22. Hukuk Dairesi 2015/6187 E. , 2015/10152 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA : Davacı, feshin geçersizliğine ve işe iadesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
İş sözleşmesinin geçerli ve haklı sebep olmadan davalı işveren tarafından feshedildiğini belirten davacı işçi, feshin geçersizliğine ve işe iadesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı işveren vekili, davacının şirket tarafından yapılan görev değişikliğini kabul etmediğini, iş şartlarında yapılan değişikliğin yönetim hakkı kapsamında kaldığından esaslı değişiklik sayılamayacağını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, davacının çalışma şartlarında yapılan değişikliğin esaslı değişiklik olduğu, çalışma şartlarındaki esaslı değişikliğin haklı olduğunun davalı şirket tarafından ispatlanamadığı gerekçesi ile davacının işe iadesine karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.
Gerekçe:
4857 sayılı İş Kanunu’nun 22. maddesi uyarınca, “İşveren, iş sözleşmesiyle veya iş sözleşmesinin eki niteliğindeki personel yönetmeliği ve benzeri kaynaklar ya da iş yeri uygulamasıyla oluşan çalışma koşullarında esaslı bir değişikliği ancak durumu işçiye yazılı olarak bildirmek suretiyle yapabilir. Bu şekle uygun olarak yapılmayan ve işçi tarafından altı işgünü içinde yazılı olarak kabul edilmeyen değişiklikler işçiyi bağlamaz. İşçi değişiklik önerisini bu süre içinde kabul etmezse, işveren değişikliğin geçerli bir sebebe dayandığını veya fesih için başka bir geçerli sebebinin bulunduğunu yazılı olarak açıklamak ve bildirim süresine uymak suretiyle iş sözleşmesini feshedebilir.” Bu maddeye dayanılarak yapılacak değişiklik feshinde; değişiklik ve fesih bildirimlerinin yazılı yapılması ve sebeplerinin de yazılı gösterilmesi geçerlilik şartıdır.
İşverenin vereceği talimatlarla, Anayasa ve kanunların emredici hükümleri ile toplu ve bireysel iş sözleşmeleri hükümlerine aykırı olmamak üzere, işin yürütümü ve işçilerin iş yerindeki davranışlarını düzenleyebilme hakkına yönetim hakkı denir. İş şartlarında değişiklik, işverenin yönetim hakkı ile doğrudan ilgilidir. İş şartlarındaki değişiklikler geçerli sebebe dayandığı takdirde, ayrıca iş şartlarında esaslı değişiklik yoksa veya işçi aleyhine bir durum oluşmuyor ise, işverenin yönetim hakkının sınırlandırılması gerekmez. İşveren, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 2. maddesi uyarınca, yönetim yetkisi kapsamındaki bu hakkını kullanırken, keyfi davranmamalı, iş yeri değişikliği ile ilgili işletmesel kararı alırken dürüst olmalıdır.
İşverenin yönetim hakkı kapsamında kalan ve geçerli sebebe dayanan değişiklikler, çalışma şartlarının esaslı değişikliği olarak nitelendirilemez. Geçerli sebep, işçinin verimi ile davranışlarından ya da işyeri gereklerinden kaynaklanabilir.
İş yerinde iş şartlarında değişikliği gerektirmeyen çalıştırılma imkânı, değiştirilmiş iş şartları altında çalıştırılabileceği başka bir çalışma yerine nakilden önce uygulanması gereken tedbirdir. İşçinin iş şartlarının değiştirilmesi gerekmeden çalıştırılabileceği birden fazla çalışma yeri varsa, işveren bunlar arasından birini seçme hakkına sahiptir. İşverenin talimat verme hakkı kapsamında alternatif tedbirler arasında iş şartlarında ve sözleşme değişikliğine sebep olmayacak şekilde bir tedbir imkanı var ise ve bu kapsamda bir çalışma yerinde çalıştırabilecekse değişiklik feshine başvurulmaması gerekir.
Dosya içeriğine göre, davalı şirkette saha yönetimi mühendisi olarak çalışan davacının iş sözleşmesinin “Orta Anadolu 2 bölgesinde saha yönetimi uzman kadrosundaki eksiklik ve Orta Anadolu 1 bölgesinde saha yönetimi mühendis kadrosundaki kaynak çokluğu sebebiyle meydana gelen gereklilik neticesinde yeni görevinize ait bilgiler 21.01.2014"te tarafınıza tebliğ edilmiş olup, ücret yan haklar ve pozisyonunuzda herhangi bir değişiklik olmaksızın şirketçe tarafınıza bildirilen görev yeri değişikliğinizi kabul etmemenize ilişkin geçerli bir mazeret gösterememiş olmanız, halen yeni görev yerinizde işe başlamamış olmanız ve tarafınıza verilen görevleri yapmamakta ısrar etmeniz sebebiyle iş kanunu 25/2-h maddesindeki “işçinin yapmakla ödevli bulunduğu görevleri kendisine hatırlatıldığı halde yapmamakta ısrar etmesi” ve 25/2-e maddesindeki “işçinin doğruluk ve bağlılığa uymayan davranışlarda bulunması” şeklindeki düzenlemeler uyarınca iş sözleşmeniz 03.03.2014 tarihi itibariyle haklı nedenle feshedilmiştir” denilerek feshedildiği anlaşılmaktadır. Davacıya 01.02.2014 tarihli yazı ile, 01.02.104 tarihi itibariyle geçerli olmak üzere ücret ve yan haklarda değişiklik olmayacak şekilde Orta Anadolu-2 bölge saha yönetim mühendisi olarak görevlendirildiği bildirilmiş, görev değişikliği mektubunun aslının teslim alındığı imzalandıktan sonra İnsan Kaynakları Grubu"na iletilmek üzere altı iş günü içinde yöneticiye teslim edilmesi gerektiği belirtilmiştir. Davacı görev değişikliği yazısını 20.01.2014 tarihinde tebellüğ etmiş, bu yazıya istinaden Noterliği"nin 28.01.2014 tarih ve yevmiye nolu yazısı ile çalışma şartlarındaki esaslı değişiklik niteliğindeki görevlendirmeyi kabul etmediğini belirtmiş, davalı şirket davacının söz konusu yazısına istinaden Beyoğlu 22. Noterliği"nin 07.02.2014 tarih ve 03014 yevmiye nolu yazısı ile 01.02.2014 tarihinde davacının yeni görev yerinde göreve başlamadığı ve bu hususta geçerli bir mazeret de sunmadığı, eski görev yerinde çalışmaya devam ettiği, buna ilişkin yazılı savunma verilmesi gerektiğini belirtmiş, davacı ise . Noterliği"nin 18.02.2014 tarih ve yevmiye nolu yazısı ile yapılan değişikliği açıkça kabul etmediğinden kendisini bağlamadığını, mevcut görev yerinde çalışmaya devam ettiğini bildirmiştir.
Mahkemece söz konusu görev değişikliğinin 4857 sayılı Kanun"un 22. maddesi gereğince çalışma şartlarında esaslı bir değişikliğe sebep olup olmadığı, görev değişikliğinin geçerli bir sebebe dayanıp dayanmadığı araştırılmamıştır. Bunların tespiti için uzman bir bilirkişiden rapor aldırılarak, sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik araştırma ve inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 16.03.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.