Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :
Takip alacaklısı vekili tarafından, Nallıhan Asliye Hukuk Mahkemesinin 2005/44 E. 2008/33 K.sayılı ilamına dayanılarak 22.08.2008 tarihinde ilamlı takibe geçilmiş ve bu tarih itibarı ile  icra emri düzenlenmiştir. Bu ilama ilişkin olarak, takip borçlularından ......... A.Ş. Genel Müdürlüğü vekilince Ankara 11. İcra Mahkemesinde şikayette bulunulduğu, mahkemece, gecikme zammının kısmen iptaline ilişkin olarak şikayetin kabulüne karar verildiği, 14.04.2009 tarihli icra mahkemesi kararının ise aynı icra dosyasından infaza konularak, Ankara 11. İcra Mahkemesince belirlenen faiz miktarına göre yeni bir icra emri düzenlendiği anlaşılmaktadır.
Nallıhan Asliye Hukuk Mahkemesine ait 2005/44 E. 2008/33 K. sayılı dayanak ilamın ise Yargıtay 13. Hukuk Dairesince 8.4.2009  tarihinde husumete ve gecikme faizine yönelik olarak bozulduğu görülmektedir.
İİK.nun 40.maddesi gereğince bir ilam hükmünün bozulması icra işlemlerini olduğu yerde durdurur.8.4.2009 tarihinde dayanak ilam bozulduktan sonra, bu ilama ilişkin şikayet hakkında verilen 14.4.2009 tarihli Ankara 11. İcra Mahkemesi kararına dayanılarak yeniden icra emri düzenlenmesi işlemi usulsüz olup,  şikayetin kabulü yerine yazılı gerekçe ile reddine karar verilmesi isabetsizdir.
SONUÇ  : Borçlu Tedaş vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İ.İ.K. 366 ve H.U.M.K.’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 21.09.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.