21. Hukuk Dairesi 2012/20011 E. , 2013/6356 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
Davacı, davalılardan işverene ait işyerinde 06/06/1977 - 04/01/1983 tarihleri arasında geçen çalışmalarının tespitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin reddine karar vermiştir.
Hükmün, davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
K A R A R
Davacı, davalı ... adına kayıt altına alınan çalışmaların kendisine ait olduğunun tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş ise de bu sonuç eksik incelemeye dayalı olup usul ve yasaya aykırıdır.
Uyuşmazlık somut olayda fiili çalışmanın kime ait olduğunun yöntemince kanıtlanmış olup olmadığı, mahkemece bu yönde yapılan araştırmanın hükme yeterli bulunup bulunmadığı noktasında toplanmaktadır.
Bu tür davalarda gösterilmesi gereken özen gereğince, sağlıklı bir sonuca ulaşılabilmesi için öncelikle gerek Sosyal Güvenlik Kurumunda, gerekse davacının çalıştığı tüm işveren yanında bulunan ve davacının imzası ile fotoğrafını içeren ücret tediye bordrosu ve bildirge gibi tüm belgeler ayrı ayrı getirtilip, davacıya aidiyeti yönünden imza ve fotoğraf incelemesi yapılmalı, işyerlerinin kapsam ve niteliği araştırılarak kayıtlara geçmiş tanıklar dinlenmeli, bu çalışmaların davacıya ait olup olmadığı hiçbir şüpheye yer bırakmayacak şekilde belirlendikten sonra çıkacak sonuca göre bir karar verilmelidir.
Dosyadaki kayıt ve belgelerden davalı ..."ın davalı ...Ş."ye ait işyerinde 06.06.1977 tarihinde işe başladığına dair imzalı işe giriş bildirgesinin verildiği, ... adına düzenlenmiş ağır ve tehlikeli işlerde çalışacaklara ait belgede davacının fotoğrafının bulunduğu, Adil Tıp kurumu raporlarında 06.06.1977 tarihli sağlık raporu, vergi karnesi, işçi çalışma ve kimlik karnesindeki fotoğrafların davacıya ait olmasının kuvvetle mümkün bulunduğunun ve bu fotoğrafların tümünün davalı ..."a ait evlilik cüzdanından elde edilen fotoğraftaki şahıstan ayrım derecesinde farklılık gösterdiğinin bildirildiği, 18.12.1980, 11.07.1980, 06.08.1979 ve 15.09.1978 tarihli izin pusulalarındaki,
08.08.1978 tarihli disiplin tutanağındaki, 06.06.1977 tarihli işe giriş bildirgesindeki imzaların kime ait olduğunun tespit edilmediği, işyeri sicil dosyasında bulunan diğer belgelerdeki imzaların davacının imzalarına benzemekle beraber daha ileri bir tespit yapılamadığının belirtildiği, bordro tanıkları ...ile diğer davacı tanıklarının davacının fabrikada ara vermeden çalıştığını doğrulayıp, davalı ..."ı tanımadıklarını beyan ettikleri anlaşılmaktadır.
Mahkemece, her ne kadar davacının dava konusu dönemle çakışır şekilde bir başka yerde görünen çalışması bulunması, Adli Tıp Kurumu raporlarının işyeri kayıtlarında bulunan imza ve fotoğrafların davacıya ait olduğunu hiçbir kuşkuya yer vermeyecek biçimde ortaya koymamış oluşu, davalının aksi yöndeki savunması ve tüm dosya kapsamı hep birlikte değerlendirildiğinde dava konusu çalışmaların davacıya ait olduğu kanıtlanamadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş ise de bordro tanıklarının beyanları ile Adli Tıp Fizik İhtisas Dairesinin 19.04.2010 tarihli raporuna göre davalı ..."ın işyeri dosyasındaki fotoğrafların (06.06.1977 tarihli sağlık raporu, vergi karnesi, işçi çalışma ve kimlik karnesindeki fotoğrafların) davacıya ait olmasının kuvvetle mümkün bulunduğunun ve bu fotoğrafların tümünün davalı ..."a ait evlilik cüzdanından elde edilen fotoğraftaki şahıstan ayrım derecesinde farklılık gösterdiğinin bildirilmiş olması karşısında davanın kanıtlanamadığından reddine karar verilmiş olması hatalı olmuştur.
Açıklanan nedenlerle davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken mahkemece bu maddi ve hukuki olgular gözetilmeksizin yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davacının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 01.04.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.