Abaküs Yazılım
5. Hukuk Dairesi
Esas No: 2020/10673
Karar No: 2021/6187
Karar Tarihi: 22.04.2021

Yargıtay 5. Hukuk Dairesi 2020/10673 Esas 2021/6187 Karar Sayılı İlamı

5. Hukuk Dairesi         2020/10673 E.  ,  2021/6187 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili ve ecrimisil istemine, birleştirilen dava ise, Kamulaştırma Kanununun 17. maddesi uyarınca tapu iptal ve tescili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Asıl davanın kısmen kabulüne, birleştirilen davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi, taraf vekillerince verilen dilekçeler ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
    - K A R A R -
    Dava, kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili ve ecrimisil istemine, birleştirilen dava ise, Kamulaştırma Kanununun 17. maddesi uyarınca tapu iptal ve tescili istemine ilişkindir.
    Mahkemece, uyulan bozma kararı gereğince inceleme ve işlem yapılarak asıl davanın kısmen kabulüne, birleştirilen davanın kabulüne dair hüküm kurulmuş; karar, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
    Dosyadaki bilgi ve belgelere göre; bozma ilamına uyularak yapılan inceleme sonucunda 1064 ada 84 ve 86 parseller, 1069 ada 3 parsel, 1070 ada 77, 81, 84, 86, 87 ve 98 parseller yönünden davanın kabulüne karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.
    Bu nedenle taraf vekillerinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak;
    1-) Yapılan incelemede; kadastro tespitinden önce dava konusu taşınmazların Ceyhan Cevdetiye Sol Sahil Sulama Kanaleti ve Drenajı Projesi kapsamında kamulaştırma işlemlerinin yapıldığı, 1064 ada 49 parsel ile 1070 ada 100 parsele ilişkin kamulaştırma evraklarının tebliği için çıkartılan noter tebligatlarının sırasıyla 26.05.1981 ve 21.08.1980 tarihlerinde davacıya bizzat tebliğ edildiği, bu tarihlerden sonra yapılan kadastro çalışmaları sonucunda dava konusu taşınmazların davacı ... adına tespit gördüğü, dava konusu 1064 ada 49 parsele ilişkin kadastro çalışmaları sırasında kanalın Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğüne ait olduğuna dair beyanlar hanesine şerh düşürüldüğü ve bu şerhlerin tapuya işlendiği, itiraz edilmeyen kadastro tutanaklarının 17.10.1988 tarihinde kesinleştiği anlaşılmaktadır.
    Bu kapsamda; öncelikle dava konusu 1064 ada 49 parsele ilişkin kadastro çalışmaları sırasında kanalın Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğüne ait olduğuna dair beyanlar hanesine şerh düşürüldüğü ve bu şerhlerin tapuya işlendiği belirlenmişse de, söz konusu şerhin muhdesata ilişkin olduğu ve bu parsellerde davacı adına tespit edilen mülkiyet hakkını ortadan kaldırmadığı gibi, 3402 sayılı Kadastro Kanununun 12/3 maddesindeki "bu tutanaklarda belirtilen haklara, sınırlandırma ve tespitlere ait tutanakların kesinleştiği tarihten itibaren 10 yıl geçtikten sonra kadastrodan önceki hukuki sebeplere dayanarak itiraz olunamaz ve dava açılamaz" hükmü nazara alındığında, dava konusu taşınmazların kadastro tespitinin 17.10.1988 tarihinde kesinleştiği, daha önce kamulaştırma yapılmış olsa bile davalı idarece 10 yıllık hak düşürücü süre içerisinde tapu iptal ve tescil davasının açıldığına dair dosyada bilgi ve belge bulunmadığı da gözetildiğinde, 28.07.2020 tarih ve 31199 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 7251 sayılı Kanunun 18.maddesi ile HMK"nın 177. maddesine eklenen 2. fıkrası uyarınca bozmadan sonra ıslah yapılamaz kuralı uygulanmaksızın asıl davada 1064 ada 49 parsel ve 1070 ada 100 parsel yönlerinden de davanın kabulüne ve birleşen davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde asıl davanın kısmen kabulüne, birleşen davanın kabulüne karar verilmesi,
    2-) Dava konusu 1069 ada 3 parsel sayılı taşınmazda davacının toplam 144/3840 oranında pay sahibi olduğu gözetilmeden, hükme esas alınan 11.10.2019 havale tarihli bilirkişi raporunda 288/3840 pay üzerinden hesaplama yapılması,
    Doğru görülmemiştir.
    Mahkeme kararının açıklanan nedenle taraf vekillerinin temyiz itirazları doğrultusunda HUMK"un 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, davacıdan peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 22/04/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.



















    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi