Beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun nitelikli cinsel istismarı - kişiyi hürriyetinden yoksun kılma - müstehcenlik - Yargıtay 14. Ceza Dairesi 2016/11388 Esas 2020/4736 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
14. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/11388
Karar No: 2020/4736
Karar Tarihi: 05.11.2020

Beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun nitelikli cinsel istismarı - kişiyi hürriyetinden yoksun kılma - müstehcenlik - Yargıtay 14. Ceza Dairesi 2016/11388 Esas 2020/4736 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme, sanığın çocuğa karşı beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde nitelikli cinsel istismar ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarından mahkum edildiğini belirtti. Ayrıca, sanığın özel hayatın gizliliğini ihlal suçu da işlediği ancak bu suçun tayininde yanılgıya düşülerek hüküm verildiği anlaşıldı. Sanığın mağdurenin çıplak görüntülerini cep telefonuyla çekerek hafıza kartına kaydetmesi müstehcenlik suçu kapsamında değerlendirildi. Kanuna aykırılık sebebiyle hüküm bozuldu. Kararda, Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanunun 20/2. maddesi ile 5271 sayılı CMK'nın 237/2. maddesi hakkında bilgi verildi.
14. Ceza Dairesi         2016/11388 E.  ,  2020/4736 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun nitelikli cinsel istismarı, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma, müstehcenlik
    HÜKÜM : Müstehcenlik eylemi özel hayatın gizliliğini ihlal kabul edilerek bu suç ile beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde nitelikli cinsel saldırı ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarından mahkumiyet

    İlk derece mahkemesince verilen kısmen re"sen de temyize tabi hükümler temyiz edilmekle, başvurunun muhtevası ve inceleme tarihine kadar getirilen kanuni düzenlemeler nazara alınarak dosya tetkik edildi, gereği görüşüldü:
    Bakanlık vekilinin temyiz isteminin incelenmesinde;
    6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanunun 20/2. maddesi uyarınca davaya katılma hakkı bulunan Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığına yokluğunda yapılan yargılamaya ilişkin olarak mahkemelerce re"sen ihbarda bulunulmasının zorunlu olup olmadığı hususunda Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunca yapılan toplantı sonucunda verilen 13.12.2019 gün ve 2019/6 Esas, 2019/7 sayılı içtihadı birleştirme kararı ile Bakanlığa bildirimde bulunulmasının zorunlu olmadığının kabul edilmesi ve 5271 sayılı CMK"nın 237/2. maddesine göre kanun yolu muhakemesinde davaya katılma talebinde bulunulamayacağının anlaşılması karşısında, Bakanlık vekilinin davaya katılma ve hükmü temyize hakkı bulunmadığından, vaki temyiz isteminin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK"nın 317. maddesi gereğince REDDİNE,
    Sanık hakkında beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun nitelikli cinsel istismarı ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarından kurulan hükümlerin incelenmesinde;
    Muhakeme safahatını yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, iddia ve savunma ile tüm delillerin eksiksiz olarak kararda gösterildiği, hükmedilen cezaların nevi ve miktarları itibarıyla kanuni sınırlar içinde tayin edildiği anlaşıldığından, sanık müdafisinin yerinde görülmeyen temyiz talebinin reddiyle kısmen re"sen de temyize tabi hükümlerin ONANMASINA,
    Sanık hakkında özel hayatın gizliliğini ihlal suçundan kurulan hükmün temyiz incelemesine gelince;
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma ile kavuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
    Ancak;
    Sanığın, olay tarihinde on üç yaşındaki mağdurenin çıplak görüntülerini cep telefonuyla çekerek hafıza kartına kaydetmesi şeklinde gerçekleşen eyleminin 5237 sayılı TCK"nın 226/3-c.1. maddesinde düzenlenen müstehcenlik suçunu oluşturduğu gözetilmeden suç vasfının tayininde yanılgıya düşülerek aynı Kanunun 134/1. maddesi ile mahkumiyet kararı verilmesi,
    Kanuna aykırı, sanık müdafisinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, ceza miktarı itibarıyla kazanılmış hakkı saklı kalmak kaydıyla hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK"nın 321 ve 326. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, 05.11.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.






    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.