Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2012/13672 Esas 2013/391 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
14. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/13672
Karar No: 2013/391
Karar Tarihi: 15.01.2013

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2012/13672 Esas 2013/391 Karar Sayılı İlamı

14. Hukuk Dairesi         2012/13672 E.  ,  2013/391 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi

    Davacı tarafından, davalı aleyhine 09.05.2012 gününde verilen dilekçe ile tapu kaydında kimlik bilgilerinin düzeltilmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 07.08.2012 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı idare vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:

    _K A R A R_
    Davacı, dava konusu ... köyü, 656, 738, 1079, 1301 ve 1732 parsel numaralı taşınmazların tapu kaydında murisi babasının “... oğlu, ...” şeklinde yazılan kimlik bilgilerinin, “... oğlu, ...” olarak düzeltilmesini istemiştir.
    Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Hükmü, davalı idare vekili temyiz etmiştir.
    Taşınmazların, kadastro tespiti ya da tapuya tescili sırasında mülkiyet veya diğer hak sahiplerinin isim, soy isim, baba adı gibi kimlik bilgilerinin kayda eksik ya da hatalı işlenmesi, kayıt düzeltme davalarının kaynağını oluşturur. Bu nedenle de bu tür davalarla kimlik bilgileri düzeltilirken, taşınmaz malikinin değişmemesi, diğer bir anlatımla mülkiyet aktarımına neden olunmaması gerekir.
    Nüfus Müdürlüğünden, dava konusu taşınmazın tapu kaydında malik olarak görünen kişi ile aynı kimlik bilgilerine sahip bir başka kişi veya kişilerin nüfus kayıtlarının bulunup bulunmadığı araştırılmalı, mevcut ise bu kişi veya kişiler duruşmaya çağrılarak dava konusu taşınmazlarda mülkiyet hakkı iddiaları bulunup bulunmadığı kendilerinden sorulmalı, kaydı düzeltilecek kişilerin nüfus kayıtları, tapu kayıtları ve dayanakları ile bağlantı kurulacak şekilde incelenmelidir.
    Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş ise de yapılan araştırmalar ve toplanan deliller hüküm vermeye yeterli değildir.
    Somut olayda; tapu kayıtlarına göre malik görünen “... oğlu, ...” ın kimlik bilgileri ile ... merkez ve köylerinde nüfusa kayıtlı kişi veya kişilerin mevcut olup olmadığı nüfus müdürlüğünden sorulmamıştır. Mahkemece yapılan nüfus araştırması sonucunda, ... Nüfus Müdürlüğünün 25.05.2012 tarihli yazı cevabında “…... köyünde, ... isimli kişinin kaydına rastlanılmadığı” belirtilmiş olup bu şekildeki yetersiz ve eksik araştırmaya dayanılarak hüküm tesisi doğru değildir.
    Ayrıca dava konusu taşınmazların tapulama tespiti 27.01.1956 tarihinde kesinleşmiştir. Davacı tanıkları ...1979 ... ise 1969 doğumludur. Yaşları itibariyle taşınmazların kayıt malikini bilebilecek durumda olmadıklarından bu tanıkların yetersiz beyanlarına da itibar edilemez.
    Bu durumda mahkemece, nüfus müdürlüğünden, tapu kaydında malik görünen “... oğlu, ...”ın kimlik bilgileri ile Kalecik merkez ve köylerinde aynı kimlik bilgileri ile nüfusa kayıtlı kişi veya kişiler olup olmadığı sorulmalı, bu kimlik bilgilerine sahip kişiler tespit edildiği takdirde bu kişi veya kişiler duruşmaya çağrılarak dava konusu taşınmazlarda mülkiyet hakkı iddiaları bulunup bulunmadığı kendilerinden sorulmalıdır.
    Ayrıca taşınmazlar başında keşif yapılarak, kayıt malikini bilebilecek yaşta mahalli bilirkişiler ve tanıklar dinlenerek sonucuna göre bir karar verilmelidir.
    Eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmediğinden kararın bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı idare vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 15.01.2013 gününde oybirliği ile karar verildi.





    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.