Yargıtay 5. Hukuk Dairesi 2012/26516 Esas 2013/4042 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
5. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/26516
Karar No: 2013/4042
Karar Tarihi: 11.03.2013

Yargıtay 5. Hukuk Dairesi 2012/26516 Esas 2013/4042 Karar Sayılı İlamı

5. Hukuk Dairesi         2012/26516 E.  ,  2013/4042 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Mahkemenin görevsizliğine dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi davacı vekili yönünden verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup iş anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
    - K A R A R –
    Dava, kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkindir.
    Mahkemece, idari yargının görevli olduğundan bahisle dava dilekçesinin görev yönünden reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekilince temyiz edilmiştir.
    Dava konusu taşınmazın 1997 yılında kesinleşen 1/1000 ölçekli imar planında sağlık tesisi alanı olarak ayrıldığı, ancak o tarihten sonra, taşınmazın amacına uygun olarak imar programlarına alınmadığı ve kamulaştırılmayarak mal sahiplerinin mülkiyet hakkının süresi belirsiz şekilde kısıtlandığı dosya kapsamı ile sabittir.
    Öte yandan; 1997 yılından beri imar planında sağlık tesis alanı olarak ayrılmış bulunan dava konusu taşınmaz üzerinde, davacıların ileriye yönelik, inşaat yapma gibi kişisel tasarruflarda bulunma, rayiç değer üzerinden satma, kiralama, yararlı değişiklikler yapma gibi mülkiyet hakkının sahibine verdiği yetkileri kullanma hakkı kısıtlanarak Anayasanın 35. maddesi ile güvence altına alınan bu hakkın, kamu menfaatleri ile bireysel haklar arasındaki adil dengenin bozulmasına yol açacak şekilde kullanılamaz duruma getirildiği ve kamulaştırmasız el atma olgusunun gerçekleştiği anlaşılmıştır.
    Bu durumda; Yargıtay içtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun 16.05.1956 gün ve 1/6 sayılı kararı ile Hukuk Genel Kurulunun 15.12.2010 gün ve 2010/5-662/651 sayılı kararı da gözetilerek, davaya bakmanın Adli Yargının görevi dahilinde olduğu kabul edilip, işin esasına girilip sorumlu idare belirlenerek talep hakkında bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması,
    Doğru görülmemiştir.
    Davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U....nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine, temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 11.03.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.