Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2019/3355
Karar No: 2020/3300
Karar Tarihi: 09.06.2020

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2019/3355 Esas 2020/3300 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2019/3355 E.  ,  2020/3300 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacılar vekili ile davalı ... Doğalgaz Dağıtım San ve Tic. A.Ş ve ... San. Tic. AŞ vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    -K A R A R-

    Davacılar vekili, davalı ..."in sevk ve idaresindei aracın müvekkillerinin murislerine çarparak ölümüne neden olduğunu, Asliye Ceza Mahkemesinde yapılan keşifte tanıkların kamyonun camında "... görevlisi" yazdığını, müteveffa ..."un davacılar ... ve ..."nin
    evladı, ..., ... ..."nın kardeşi olduğunu, büyük ölçüde elem ve ızdırap duyduklarını beyanla davacı ... için 100,00 TL manevi tazminatın şimdilik 1.000,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının, küçük Efe için 75,00 TL manevi tazminatın şimdilik 1.000,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınmasına, baba ... için 30.000,00 TL, anne... için 30.000,00 TL, kardeşlerden ... için 20.000,00 TL, ... için 20.000,00 TL, ... için 20.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müşereken ve müteselsilen alınarak davacılara verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı ... ve ... vekili, kazanın tamamıyla maktülün kusuru ile oluştuğunu, istenilen tazminat mikarlarının fahiş olduğunu beyanla, davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
    Davalı ... vekili, manevi tazminatın poliçe kapsamında olmadığını, müvekkili sigorta şirketince belirlenen maddi tazminatın davacılara ödendiğini, sigorta şirketinin kusur oranında ve poliçe kapsamında sorumlu olduğunu, davacının kaza tarihinden itibaren işletilecek faizin yerinde olmadığını beyanla, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı ... ... vekili, zamanaşımı definde bulunmuş, davanın araç maliki ile sürücüsüne karşı açılması gerektiğini, husumet itirazları olduğunu, müvekkil şirket ile davalılar ... ve ... arasında hiç bir ilişki olmadığını, ceza dosyasında da müvekkil şirketin taraf olmadığını beyanla, davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
    Mahkemece iddia, savunma, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davalı ... Doğal Gaz. Dağ. San. Tic. A.Ş, ... A.Ş ve ... Sigorta A.Ş yönünden (poliçe limitinde ödeme yapıldığından) maddi tazminat taleplerinin reddine, davalı ... ve ... yönünden maddi tazminat taleplerinin kabulü ile davacı ... ... için 22.659,66 TL destekten yoksun kalma tazminatının, davacı ... ..."e velayeten Burcu ... için 1.051,53 TL destekten yoksun kalma tazminatının olay tarihi 17.8.2011"den itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar ... ve ..."den müştereken ve müteselsilen alınarak davacı ... ..."e verilmesine, davalı ... Doğal Gaz. Dağ. San. Tic. A.Ş, ... A.Ş ve ... Sigorta A.Ş yönünden (poliçe kapsamında sorumluluğu olmadığından) manevi tazminat taleplerinin reddine, davalı ... ve ... yönünden manevi tazminat taleplerinin kısmen kabulü ile davacı ... ... için 15.000,00 TL manevi tazminatın, davacı ... ..."e velayeten Burcu ... için 15.000,00 TL manevi tazminatın, davacı ... için 10.000,00 TL manevi tazminatın, davacı ... için 10.000,00 TL manevi tazminatın, davacı ... ... için 10.000,00 TL manevi tazminatın, davacı ... için 10.000,00 TL manevi tazminatın, davacı ... için 10.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihi 17.8.2011"den itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar ... ve ..."den müştereken ve müteselsilen alınarak davacılara verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili ve davalılar ... ve ... Tic. AŞ vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1-1086 Sayılı HUMK"nun 388 ve 389. maddeleri ile 6100 Sayılı HMK"nun karşılık 297/1-2 maddeleri uyarınca, mahkeme kararında; hüküm sonucunun, taraflara yükletilen hak ve sorumlulukların şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde ayrı ayrı ve açıkça gösterilmesi gerektiği gibi, HUMK"nun 388/3. maddesi gereğince (HMK 297/c) hükmün gerekçesinde tarafların iddia ve savunmalarının özeti, anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususlar, çekişmeli konular hakkında toplanan deliller, delillerin tartışılması ve değerlendirilmesi, sabit görülen vakıalarla bunlardan çıkarılan sonuç ve hukuki sebeplerin gösterilmesi gerekir.
    Bununla birlikte, mahkemece davacı tarafından açılan davalar arasında hukuki ve fiili irtibat bulunması nedeniyle birleştirilmesine karar verilmiş ve buna göre hüküm kurulmuş ise de, 1086 sayılı HUMK"nun 45. maddesi ile 6100 sayılı HMK"nun karşılık 166. maddesi uyarınca, birleştirilen dava dosyaları bağımsızlıklarını koruyacağından her davada talepler ayrı ayrı değerlendirilerek hüküm kurulması, taraf taleplerinin değerlendirilmesi, kabul ve red gerekçelerinin açıklanması, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin her dava için ayrı ayrı belirlenmesi gerekir.
    Somut uyuşmazlıkta, karar başlığında birleşen davanın numarasının, taraflarının, asıl davadan ayrı olarak belirtilmediği, davalılardan ... olarak kararda ismi yazılı olan kişinin nüfus kaydındaki ve vekaletnamedeki ve UYAP sistemindeki adının ... olduğu, bu kişilerin aynı kişi olup olmadığının tespit edilmediği, asıl dava ve birleşen davada ayrı ayrı hüküm kurulmadığı gibi yargılama gideri ve vekalet ücretinin her dava için ayrı ayrı gösterilmediği, yine maddi ve manevi tazminat davaları yönünden vekalet ücretinin ayrı hesap edilmediği görülmüştür.
    Mahkemenin gerekçeli kararı ifade olunan sebeplerle, infazda tereddüt uyandıracak mahiyette olup, bu durum Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 294/3. (HMK"nun 297/II maddesi) maddesine aykırılık teşkil ettiğinden 10.4.1992 gün ve 1991/7 Esas-1992/4 Karar sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulu Kararı uyarınca; infazda tereddüt uyandırmayacak şekilde hüküm kurulmak üzere kararın bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
    2-Bozma ilamının kapsam ve şekline göre; davacılar vekili ile davalılar ... ve ... Tic. AŞ vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine bu aşamada gerek görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekili ile davalılar ... ve ... Tic. AŞ vekilinin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılar ile davalılar ... Doğazgaz Dağ. San. Tic. A.Ş ve ... Tic. ve San. A.Ş."ye geri verilmesine 09/06/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.






    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi