Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/12491
Karar No: 2015/14713
Karar Tarihi: 14.09.2015

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2015/12491 Esas 2015/14713 Karar Sayılı İlamı

10. Hukuk Dairesi         2015/12491 E.  ,  2015/14713 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi : İş Mahkemesi

    Dava, hizmet tespit istemine ilişkindir.
    Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Hükmün, davacı vekili ve davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
    1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere ve hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre, davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi gerekir.
    2-Davalı kurum vekilinin temyiz itirazları yönünden;
    Dosya içerisindeki belgeler incelendiğinde; iş bu davanın davacı tarafın 2007 yılı ocak ayına ait 24 günlük hizmet süresinin 30 gün olarak düzeltilmesi istemine ilişkin olduğu görülmüştür.
    Davacının Resmî Gazete"de yayınlanan 12.05.2004 tarihli ortaklar kurulu kararı ile yapılan hisse devri ile şirket ortağı olarak ... hissedarı olduğunu ve bu tarihten itibaren de tüm çalışmasını bu şirkette sürdürdüğünü ve hizmet akdine bağlı çalıştığı, muhasebenin yaptığı muhasebeleştirme hatası sonucu ücretinin 24 gün üzerinden 450,00 TL olarak muhasebeleştirildiğini oysa ücret bordrolarında ise 30 gün üzerinden 562,00 TL olarak düzenlendiğini, davacının ..."nde işe başlama ve sigortalılık başlangıç tarihinin 01.01.2007 olarak tesbiti ile ücret bordrosunda yer alan 30 günlük çalışma üzerinden çalışması olduğunun tesbitine karar verilmesini talep ettiği, mahkemece davanın kabulü ile talep aşılarak davacının 01/01/2007-31/07/2007 tarihleri arasında ... "nde hizmet akti ile çalıştığının tespitine karar verildiği görülmüştür.
    01.04.1972 tarihinde yürürlüğe giren 1479 sayılı Kanunun sigortalı sayılanları düzenleyen 24. madde hükmü “...her hangi bir işverene hizmet akdi ile bağlı olmaksızın kendi ad ve hesabına bağımsız çalışanlardan, Limited Şirket ortaklarının ... sigortalısı” olacağını; aynı yasanın sigortalılığın bitişini düzenleyen 25 .madde hükmüne göre ise “Şirketle ilgisi kalmayanların, çalışmalarına son verdikleri veya ilgilerinin kesildiği tarihten itibaren ... sigortalılığının son bulacağını” düzenlemiştir. Öte yandan 506 sayılı Yasa"nın 3/I-K maddesi, herhangi bir işverene hizmet akdiyle bağlı olmaksızın kendi nam ve hesabına çalışanların, 506 sayılı Yasa kapsamında sigortalı sayılmayacağını düzenlemişse de, davacının ortağı olduğu limited şirketteki çalışmasının kendi nam ve hesabına çalışma olarak değerlendirilmesini 1479 sayılı Yasa"nın 24/d bendi öngörmektedir. 01.10.2008 tarihi itibarıyla yürürlüğe giren 5510 sayılı Yasa"nın 4. maddesinin 1. Fıkrasına göre de “…hizmet akdine bağlı olmaksızın kendi adına ve hesabına bağımsız çalışanlardan ; diğer şirket ve donatma iştiraklerinin tüm ortaklarının sigortalı sayılacağı”, aynı yasanın sigortalılığın başlangıcını düzenleyen 7. madde hükmüne göre ise “...kendi adına ve hesabına bağımsız çalışanlar” olarak nitelendirilen çalışanlardan Limited Şirket ortaklarının ticaret sicil memurluklarınca tescil edildikleri tarihten itibaren sigortalı sayılacağı; sigortalılığın sona ermesini düzenleyen aynı yasanın 9.madde hükmüne göre de, limited şirket ortaklarından hisselerinin tamamını devreden sigortalıların, hisse devrinin yapılmasına ortaklar kurulunca karar verildiği tarih itibarıyla, sigortalılığın sona ereceği ve yine aynı Kanunun 53. maddesinin 1. fıkrasında, sigortalının, 4. maddenin 1. fıkrasının (a), (b) ve (c) bentlerinde yer alan sigortalılık hallerinden birden fazlasına aynı anda tabi olmasını gerektirecek şekilde çalışması halinde; öncelikle aynı maddenin 1. fıkrasının (c) bendi kapsamında, (c) bendi kapsamında çalışması yoksa ilk önce başlayan sigortalılık ilişkisi esas alınarak sigortalı sayılacağı öngörülmüş, anılan fıkra daha sonra 6111 sayılı Kanunun 33. maddesi ile değişikliğe uğramıştır. 01.03.2011 günü yürürlüğe giren bu maddede, sigortalının 4. maddenin 1. fıkrasının (a) ve (b) bentlerinde yer alan sigortalılık statüleri ile (c) bendinde yer alan sigortalılık statüsüne aynı anda tabi olacak şekilde Kanun kapsamına girmesi halinde öncelikle aynı maddenin 1. fıkrasının (c) bendi kapsamında, (a) ve (b) bentlerinde yer alan sigortalılık statülerine tabi olacak şekilde Kanun kapsamına girmesi durumunda ise aynı maddenin 1. fıkrasının (a) bendi kapsamında sigortalı sayılacağı açıklanmış, 5510 sayılı Kanuna 6111 sayılı Kanunla eklenen geçici 33. maddede de, Kanunun 53. maddesinin 1. fıkrasında bu maddenin yürürlük tarihi itibarıyla yapılan değişikliklerin, bu değişikliklerin yürürlüğe girdiği tarihten öncesi için uygulanmayacağı belirtilmiştir. Aynı maddenin devamında "... 4 üncü maddenin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamında sayılanlar, kendilerine ait veya ortak oldukları işyerlerinden dolayı, 4"üncü maddenin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında sigortalı bildirilemezler düzenlemesine yer vermiştir. Dairemizin yerleşik görüşlerine göre de, kural olarak limited şirket ortakları az sayıda olmaları nedeniyle kendi işini yapan kimse konumunda oldukları için, 1479 sayılı Kanun/5510 sayılı Kanun 4/1-b ye tabi zorunlu sigortalı sayılırlar. Başka bir deyişle bunların ortağı oldukları limited şirketteki çalışmaları, hizmet akdine değil, vekalet akdine dayalıdır ve 506 sayılı Kanun/5510 sayılı Kanun 4/1-a kapsamında sigortalı olarak kabul edilmeleri mümkün değildir. Bu kuralın istisnası, limited şirket ortağı, başka işverenlere ait olan işyerlerinde hizmet akdine göre çalışmışsa, o taktirde 506 sayılı Kanun/5510 sayılı Kanun 4/1-a kapsamında sigortalı sayılabileceğidir.
    Ne var ki, davacının sigortalı olarak çalıştığı ... Şirketinde 25.05.2004 tarihi itibariyle 5000 paya karşılık 3 hissedardan biri olduğu, uyuşmazlık konusu dönemde 20000 hissenin 5000 pay karşılığının davacı adına kayıtlı olduğu, yıllar içerisindeki hisse devirleri sonucu şirketin sermayesinin tamamının davacı adına tescil edildiği görülmüştür.
    Yukarıdaki açıklamalar göz önüne alındığında; kural olarak limited şirket ortakları az sayıda olmaları nedeniyle kendi işini yapan kimse konumunda oldukları için, 1479 sayılı Kanun/5510 sayılı Kanun 4/b ye tabi zorunlu sigortalı sayılırlar. Başka bir deyişle bunların ortağı oldukları limited şirketteki çalışmaları, hizmet akdine değil, vekalet akdine dayalıdır ve 506 sayılı Kanun/5510 sayılı Kanun 4/a kapsamında sigortalı olarak kabul edilmeleri mümkün değildir. Davacının ... Şirketi"nin ortağı olduğu ve kendi şirketinde sigortalı olarak hizmet tespitini talep ettiği konusunda bir uyuşmazlık yoktur. Hal Böyle olunca mahkemece davanın reddine karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde karar verilmiş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
    O hâlde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 14.09.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi