17. Hukuk Dairesi 2019/13 E. , 2020/3325 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili; davacının 16 yıl önce davalı ... şirketi ile imzalamış bulunduğu poliçe ile kendisi ve ailesini sağlık güvencesine aldığını, bilahere 22/11/2000 tarihinde, doğan ikinci kez ...’yı da poliçeye dahil ettiğini, ancak ...’nın 2010 yıllarında rahatsızlanması üzerine operasyon ihtiyacı doğduğunu, bu nedenle 12/01/2015 tarihinde... hastanesinde ameliyat olduğunu, hastaneye bu ameliyat nedeni ile 130.000,00 TL ödendiğini, 06/02/2015 tarihindeki ihtarname ile masrafların talep edilmesine karşın yanıt alamadığını, kızının hastalığının sigorta genel şartlarına göre kapsam dışı olmadığını, poliçe özel şartlarında belirtilen teminat dışı olarak düzenlenen cümlelerin ise sade vatandaş tarafından anlaşılabilir olmadığın, bu durumun da Sigortacılık Kanunun 11. maddesi ile Tüketicinin korunması hakkında kanunun 4. ve 5. maddelerine ifade ile kızının ameliyatı için ilgili hastaneye ödemiş bulunduğu 130.000,00 TL"nin 21/01/2015 tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı ... vekili; davacının kızının hastalığının teminat kapsamında olmadığını beyan ile davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, toplanan delillere göre; davanın kabulü ile 130.000,00 TL"nin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan alınıp davacıya ödenmesine, karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde, dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava, limitsiz sağlık sigorta sözleşmesine dayalı alacak istemine ilişkindir.
Mahkemece sözleşme mahiyetindeki poliçenin 13. maddesi gereğince sözleşmenin teminat dışı kalan haller başlıklı kısmının 6502 sayılı yasaya uygun olarak düzenlenmediği, yanıltıcı başlık kullanıldığı gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmişse de varılan sonuç dosya kapsamına uygun düşmemektedir.
Şöyle ki; somut uyuşmazlıkta, davacı tarafından 1999 dan beri söz konusu sigortanın yaptırıldığı, 2000 yılında da kızı ...’nın da sigortaya dahil edildiği, sigortanın her yıl yenilendiği, primlerin aksatılmadan ödendiği, sigorta tarafından da ömür boyu yenileme güvencesinin verildiği, 2010 yılında davacının kızının rahatsızlandığı ve 2015 yılında ameliyat olduğu, söz konusu ameliyat masraflarının davalı tarafından ödenmediği belirtilmiştir. Davalı vekili de davacının kızı ...’nın rahatsızlığının teminat kapsamında olmadığını beyan etmiştir.
Davacının 1999 yılından günümüze kadar her yıl yenilenen poliçelere herhangi bir itirazının bulunmadığı, Türk Ticaret Kanunun yürürlüğe girmesinden sonra düzenlenen poliçeler için de herhangi bir itirazın olmadığı (T.T.K."nun 1423 md.) dosya içindeki bilgi ve belgelerden anlaşılmaktadır.
Mahkemece söz konusu poliçelere itiraz etmeyen davacı yönünden de müterafik kusur bulunup bulunmadığı, poliçe teminat bedelinden indirim yapılıp yapılmayacağı, yasal düzenlemeler ve poliçe hükümleri de tartışılmaksızın yazılı olduğu şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 10/06/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.