Yargıtay 7. Hukuk Dairesi 2016/11365 Esas 2016/8228 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
7. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/11365
Karar No: 2016/8228
Karar Tarihi: 13.04.2016

Yargıtay 7. Hukuk Dairesi 2016/11365 Esas 2016/8228 Karar Sayılı İlamı

Özet:

İş Mahkemesi'nde görülen bir davada, davacı emeklilik nedeniyle iş aktini feshettiğini ileri sürerek kıdem tazminatı, fazla mesai alacağı, son aya ait ücret alacağı ve yıllık izin ücreti alacağı istemiş, davalı ise davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Ancak kıdem tazminatı ile ilgili faiz başlangıcının fesih tarihi yerine, dava tarihi olarak belirlenmesi gerektiği gerekçesiyle karar davalı tarafından temyiz edilmiştir. Yargıtay da kararı inceleyerek, hüküm fıkrasındaki rakam ve sözcüklerde değişikliğe gidilmesi ve kararın düzeltilerek onanması gerektiğine karar vermiştir. Kararda anılan kanun maddeleri ise 4857 sayılı İş Kanunu'nun 120. maddesi yollamasıyla, halen yürürlükte bulunan 1475 sayılı Yasanın 14. maddesinin 11. fıkrasıdır ve kıdem tazminatının gününde ödenmemesi durumunda mevduata uygulanan en yüksek faize karar verilmesini ve faiz başlangıcının fesih tarihi olmasını belirtmektedir.
7. Hukuk Dairesi         2016/11365 E.  ,  2016/8228 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :İş Mahkemesi
    Dava Türü : Alacak


    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtay"ca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dosya incelendi, gereği görüşüldü:
    1- Dosyadaki yazılara, hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayandığı maddi delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine,
    2-Davacı, emeklilik nedeni ile iş aktini feshettiğini ileri sürerek kıdem tazminatı ile fazla mesai alacağı, son aya ait ücret alacağı ve yıllık izin ücreti alacağının tahsilini istemiştir.
    Davalı davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
    Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    4857 sayılı İş Kanunu"nun 120 nci maddesi yollamasıyla, halen yürürlükte bulunan 1475 sayılı Yasanın 14 üncü maddesinin on birinci fıkrası hükmüne göre, kıdem tazminatının gününde ödenmemesi durumunda mevduata uygulanan en yüksek faize karar verilmelidir. Faiz başlangıcı fesih tarihi olmalıdır. İş sözleşmesinin ölüm ya da diğer nedenlerle son bulması faiz başlangıcını değiştirmez. Ancak, yaşlılık, malullük aylığı ya da toptan ödeme almak için işyerinden ayrılma halinde, işçinin bağlı bulunduğu kurum ya da sandığa başvurduğunu ve yaşlılık aylığı bağlandığını belgelemesi şarttır. Bu halde faiz başlangıcı da anılan belgenin işverene verildiği tarihtir. Yaşlılık aylığı bağlandığına ilişkin belge işverene bildirilmemişse, işverence kıdem tazminatı olarak ilk taksitin ödendiği tarih bakiye kıdem tazminatı için faiz başlangıcı sayılmalıdır. Böyle bir taksit ödemesi de olmadığı durumlarda faiz başlangıcı, davanın açıldığı ya da icra takibinin yapıldığı tarihtir.
    Somut olayda davacının emekliliğe ilişkin belgeyi davalıya sunduğuna ilişkin bir delil dosya arasında bulunmamaktadır. Buna göre mahkemece, kıdem tazminatı için faizin dava tarihinden itibaren başlatılması gerekirken fesih tarihinden itibaren başlatılması hatalı olmuştur. Ancak bu yanlışlık yeniden yargılamayı gerektirmediğinden karar bozulmamalı, düzeltilerek onanmalıdır.
    SONUÇ: Temyiz olunan kararın hüküm fıkrasının (a) numaralı bendin de yazılı olan "kıdem tazminatının iş sözleşmesinin fesih tarihi olan 02/09/2012 tarihinden" rakam ve sözcüklerinin çıkarılmasına, yerine "kıdem tazminatının dava tarihi olan 11/01/2013 tarihinden" rakam ve sözcüklerinin yazılmasına, hükmün düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde davalıya iadesine, 13/04/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.








    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.