Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2012/14082 Esas 2013/623 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
14. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/14082
Karar No: 2013/623
Karar Tarihi: 18.01.2013

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2012/14082 Esas 2013/623 Karar Sayılı İlamı

14. Hukuk Dairesi         2012/14082 E.  ,  2013/623 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 28.10.2011 gününde verilen dilekçe ile komşuluk hukukuna aykırılığın giderilmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 07.06.2012 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:

    K A R A R

    Davacı, kendisine ait binanın davalıya bakan cephesinin sıva ve mantolama işlemlerinin yapılmasına davalının izin vermediğini ileri sürerek muarazanın giderilmesini istemiştir.
    Davalı, davacının binasının ruhsatsız olduğunu, kendi taşınmazına girilerek iskele kurulmasına rızasının olmadığını, davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile davalının, davacıya ait 144 ada 5 parsel sayılı taşınmazı üzerinde bulunan binanın ruhsatlı olan ve davalı taşınmazına bakan kısmına mantolama ve sıva yaptırmamak şeklindeki elatmasının önlenmesine, davalıya ait 144 ada 4 parsel sayılı taşınmaza davacının iskele kurmak suretiyle mantolama ve sıva yapmasına izin verilmesine, davacının binasının ruhsatsız olan kısımları yönünden talebinin reddine ve yargılama giderlerinin davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
    Hükmü, davalı vekili temyiz etmiştir.
    Öncelikle belirtilmelidir ki; Türk Medeni Kanununun 748/1 maddesi uyarınca komşu taşınmaz malikinin, iyileştirme veya somut olayda olduğu gibi binada tamirat yapılması zarureti ortaya çıkarsa komşusuna taşınmazını geçici olarak kullandırma borcu bulunmaktadır. Ancak 6100 sayılı HMK’nun 297/2 maddesi gereğince hükmün infazı esnasında taraflar arasında yeni uyuşmazlıklara neden olunmaması için kurulan hükümde tarafların hakları ve borçlarının hiçbir tereddüte yer bırakmayacak şekilde gösterilmesi zorunludur.
    Yapılan bu açıklamalara göre mahkemece, infazın nasıl yapılacağı tereddüte yer bırakmayacak şekilde belirlenmeli, özellikle davacının ne kadar süre ile davalı taşınmazını kullanacağı da hükümde gösterilmelidir.
    Değinilen yönler gözardı edilerek yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmediğinden kararın bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozmanın niteliğine göre diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelemesine yer olmadığına, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, 18.01.2013 tarihinde oybirliği ile karar verildi.









    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.