Abaküs Yazılım
8. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/8555
Karar No: 2022/3000
Karar Tarihi: 29.03.2022

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2021/8555 Esas 2022/3000 Karar Sayılı İlamı

8. Hukuk Dairesi         2021/8555 E.  ,  2022/3000 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
    DAVALI-DAVACI : Orman Yönetimi
    DAVA TÜRÜ : Orman Kadastrosuna İtiraz

    Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş olup hükmün davalı/karşı davacı ... İdaresi vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, dosya incelendi, gereği düşünüldü.
    K A R A R
    Davacı .... ... Konut ... Kooperatifi vekili, davacı adına kayıtlı olan ... İli ... İlçesi ... Köyü 651 parsel sayılı taşınmazın orman olmadığı halde, 2013 yılında yapılan orman kadastro çalışması sonucunda orman sınırı içine alındığını belirterek, taşınmazın orman sınırı dışına çıkarılması istemiyle dava açmıştır.
    Davalı/karşı davacı ... İdaresi çekişmeli taşınmazın orman vasfında ve kesinleşen orman sınırı içinde kaldığı iddiasıyla, tapu kaydının iptali ile orman niteliğiyle Hazine adına tescilini, elatmanın önlenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Mahkemece, davanın reddine, karşı davanın tefrikine karar verilmiş, hüküm davacı/davalı ... davalı/karşı davacı ... İdaresi tarafından temyiz edilmiş, ... (Kapatılan) 20. Hukuk Dairesinin 15.05.2018 tarihli ve 2017/9675 Esas, 2018/3801 Karar sayılı kararı ile ''Mahkemece, Orman İdaresinin inşai nitelikte tescil kararı verilmesini gerektiren karşı davasının tefrikine ve ayrı bir esasa karar verilmesinde isabetsizlik bulunmadığı, ancak davacı kooperatifin açtığı davasının reddine karar verilmiş olmasının dosya kapsamına uygun düşmediği, şöyle ki; çekişmeli taşınmaz hakkında 1982 yılında yapılan arazi kadastrosu sırasında çalılık niteliğiyle Hazine adına tespit edilip 2008 yılında satış yolu ile davacıya geçtiği, ancak; taşınmazın önceki maliki olan ... tarafından Hazine aleyhine açılan tapu iptali tescil davasında yapılan orman araştırması sonucunda ... Asliye Hukuk Mahkemesinin 1996/260 Esas, 1996/227 Karar sayılı kararıyla, taşınmazın orman sınırı dışında kaldığı belirlenerek davacısı adına tesciline karar verildiğinin anlaşıldığı ve sözü edilen dosyada Orman İdaresi taraf olmasa da; taşınmazın orman olmadığı yönünde kesin delil niteliğinde bulunan mahkeme kararı, sonradan aynı hukuki sebebin tartışıldığı eldeki davada Orman İdaresini bağlayıcı nitelikte olduğu bu nedenle temyize konu davada, davacının taşınmazın orman olmadığı yönündeki iddiasına dayalı olan aplikasyona itiraz isteminin kabulüne ve çekişmeli taşınmazın orman sınırı dışına çıkarılmasına karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmiş olmasının doğru olmadığı'' gereğine değinilerek bozulmuştur.
    Mahkemece bozma kararına uyularak yapılan yargılama sonunda; davacı Kooperatifin açtığı orman kadastrosu tespitine itiraz davasının kabulüne, ...nolu Orman Kadastro Komisyonu'nun dava konusu ... İli ... İlçesi ... Köyü 651 parselin çalışmasının iptaline dava konusu parselin orman sınırları dışına çıkarılmasına karar verilmiş; hüküm, davalı/karşı davacı ... İdaresi vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Bilindiği üzere bir davada mahkemenin veya tarafların yapmış oldukları bir usul işlemi nedeniyle taraflardan biri lehine, dolayısıyla diğeri aleyhine doğan ve gözetilmesi zorunlu olan hakka usulü kazanılmış hak denilir. Örneğin Mahkemenin ... bozma kararına uymasıyla bozma kararı lehine olan taraf bakımından kazanılmış hak doğar. “Bir mahkemenin temyiz dairesince verilen bozma kararına uyması sonunda kendisi için o kararda gösterilen şekilde inceleme ve araştırma yaparak yine o kararda belirtilen hukuki esaslar gereğince karar verme mükellefiyeti meydana gelir ve bu itibarla mahkemenin sonraki hükmünün bozmada gösterilen esaslara aykırı bulunması, usule uygun sayılamaz ve bozma sebebidir, meğer ki bu aykırılık sadece bozma kararında gösterilen bir usul kaidesine ilişkin bulunsun ve son kararın neticesini değiştirecek bir mahiyet arz etmesin.
    Mahkemenin bozma kararına uymasıyla meydana gelen bozma gereğince muamele yapma ve hüküm verme durumu, taraflardan birisi lehine ve diğeri aleyhine hüküm verme neticesini doğuracak bir durumdur ve buna usuli müktesep hak yahut usule ait müktesep hak denilmektedir. Usul Kanunumuzda bu şekildeki usule ait müktesep hakka ilişkin açık bir hüküm konulmuş değilse de temyizin bozma kararının hakka ve usule uygun karar verilmesini sağlamaktan ibaret olan gayesi ve muhakeme usulünün hakka varma ve hakkı bulma maksadıyla kabul edilmiş olması yanında hukuki alanda istikrar gayesine dahi ermek üzere kabul edilmiş bulunması bakımından usule ait müktesep hak müessesesi; usul kanununun dayandığı ana esaslardandır ve amme intizamıyla da ilgilidir. Gerçekten, mahkemenin doğru bularak uyduğu ve yahut kanun gereğince uymak zorunda olduğu bozma kararı ile dava, usul ve kanuna uygun bir çığıra sokulmuş demektir. Buna aykırı karar verilmesi, usul ve kanuna uygunluktan uzaklaşılması manasına gelir ki, böyle bir netice asla kabul edilemez. Bundan başka, mahkemenin bozma kararına uygun karar vermesine rağmen Temyiz Dairesinin ilk bozmasıyla benimsenmiş olan kanuna veya usule ait hükümlere aykırı şekilde ikinci bir bozma kararı vermesi, usul hükümleriyle hedef tutulan istikrarı zedeler ve hatta kararlara karşı umumi güveni dahi sarsar" (09.05.1960 tarihli ve 21/9 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı).
    Aynı ilke ... Hukuk Genel Kurulunun 05.02.2003 tarihli ve 2003/8-83 Esas, 2003/72 Karar; 17.02.2010 tarihli ve 2010/9-71 Esas, 2010/87 Karar; 25.01.2017 tarihli ve 2015/9-463 Esas, 2017/137 Karar; 03.06.2020 tarihli ve 2017/2-2288 Esas, 2020/326 Karar sayılı kararlarında da benimsenmiştir.
    ... içtihatları ile kabul edilen “usulü kazanılmış hak” olgusunun, birçok hukuk kuralında olduğu gibi yine ... içtihatları ile geliştirilmiş istisnaları bulunmaktadır. Mahkemenin bozmaya uymasından sonra yeni bir İçtihadı Birleştirme Kararı (09.05.1960 tarihli ve 21/9 sayılı YİBK) ya da geçmişe etkili bir yeni kanun çıkması karşısında, ... bozma kararına uyulmuş olmakla oluşan usulü kazanılmış hak hukukça değer taşımayacaktır. Benzer şekilde uygulanması gereken bir kanun hükmü, hüküm kesinleşmeden önce Anayasa Mahkemesince iptaline karar verilirse, usulü kazanılmış hakka göre değil, Anayasa Mahkemesinin iptal kararından sonra oluşan yeni duruma göre karar verilebilecektir (HGK’nin 21.01.2004 tarihli ve 2004/10-44 Esas, 19 Karar; 03.02.2010 tarihli ve 2010/4-40 Esas, 2010/54 Karar).
    Bu sayılanların dışında ayrıca görev, hak düşürücü süre, kesin hüküm itirazı, harç ve maddi hataya dayanan bozma kararlarına uyulmasında olduğu gibi kamu düzeni ile ilgili konularda usulü kazanılmış haktan söz edilemez (Kuru B.: Hukuk Muhakemeleri Usulü– C. V, 6. b ... 2001, s 4738 vd).
    Usulü kazanılmış hakkın hukuki sonuç doğurabilmesi için bir davada ya taraflar ya mahkeme ya da ... tarafından açık biçimde yapılmış olan ve istisnalar arasında sayılmayan bir usul işlemi ile taraflardan biri lehine doğmuş ve kendisine uyulması zorunlu olan bir hakkın varlığından söz edilebilmesi gerekir.
    Tüm bu hususlar bir arada değerlendirildiğinde somut olayda; çekişmeli taşınmazın önceki maliki olan ... tarafından Hazine aleyhine açılan tapu iptali tescil davasında, orman bilirkişisinden rapor alınarak ... Asliye Hukuk Mahkemesinin 1996/260 Esas, 1996/227 Karar sayılı kararıyla, taşınmazın orman olmadığı gerekçesiyle davacısı adına tesciline karar verildiğinin anlaşıldığı ve sözü edilen dosyada Orman İdaresi taraf olmasa da taşınmazın orman olmadığı yönünde kesin delil niteliğinde bulunan mahkeme kararının bulunduğu sonradan aynı hukuki sebebin tartışıldığı eldeki davada Orman İdaresini bağlayıcı nitelikte olduğu bu nedenle temyize konu davada, davacının taşınmazın orman olmadığı yönündeki iddiasına dayalı olan aplikasyona itiraz isteminin kabulüne ve çekişmeli taşınmazın orman sınırı dışına çıkarılmasına karar verilmesine işaret edilmiş ve mahkemece de bozma ilamına uyularak davanın kabulüne karar verilmiş ise de, dava dilekçesi içeriğinde davalı/karşı davacı ... İdaresinin, çekişmeli taşınmazın eylemli orman olduğu ve orman tahdit sınırları içerisinde kaldığı iddiasına dayanarak çekişmeli taşınmazın tapusunun iptali ve orman olarak tescilini istediği anlaşılmaktadır.
    Dosya içeriğinden ve bilirkişi raporlarından dava konusu taşınmazın %15-20 eğimli ve 40 yaş üzeri orman ağaçları ile kaplı eylemli orman olduğu ve kesinleşmiş orman tahdit sınırları içerisinde kaldığı anlaşılmaktadır. Bu halde; ... (Kapatılan) 20. Hukuk Dairesinin bozmasının maddi hataya dayalı olduğu, mahkemece maddi hataya dayalı bozma ilamına uyulmasının davacı/davalı taraf lehine usulü kazanılmış hak oluşturmayacağı gözetilerek eylemli orman niteliğinde bulunan çekişmeli taşınmaza ilişkin davacı/davalı .... ... Konut ... Kooperatifi'nin davasının reddine, davalı/davacı Ormanın İdaresinin tapu iptali ve tescil istemine yönelik davası yönünden ise görevsizlik kararı verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup hükmün bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı/karşı davacı ... İdaresi vekilinin temyiz itirazları yerinde görüldüğünden kabulü ile usul ve kanuna aykırı olan hükmün 6100 sayılı HMK'nin Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'un 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, taraflarca HUMK'un 440/I maddesi gereğince ... ilamının tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, 29.03.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi