12. Ceza Dairesi 2019/12450 E. , 2021/6738 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Taksirle yaralama
Hüküm : TCK"nın 89/4, 62/1-2, 51/1-8, 53/6, 53. maddelerine göre mahkumiyet
Taksirle yaralama suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafii ve katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Olay günü saat 12:00 sıralarında sürücü ..."ın sevk ve idaresindeki kamyonet ile meskun mahal dışında, iki yönlü ıslak zeminli asfalt kaplama yolda seyir halindeyken, olay mahalline geldiğinde kavşaklarda geçiş önceliğine uymayarak çıkış yaptığı sırada, aracının sağ yan kısımları ile kavşak mahallinde seyir halinde bulunan sanık sürücü ..."ın sevk ve idaresindeki otomobilin ön kısımları ile çarpışması neticesinde, sürücü ..."ın aracında yolcu olarak bulunan ve şikayeti devam etmekte olan katılan ..."ün vücudunda 2. derecede kemik kırığı oluşacak şekilde, katılan ..."ın ise, vücudunda 5. derecede kemik kırığı oluşacak şekilde yaralandıkları, kazanın meydana gelmesinde sanığın tali kusurlu olduğunun kabul ve tespit edildiği anlaşılarak yapılan incelemede;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre sanık müdafiinin kusur tepitine, beraat kararı verilmesi gerektiğine, kararın yanlış olduğuna; katılan vekilinin sanık hakkında erteleme kararı verilmesi yönündeki kararın bozulması talebine ilişkin temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1-Kendisini vekille temsil ettiren katılan ... lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
2-5237 sayılı TCK"nın 53/6. maddesinde, belli bir meslek veya sanatın ya da trafik düzeninin gerektirdiği dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırılık dolayısıyla işlenen taksirli suçtan mahkumiyet hâlinde, üç aydan az ve üç yıldan fazla olmamak üzere, bu meslek veya sanatın icrasının yasaklanmasına ya da sürücü belgesinin geri alınmasına karar verilebileceği düzenlendiği; sanığın sürücü belgesi bilgilerinin incelendiğinde, aynı belge numarası adı altında hem C sınıfı hem de A2 sınıfı sürücü belgesinin bulunduğu, sanık hakkında bu madde hükümlerinin uygulanmasına karar verilirken, yargılamaya konu kazayı idaresindeki otomobille yaptığı ve bu nedenle sanığın somut olaya konu taksirle yaralama suçu sebebiyle A2 sınıfı sürücü belgesinin geri alınamayacağı gözetilmeden, sanığa ait sürücü belgesinin sınıfı belirtilmeden ve ilgili madde hükmünün amacına aykırı şekilde geri alınmasına karar verilmesi,
3-5237 sayılı TCK"nın 53/1.maddesindeki hak yoksunluklarının taksirli suçlarda uygulanma olanağı bulunmadığı gözetilmeden, taksirle yaralama suçundan hüküm kurulurken anılan madde ile sanık hakkında hak yoksunluğuna hükmedilmesi;
4-CMK"nın 231/11. maddesinde hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair kararlarda denetim süresi içerisinde yeniden kasıtlı bir suç işlenmesi halinde hükmün açıklanacağının düzenlenmesi ve atılı suçun taksirli bir suç olması karşısında, sanığın adli sicil kaydında bulunan hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair kararına ihbarda bulunulamayacağının gözetilmemesi,
5-Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 05.03.2020 tarihli ve 2018/12-399 Esas-2020/154 Karar sayılı ilamında da vurgulandığı üzere, taksirli suçlar açısından temel cezanın belirlenmesinde TCK"nın 61/1. maddesinin (f) bendinde yer alan ""failin kasta dayalı kusurunun ağırlığı"" gerekçesine dayanılamayacağının gözetilmemesi;
6-Taksirle işlenen suçlarda iştirak hükümlerinin uygulanamayacağı gözetilerek, vekalet ücretinin sanıklar tarafından eşit şekilde ödenmesine karar verilmesi gerekirken, vekalet ücretinin müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesi ile yargılama giderinin sanıklardan neden oldukları oranda tahsiline karar verilmesi yerine müştereken ve müteselsilen sorumlu tutulmalarına karar verilmesi,
Kanuna aykırı olup, sanık müdafii ve katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu nedenlerle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, ancak yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu hususlarda aynı Kanunun 322. maddesi uyarınca karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden; hükmün (11) numaralı bendinin devamına, "Katılan ... kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca belirlenen 1.800 TL vekalet ücretinin sanıklardan eşit olarak alınarak katılan ..."e verilmesine" ibarelerinin eklenmesi, aynı bentte yer alan, "müştereken ve müteselsilen" ibaresinin hükümden çıkarılarak yerine "eşit olarak" ibaresinin eklenmesi, hükmün sürücü belgesinin geri alınmasına ilişkin (12) numaralı bendinde yer alan "Sanık ..."ın" ibaresinden sonra gelmek üzere, "C sınıfı sürücü belgesinin" ibaresinin eklenmesi, hükmün (9) ve (10) numaralı bentlerinin hükümden çıkarılması, hükmün (B1) bendinde yer alan, "sanığın kastının yoğunluğu" ibaresinin hükümden çıkarılması, hükmün yargılama giderlerine ilişkin (12) numaralı bendinde yer alan, "müştereken ve müteselsilen" ibaresinin hükümden çıkarılarak yerine "sebebiyet verdikleri oranda" ibaresinin yazılması ve hükümdeki diğer hususların aynen bırakılması suretiyle, sair yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün tebliğnamedeki isteme uygun olarak DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 11/10/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.