi gerekirken, yasal olmayan gerekçelerle davanın reddine karar verilmesi,
    Doğru görülmemiştir.
    Davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U....nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 12.03.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.