Abaküs Yazılım
6. Hukuk Dairesi
Esas No: 2009/12362
Karar No: 2010/827

Yargıtay 6. Hukuk Dairesi 2009/12362 Esas 2010/827 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davanın konusu 193.500 TL kira alacağıdır. Davalı kiracı, sözleşmesinin bitimine bir ay kala yazılı olarak ihtarda bulunmamış olması halinde sözleşmenin bir yıl daha uzayacağına dair maddeye rağmen, sözleşmesini sonlandırmış ve kiralananı tahliye etmiştir. Mahkeme, davalı kiracının kira süresinin sona ermesinden önce kira sözleşmesini tek taraflı feshetmesi durumunda kural olarak kira süresinin sonuna kadar kira bedelinden sorumlu olduğunu kabul etmiştir. Ancak, davacı kiralayanın bu yerin yeniden kiralanması konusunda gayret göstermesi gerektiği belirtilerek, zararın artmasını önlemesi için kendisine düşen ödevi yapmak durumunda olduğu ifade edilmiştir. Bu nedenle mahkemece, taşınmazın yeniden kiraya verilmesine ilişkin bilirkişi raporunun yetersiz olduğu belirtilerek, yeniden bir inceleme yapılması gerektiği ifade edilmiştir. Kararda, Türk Borçlar Kanunu'nun kira sözleşmesinde kira süresinin uzatılmasına ilişkin hükümlerine atıfta bulunulmuştur.
(Kapatılan) 6. Hukuk Dairesi         2009/12362 E.  ,  2010/827 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı kira alacağı davasına dair kararın temyiz incelemesi duruşmalı olarak davacılar-davalı tarafından süresi içinde istenilmekle gün tayin edilerek taraflara gönderilen davetiyelerin tebliğ edilmesi üzerine belli günde davacılar vekili Av.... ve davalı vekili Av. ... geldi. Hazır bulunanların sözlü açıklaması dinlendikten sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
    Uyuşmazlık, 193.500 TL kira alacağının tahsiline ilişkindir. Mahkemece davanın kısmen kabulü ile 17.500 TL kira alacağının tahsiline karar verilmesi üzerine hüküm davacılar vekili ve davalı vekili tarafından ayrı ayrı temyiz edilmiştir.
    1- Dosya kapsamına, toplanan delillere, mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verilmiş olmasına, takdirde de bir isabetsizlik bulunmamasına göre temyiz eden davalı vekilinin tüm ve davacılar vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
    2-Davacı vekilinin kira alacağına ilişkin temyiz itirazlarına gelince ;
    Davacı vekili, dava dilekçesinde, davalının kiralananda 1.11.2006 başlangıç tarihli sözleşme ile aylık 16.125 TL bedelle kiracı olduğunu, 20.11.2007 tarihinde keşide ettiği ihtarname ile kiralananı 2.1.2008 tarihinde tahliye edeceğini bildirdiğini, müvekkillerinin ise cevabi ihtarnameleri ile sözleşme süresinin beş yıl olup sona erdirilebilmesi için sözleşme gereği sözleşme bitiminden bir ay önce yazılı bildirimde bulunulması gerektiğini belirttiklerini, buna rağmen kiralananın 2.1.2008 tarihinde tahliye edildiğini, halen de yeniden kiraya verilemediğini, bu durumda davalının sözleşme süresinden önce tahliye etmesi nedeniyle tüm zararlardan sorumlu olacağını belirterek, 1.1.2008 tarihinden itibaren bir yıllık kira bedeli 193.500 TL’nin davalıdan tahsilini talep etmiştir. Davalı vekili, davacıların talebinin haksız ve fahiş olduğunu, sözleşmeden kaynaklanan tazminat taleplerinin zamanaşımına uğradığını, henüz doğmamış kira bedellerinin istendiğini, oysa bu durumda istenebilecek kira parasının makul süre kirası olup bu konuda keşif ve bilirkişi incelemesi yapılması gerektiğini, davanın kabulüne karar verilmesi halinde davacılara kira sözleşmesi ile verilen 15.000 TL güvence parasının mahsubunu talep ettiklerini, davacının yüksek kira bedelleri istemesi nedeniyle taşınmazın yeniden kiraya verilememesinde davalının bir kusurunun bulunmadığını, davacıların zararın artmasına kendi eylemleri ile sebebiyet verdiklerini belirterek, davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
    Davada dayanılan ve hükme esas alınan 1.11.2006 başlangıç tarihli ve beş yıl süreli kira sözleşmesi konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmamaktadır. Sözleşmenin özel şartlar bölümü 9. maddesinde kira kontratının beş yıllık olup sözleşmenin sona ermesinden bir ay önce tarafların yazılı olarak ihtarda bulunmaması halinde sözleşmenin bir yıl daha uzamış ve yenilenmiş sayılacağı kararlaştırılmıştır. Bu şart geçerli olup tarafları bağlar. Söz konusu düzenleme ile davalı kiracıya kira süresinin sona ermesinden önce sözleşmeyi feshetme ve kiralananı tahliye etme yetkisi tanınmasına karşın davalı kiracı 20.11.2007 keşide ve 27.11.2007 tebliğ tarihli ihtarname ile kiralananı 2.1.2008 tarihinde tahliye edeceğini davacılara bildirmiş ve belirtilen tarihte tutanakla kiralananı kiralayanlara teslim etmiştir. Davalı kiracının kira süresi sona ermeden kira sözleşmesini tek taraflı feshederek kiralananı tahliye etmesi durumunda kural olarak kira süresinin sonuna kadar kira parasından sorumludur. Bununla birlikte davacı kiralayanın bu yerin yeniden kiralanması konusunda gayret göstermesi, böylece zararın artmasını önlemesi için kendisine düşen ödevi yapmak durumundadır. Bu durumda davacının zararı, tahliye tarihinden kiralananın aynı koşullarla yeniden kiraya verilebileceği tarihe kadar boş kaldığı süreye ilişkin kira parasından ibarettir. Mahkemece taşınmazın ne kadar sürede yeniden kiraya verilebileceği konusunda yaptırılan bilirkişi incelemesinde bilirkişiler 13.7.2009 tarihli raporlarında kiralananın bulunduğu bölgede taşınmazların emsal kiralarının 6-7.000 TL civarında olduğunu, emsal kiralar dikkate alınmadan talepte bulunulduğunu, davacıların da gazete ilanları ile en son aylık 6.600 TL bedelle taşınmazı kiralamak istediklerini belirterek, aylık 6.500 TL kira bedeli ile taşınmazın iki aylık sürede yeniden kiraya verilebileceği konusunda görüş bildirmişlerdir. Taraflar arasında görülen kira tespit davası ile aylık kira parası mahkeme kararı ile 1.11.2007 tarihinden itibaren 16.125 TL olarak tespit edilmiştir. Çevredeki taşınmazların kira paraları daha düşük olsa da yukarda açıklandığı üzere makul süre kirası saptanırken taşınmazın taraflar arasındaki sözleşmedeki aynı koşullar ve kira bedeli ile yeniden ne kadar sürede kiraya verilebileceğinin araştırılması gerekir. Taşınmazın daha düşük bedelle daha kısa sürede kiraya verilmesi doğal olmakla birlikte bu durum sözleşmeye uygun olmayıp süresinden önce tahliye sebebiyle davacı kiralayanların uğramış oldukları zararı karşılamaktan uzaktır. Bu durumda mahkemece aylık 16.125 TL kira bedeli üzerinden taşınmazın yeniden ne kadar sürede kiraya verilebileceği konusu araştırılıp gerekirse yeniden bilirkişi incelemesi yaptırılarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ve yetersiz bilirkişi raporuna dayanılarak yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmediğinden kararın bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ:Davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün yukarda (2) No’lu bentte yazılı nedenlerle BOZULMASINA ve Yargıtay duruşması için kendisini vekille temsil ettiren davacılar yararına takdir edilen 750 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacılara verilmesine, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 2.2.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi