Esas No: 2021/7081
Karar No: 2022/6738
Karar Tarihi: 05.04.2022
Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2021/7081 Esas 2022/6738 Karar Sayılı İlamı
Özet:
İstanbul Asliye Ceza Mahkemesi'nin verdiği kararda, sanık hakkında 5607 sayılı Kanuna muhalefet suçu kapsamında ceza verildiği ancak 7242 sayılı Yasa ile değiştirilen madde uyarınca cezanın indirilmesi gerektiği belirtilmiştir. Ayrıca, sanık hakkında verilen hapis cezasının ertelenmesi kararı verilmiş ancak denetim süresinin iyi hâlle geçirilmesi halinde cezanın infaz edilmiş sayılacağı ihtarı yapılmamıştır. Hüküm ayrıca, Müşteki Gümrük İdaresi vekilinin temyiz talebinin reddedildiğini ve suçta kullanılan nakil vasıtasının iadesine yönelik sanığın temyiz nedenlerinin yerinde görülmediği belirtilmiştir. Kanun maddeleri olarak, suçun 5607 sayılı Kanun 3/11. maddesi, takdiri indirim uygulama maddesi için 7242 sayılı Yasa'nın 63. maddesi ve 5607 sayılı Kanuna geçici 12. madde 2. fıkrası, denetim süresi için TCK'nun 51/8. maddesi, taksitler için TCK'nun 52/4. maddesi, kaçak eşyanın tasfiyesi için 5607 sayılı Kanun 13/1. maddesi ve müsaderesi için TCK'nun 54/4. maddesi gösterilmiştir.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 5607 sayılı Kanuna muhalefet
HÜKÜM : Hükümlülük, erteleme, müsadere, aracın müsaderesine yer olmadığına
Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
I) Müşteki Gümrük İdaresi vekilinin temyiz talebi hakkında yapılan incelemede;
Usulüne uygun davetiye ile duruşmadan haberdar olduğu halde katılma talebinde bulunmayan Gümrük İdaresi vekilinin hükmü temyize yetkisi bulunmadığından, vaki temyiz inceleme isteğinin 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'nun 317. maddesi gereğince REDDİNE,
II) Suçta kullanılan nakil vasıtasının iadesine ilişkin hükme yönelik incelemede;
Suçta kullanılan nakil vasıtasının iadesine yönelik sanığın temyiz nedenleri yerinde görülmediğinden hükmün ONANMASINA,
III) Mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz talebinin incelenmesinde;
1. Suç tarihi ve ele geçen eşyanın niteliğine göre sanığın eyleminin 11/04/2013 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6455 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasanın 3/11. maddesi kapsamında kaldığı, ancak suç tarihinden sonra ise 28/06/2014 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasanın 3/11-son cümle delaletiyle anılan Yasanın 3/5, 3/10. madde ve fıkraları kapsamında bulunduğu gözetildiğinde;
Hükümden sonra 15.04.2020 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Yasanın 61. maddesi ile 5607 sayılı Yasanın 3/22. maddesine eklenen "Eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezalar yarısına kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirilir." şeklindeki düzenlemenin sanık lehine hükümler içermesi, yine 7242 sayılı Yasanın 62. maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 5/2. maddesine eklenen fıkra uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği ve anılan madde uyarınca suça konu kaçak eşyanın gümrüklenmiş değerinin iki katı tutarındaki miktarın hüküm verilinceye kadar Devlet Hazinesine ödenmesi halinde verilecek cezada indirim uygulanacağının hüküm altına alındığı gözetilerek,
Suç tarihinde yürürlükte olan 6455 sayılı Yasa'nın 3/11. maddesi ile 6545 ve 7242 sayılı Yasalar ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 3/11. maddesi yollamasıyla 3/5, 3/10, 3/22, 5/2. maddeleri somut olaya uygulanarak belirlenen sonuç cezalar karşılaştırılmak suretiyle sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri ile 5237 sayılı TCK'nun 7. maddesi ve 7242 sayılı Yasanın 63. maddesi ile 5607 sayılı Yasaya eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası nazara alınarak sonucuna göre uygulama yapma görevinin de yerel mahkemeye ait bulunması zorunluluğu,
2. 24.11.2015 tarihli 29542 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi'nin 08.10.2015 tarihli ve 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal kararı ile 5237 sayılı TCK'nun 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptal edilmesi nedeniyle, anılan maddenin yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Kabule göre de;
1. Sanık hakkında takdiri indirim uygulama maddesinin 5237 sayılı TCK'nun 62/1.maddesi yerine TCK'nun 62.maddesinin yazılması suretiyle CMK'nun 232/6. maddesine aykırı davranılması,
2. TCK'nun 52/4. maddesi gereğince taksitlerden birisinin zamanında ödenmemesi halinde geri kalan kısmın tamamının tahsil edilebileceği ve ödenmeyen adli para cezasının hapis cezasına çevrilebileceğine dair ihtar yapılması gerekirken adli para cezasının ödenmemesi halinde ödenmeyen kısmın hapis cezasına çevrilip bir günü 2 saatten olmak üzere kamuya yararlı işte çalışmasına karar verileceğine dair ihtarda bulunularak infazda yetkinin kısıtlaması,
3. Hapis cezası ertelenen sanık hakkında TCK'nun 51/8. maddesi gereğince denetim süresinin iyi halli olarak geçirilmesi halinde ise cezanın infaz edilmiş sayılacağı ihtaratının yapılmaması,
4. Dava konusu kaçak yakıtın 19.11.2013 tarihinde tasfiyesine karar verilmiş olmakla, eşya tasfiye edilmiş ise tasfiye bedelinin Hazine adına irad kaydına, tasfiye edilmemiş ise 5607 sayılı Yasanın 13/1. maddesi delaleti ile TCK'nun 54/4. maddesi uyarınca müsaderesine karar verilmesi yerine yazılı şekilde hüküm tesisi,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 05/04/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.