Esas No: 2016/19511
Karar No: 2021/1809
Karar Tarihi: 23.03.2021
Danıştay 4. Daire 2016/19511 Esas 2021/1809 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
DÖRDÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2016/19511
Karar No : 2021/1809
TEMYİZ EDEN (DAVALI) : ... Vergi Dairesi Başkanlığı
(... Vergi Dairesi Müdürlüğü)
VEKİLİ : Av. ...
KARŞI TARAF (DAVACI) : ... Gıda ve İhtiyaç Maddeleri Pazarlama Dış Ticaret Limited Şirketi
VEKİLİ : Av. ...
İSTEMİN KONUSU : ... Vergi Mahkemesinin ... tarih ve E: ..., K: ... sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı adına, sahte fatura kullandığından bahisle vergi ziyaı cezalı olarak re'sen tarh edilen 2012/2,3,4 ve 10 dönemleri katma değer vergileri ile 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 353/1. maddesi uyarınca 2012/1-12 dönemi için kesilen özel usulsüzlük cezasının kaldırılması istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Vergi Mahkemesince verilen kararda; uyuşmazlık konusu dönemde davacıya fatura düzenleyen mükellef hakkında özellikle ortaklık yapısı değiştikten sonra yapılan tespitler ve dosyadaki tüm bilgi ve belgelerin değerlendirilmesinden, söz konusu mükellef tarafından düzenlenen faturaların sahte belge niteliğinde olduğu anlaşıldığından, anılan mükelleften alınan faturalarda yer alan katma değer vergisi indirimlerinin reddi suretiyle tarh edilen vergi ziyaı cezalı katma değer vergilerinde hukuka aykırılık, özel usulsüzlük cezası bakımından ise, cezayı gerektiren fiilin gerçekleştiği hususunda somut tespit bulunmadan kesilen özel usulsüzlük cezasında hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Belge almama fiilinin diğer taraf açısından belge vermeme fiilini oluşturduğu, kanunda her iki taraftan söze edilmesindeki amacının, bu işleme taraf olanların her ikisinin fiilinin de özel usulsüzlük cezasını gerektirdiğinin vurgulanması olup, bu nedenle belgenin alınmadığının saptandığında, belgeyi vermeyenin belirlenmemesi, belge almayan adına ceza kesilmesini engellemeyeceği, yani belge vermeyen ve almayanlardan yalnızca birinin tespiti bu kişi adına özel usulsüzlük cezasının kesilmesi için yeterli olacağı, cezanın kesilebilmesi için belgenin alınmadığı ve verilmediğinin her iki taraf nezdinde somut olarak tespiti yönünde kanuni bir şart bulunmadığı, mahkemenin aradığı gibi alım satım anında tespit yapılmasının fiilen imkansız olduğu, kararın özel usulsüzlük cezasına ilişkin kısmının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmuştur.
TETKİK HÂKİMİ : ...
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Vergi Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dördüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE :
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Temyiz isteminin reddine,
2. Temyize konu ... Vergi Mahkemesinin ... tarih ve E: ..., K: ... sayılı kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4. Dosyanın anılan Vergi Mahkemesine gönderilmesine,
5. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren onbeş (15) gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 23/03/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.