13. Hukuk Dairesi Esas No: 2013/10953 Karar No: 2013/22542 Karar Tarihi: 23.09.2013
Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2013/10953 Esas 2013/22542 Karar Sayılı İlamı
13. Hukuk Dairesi 2013/10953 E. , 2013/22542 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalılar avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
K A R A R Davacı vekili, müvekkilinin alacaklı, davalıların muris... Sözeri"nin borçlusu olduğu 14.05.2009 tarihli murisin imzasını içerir yazılı belgeye dayalı olarak, davalıların ödeme yapmaması nedeniyle icra takibine geçildiğini belirterek davalıların icra takibine yaptığı itirazın iptali ile takibin devamına ve icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalılar, davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece iddia, savunma, toplanan deliller ve Adli Tıp raporuna göre senetteki imzanın davalıların murisi Aziz Erdal Sözeri"n eli ürünü olduğunun tespit edildiği, senet bedelinin ödendiğine dair davalılar tarafından herhangi bir belgenin dosyaya sunulmadığı, davacının usulüne uygun yemini de eda ettiği gerekçesiyle davanın kabulüne, davalılar tarafından icra takibine yapılan itirazın iptaline, takibin devamına, takibe konu alacağın % 40"ı oranında icra inkar tazminatının davalılardan tahsili ile davacıya ödenmesine karar verilmiş, hüküm davalılardan ... vekili ve ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalılar vekillerinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir 2-İİK.nun 67/3. maddesine göre, itirazın iptali davasının kabulü halinde, itiraz eden mirasçı ise inkar tazminatına hükmolunmasının zorunlu koşulu, itirazın kötü niyetle yapıldığının kanıtlanmasıdır. Davacı tarafça davalıların itirazlarında kötü niyetli oldukları ileri sürülmediği gibi somut olayın özelliğine göre de asıl borç davalıların kendi eylemlerinden doğan bir işleme dayalı bulunmadığından itirazın kötü niyetli yapıldığı da kabul edilemez. Mahkemece bu yönler gözetilerek icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmesi gerekirken, kabulüne hükmedilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir. Ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden kararın düzeltilerek onanması HUMK.nun 438/7 maddesi hükmü gereğidir. SONUÇ: Yukarıda birinci bentte gösterilen nedenlerle davalıların sair temyiz itirazlarının reddine, ikinci bentte gösterilen nedenlerle temyiz olunan kararın hüküm fıkrasının birinci bendindeki “ 20.000 TL alacağın %40"ı olan 8.000 TL icra inkar tazminatının davalılardan alınıp davacıya verilmesine " sözlerinin hükümden çıkarılarak hükmün düzeltilmiş bu hali ile ONANMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, 23.09.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.