Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2019/9071 Esas 2020/3719 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
16. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/9071
Karar No: 2020/3719
Karar Tarihi: 07.09.2020

Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2019/9071 Esas 2020/3719 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme, silahlı terör örgütüne üye olma suçundan hükmedilen cezanın istinaf başvurusunu esastan reddetti. Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiği, iddia ve savunmaların tartışıldığı ve vicdani kanının kesin olduğu belirlendi. Ancak, hüküm fıkrasında yer alan silahlı terör örgütlerine uygulama imkanı bulunmayan kanun maddesinin gösterilmesi kanuna aykırı olduğu için hüküm bozuldu. Temel cezanın tayin edildiği hüküm fıkrasındaki “3713 sayılı yasa 7. maddesi yollaması ile” ibaresi çıkarılarak sair yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hüküm düzeltildi ve onandı. Hüküm dosyası Nevşehir 2.Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneği Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 4.Ceza Dairesine gönderildi. Hükümdeki kanun maddeleri şu şekildedir: TCK'nın 314/2, 53, 58/9, 62, 63. maddeleri ve 3713 sayılı Kanunun 5/1. ve 7. maddeleri.
16. Ceza Dairesi         2019/9071 E.  ,  2020/3719 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Ceza Dairesi
    Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma
    Hüküm :TCK"nın 314/2, 53, 58/9, 62, 63. maddeleri ve 3713 sayılı Kanunun 5/1. maddeleri uyarınca hükmedilen hapis cezasına ilişkin istinaf başvurusunun esastan reddi


    Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
    Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
    Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
    Hükmedilen cezanın süresine göre koşulları bulunmadığından sanık müdafiinin duruşmalı inceleme isteminin CMK’nın 299. maddesi gereğince REDDİNE,
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
    Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımın kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık ve müdafiinin temyiz dilekçelerinde ileri sürdükleri nedenler yerinde görülmediğinden temyiz isteminin CMK’nın 302/1. maddesi gereğince esastan reddine, ancak;
    Hüküm fıkrasının birinci maddesinde atıf maddesi olarak silahlı terör örgütlerine uygulama imkanı bulunmayan 3713 sayılı Kanunun 7. maddesinin gösterilmesi,
    Kanuna aykırı olup, hükmün bu nedenle BOZULMASINA, ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususun CMK"nın 303/1-c maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, temel cezanın tayin edildiği hüküm fıkrasındaki “3713 sayılı yasa 7. maddesi yollaması ile” ibaresinin çıkarılarak sair yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304. maddesi uyarınca dosyanın Nevşehir 2.Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 4.Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 07.09.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.