Esas No: 2021/253
Karar No: 2021/1569
Karar Tarihi: 23.03.2021
Danıştay 12. Daire 2021/253 Esas 2021/1569 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONİKİNCİ DAİRE
Esas No : 2021/253
Karar No : 2021/1569
TEMYİZ EDEN (DAVALI) : ... Başkanlığı
VEKİLİ : ...
KARŞI TARAF (DAVACI) : ...
VEKİLİ : Av. ...
İSTEMİN KONUSU : ... İdare Mahkemesinin ... tarih ve E: ..., K: ... sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Antalya İli, Döşemealtı İlçesi, ... Köyü, ... İmam-Hatibi olan davacının, Diyanet İşleri Başkanlığı Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliğinin 5/1-b maddesinde yer alan ortak niteliği kaybettiğinden bahisle, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 98/b. maddesi uyarınca görevinin sona erdirilmesine ilişkin ... tarih ve ... sayılı Diyanet İşleri Başkanlığı işleminin iptaline karar verilmesi istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Danıştay Onaltıncı Dairesi'nin (kapatılan) 07/06/2016 tarih ve E:2015/21682, K:2016/4290 sayılı bozma kararına uyularak verilen ... İdare Mahkemesinin temyize konu kararıyla; uyuşmazlıkta, davacının, Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'nden almış olduğu 2012 ve 2013 tarihli sağlık kurulu raporlarında, davacıya "bipolar duygulanım bozukluğu" tanısı konulduğu belirtilerek tedavi amacıyla uzun süre klonazepam isimli ilacı kullandığı, bu ilacın uyku hali, denge kaybı, sarhoşvari konuşma (disartri) gibi alkol intaksikasyonu belirtilerine benzeyen yan etkileri olabileceğinin belirtildiği, her ne kadar, yapılan soruşturma sonucunda muhakkik tarafından üzerine atılı fiili işlediğinin sabit görüldüğü belirtilmekte ise de, olay hakkında bilgisine başvurulan tanıkların bir kısmının "davacının alkol aldığını bizzat görmediklerini, ama sarhoş haldeyken gördükleri" şeklindeki beyanları, diğer bir kısmının ise yine "davacının alkol aldığını bizzat görmedim ama duydum" yönündeki ifadelerinden, davacının, dava konusu eylemi gerçekleştirmiş olduğu hususunun tereddüte yer bırakmayacak kesinlik ve açıklıkta ortaya konulamadığı; bu durumda, hakkında düzenlenen sağlık kurulu raporları ile olayın doğrudan tanığı olmayan ve duyuma dayalı bilgileri içeren tanık beyanları birlikte incelendiğinde, kullandığı ilacın belirtileri dışında davacının üzerine atılı fiili işlediğinin her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı somut bilgi ve belgeler ile ortaya konulamadığı kanaatine varıldığından, tesis edilen dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle anılan işlemin iptaline karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Davalı idare tarafından, davacı hakkında soruşturma açılmasına sebep olan davranışın, Diyanet İşleri Başkanlığı Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliğinin 5. maddesinde ortak nitelik olarak belirtilen ''itikat, ibadet, tavır ve hareketlerinin islam törelerine uygunluğunun çevresinde bilinir olmak'' şartınının kaybedilmesine sebep olduğu, 657 sayılı Kanunun 98/b. maddesi uyarınca tesis edilen işlemin hukuka uygun olduğu, imamlık görevini yürütmekle görevli bir kamu görevlisinin tutum ve davranışları ile yürüttüğü hizmete tamamen aykırı bir yaşayış içerisinde olmasının kamu görevinin ve kamu hizmetinin gerekleri açısından sakıncalı olacağı, dosyadaki eylemin sabit ve dava konusu işlemin hukuka uygun olduğu ileri sürülerek İdare Mahkemesi kararının bozulması istenilmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Davalı idarenin, temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmuştur.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ ...'İN DÜŞÜNCESİ: Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onikinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, dosya tekemmül ettiğinden yürütmenin durdurulması istemi hakkında ayrıca bir karar verilmeksizin işin gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 6545 sayılı Kanun ile değişik 50/4. maddesinde, Danıştayın bozma kararına uyulduğu takdirde, bu kararın temyiz incelemesinin bozma kararına uygunlukla sınırlı olarak yapılacağı hükmüne yer verilmiştir.
Temyizen incelenen kararda, İdare Mahkemesince bozma kararında belirtilen esaslara uyulduğu anlaşılmış olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Davalı idarenin temyiz isteminin reddine,
2. Dava konusu işlemin yukarıda özetlenen gerekçeyle iptali yolundaki temyize konu ... İdare Mahkemesinin ... tarih ve E: ..., K: ... sayılı kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4. Dosyanın anılan mahkemeye gönderilmesine,
5. 2577 sayılı Kanun'un (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin birinci fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren 15 (onbeş) gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 23/03/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.