6. Hukuk Dairesi Esas No: 2009/9619 Karar No: 2010/836
Yargıtay 6. Hukuk Dairesi 2009/9619 Esas 2010/836 Karar Sayılı İlamı
(Kapatılan) 6. Hukuk Dairesi 2009/9619 E. , 2010/836 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı paydaşlığın giderilmesi davasına dair karar davalı ... temsilcisi tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, ... parsel No’lu taşınmazın paydaşlığının giderilmesine ilişkindir. Mahkemece taşınmazın satışı suretiyle paydaşlığın giderilmesine karar verilmesi üzerine hüküm davalı ... temsilcisi tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosya kapsamına,toplanan delillere, mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verilmiş olmasına, takdirde de bir isabetsizlik bulunmamasına ve dava konusu edilen taşınmazın aynen bölünmesine belediye encümenince onay verilmemesi nedeniyle satışı suretiyle paydaşlığın giderilmesine karar verilmesinde, taşınmaz üzerindeki bütünleyici parçaların aidiyeti konusunda 19.12.2008 tarihli oturumda ittifak sağlandığından davacı yararına oran kurulmasında bir usulsüzlük olmamasına, taşınmaza satış aşamasında yeniden değer takdir edilebileceğine göre temyiz eden davalı ... temsilcisinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir. 2-Davalı ... temsilcisinin vekalet ücretine ilişkin temyiz itirazlarına gelince; Davacı vekili, dava dilekçesinde, dava konusu edilen ... parsel No’lu taşınmaza tarafların birlikte malik olduklarını, taşınmazın anlaşma yolu ile aynen bölünmesi ya da satışının mümkün olmadığını, taşınmazın alanı ve niteliği itibariyle de aynen bölünemeyeceğini belirterek, taşınmazın satışı suretiyle paydaşlığın giderilmesini talep etmiştir. Davalı ... temsilcisi, öncelikle taşınmazın aynen bölünmesini istediklerini, mümkün olmaması halinde satışa esas olacak şekilde taşınmazın gerçek değerinin belirlenmesini savunmuştur. Paydaşlığın giderilmesi davaları, paylı ve elbirliği halinde mülkiyet hükümlerine tabi mallarda ortaklar ya da paydaşlar arasındaki hukuki ilişkiyi sona erdiren, birlikte mülkiyetten ferdi mülkiyete geçmeyi sağlayan, iki taraflı ve taraflar için benzer sonuçlar doğuran davalardır. Davanın bu niteliği nedeniyle sonuçta kazanan ya da kaybeden taraftan söz edilemeyeceğinden yargılama giderleri ve vekalet ücretinin taraflara payları oranında yükletilmesi gerekir. Olayımıza gelince; dava konusu edilen ... parsel No’lu susuz tarla niteliğindeki taşınmazın paydaşlığının giderilmesi için açılan davada, davacı kendisini vekille temsil ettirdiğine göre mahkemece taşınmazın satışına karar verilirken yargılama giderleri ve vekalet ücretinin payları oranında paydaşlardan tahsili gerekirken,vekalet ücretinin tamamının davalıdan tahsiline karar verilmesi doğru değil ise de bu yanlışlığın düzeltilmesi için yeniden yargılama yapılmasına gerek görülmediğinden hüküm fıkrasından vekalet ücretine ilişkin kısmın çıkarılarak yerine “davada kendisini vekille temsil ettiren davacı yararına takdir edilen 500 TL maktu vekalet ücretinin payları oranında paydaşlardan alınmasına” ibaresi eklenerek hükmün bu düzeltilmiş şekliyle HMUK’nun 438/son maddesi gereğince ONANMASINA, 2.2.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.