1. Hukuk Dairesi Esas No: 2009/1695 Karar No: 2009/3156 Karar Tarihi: 12.3.2009
Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2009/1695 Esas 2009/3156 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Ceyhan 2. Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından verilen bir karar sonrası yapılan temyizler sonucunda 1. Hukuk Dairesi'ne gelen dava, davalının görev itirazının kamu düzeni ile ilgili olduğunu belirtti. Mahallinde yapılan keşif sonucunda taşınmazın değeri saptandı ve belediyenin harçtan muaf olmadığı belirtildi. Ancak karar bozulurken yanlışlık olmadığı söylendi. Oysa davanın asıl isteği yolsuz tescil durumuna düşen imar parselinin sicil kayıtlarının iptali ve ihyasıydı. Mülkiyetle ilgili bir çekişmenin olmadığı sabit olduğundan davalı belediyenin aleyhine maktu vekalet ücretinin karara alınmasında bir isabetsizlik yoktu. Ancak davalı belediyeden maktu karar ve ilam harcı alınması gerektiği halde, harçtan sorumlu tutulmaması doğru değil. Bu nedenle karar düzeltme isteği üzerine yapılan incelemede bozma kararından söz edilen kısımlar çıkarıldı ve karar düzeltildi. Yerel mahkemenin 21.3.2008 tarihli kararı HUMK'nın 428. maddesi uyarınca bozuldu. Kararda geçen kanun maddeleri detaylı şekilde açıklanmamıştır.
Taraflar arasındaki davadan dolayı Ceyhan 2. Asliye Hukuk Hakimliğinden verilen 21.3.2008 gün ve 214-102 sayılı hükmün bozulmasına ilişkin olan 24.11.2008 gün ve 10733-12216 sayılı kararın düzeltilmesi süresinde davacı Hazine vekili tarafından istenilmiş olmakla, dosya incelendi gereği görüşülüp düşünüldü: -KARAR- Yerel mahkemece kurulan hükmün tarafların temyizi üzerine Dairece " davalının görev itirazının kamu düzeni ile ilgili olduğu gözetilerek, mahallinde keşif yapılarak taşınmazın değerinin saptanarak görev itirazının değerlendirilmesi ve belediyenin harçtan muaf olmadığı" belirtilip, " vekalet ücreti ve harcın keşfen belirlenecek değer üzerinden takdir ve tayini" gereğine değinilmek suretiyle bozulduğu anlaşılmaktır. Gerçektende görevle ilgili bozma kararı gerekçesinde maddi bir hata bulunmamaktadır. Oysa, davadaki istek, yolsuz tescil durumuna düşen imar parselinin sicil kayıtlarının iptali ile imar parselinin öncesini teşkil eden kadastral parselin geometrik ve hukuki durumunun ihyasına ilişkindir. Bu belirlemeye göre, taraflar arasında mülkiyetten kaynaklanan bir çekişmenin bulunmadığı sabittir.O halde, mahkemece davalı belediye aleyhine maktu vekalet ücretinin karar altına alınmış olmasında bir isabetsizlik yoktur. Ne var ki, davalı belediyeden maktu karar ve ilam harcı alınması gerektiği halde, harçtan sorumlu tutulmaması doğru değildir.Anılan hususlar, davacı Hazinenin karar düzeltme isteği üzerine yeniden yapılan incelemede anlaşıldığından, bu sebeple bozma kararının 2. sayfasında “O halde” sözüyle başlayan paragrafında “… belirtilen hususun gözardı edilmiş olması doğru olmadığı gibi” sözcüklerinden sonra gelen (… vekalet ücreti ve harcın da keşfen belirlenecek değer üzerinden karar altına alınmamış olması, ayrıca davanın niteliği gözetilerek A.A.Ü.T. hükümleri uyarınca nispi vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken maktu vekalet ücretine hükmedilmiş olması da doğru değildir) sözcüklerinin bozma kararından çıkartılmasına, bozma kararının bu şekilde düzeltilmesine,yerel mahkemenin 21.3.2008 gün ve 2006/214 esas, 2008/ 102 sayılı kararının yukarıda açıklanan nedenden ötürü HUMK"nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, Öte yandan,davalı belediyenin temyiz isteğinden kararın bozulmasından sonra feragat ettiği anlaşıldığından davalı belediyenin temyiz dilekçesinin de REDDİNE, 12.3.2009 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.