Esas No: 2021/7102
Karar No: 2022/7124
Karar Tarihi: 07.04.2022
Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2021/7102 Esas 2022/7124 Karar Sayılı İlamı
7. Ceza Dairesi 2021/7102 E. , 2022/7124 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 5607 sayılı Yasaya muhalefet
HÜKÜM : Hükümlülük, müsadere, nakil aracın müsaderesine yer olmadığına
Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
Katılan ... İdaresi vekilinin temyiz talebinin suçta kullanılan nakil aracı ile sınırlı olduğu kabul edilerek sanığın ve katılan vekilinin temyiz taleplerine yönelik yapılan incelemede;
1) Suç tarihi ve ele geçen eşyanın niteliğine göre sanığın eyleminin 11/04/2013 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 6455 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasanın 3/11. maddesi kapsamında kaldığı, ancak suç tarihinden sonra ise 28/06/2014 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasanın 3/11-son cümle delaletiyle anılan Yasarım 3/5, 3/10. madde ve fıkraları kapsamında bulunduğu,
Hükümden sonra 15.04.2020 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Yasanın 61. maddesi ile 5607 sayılı Yasanın 3/22. maddesine eklenen "Eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezalar yarısına kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirilir." şeklindeki düzenlemenin sanık lehine hükümler içermesi, yine 7242 sayılı Yasanın 62. maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 5/2. maddesine eklenen fıkra uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği ve anılan madde uyarınca suça konu kaçak eşyanın gümrüklenmiş değerinin iki katı tutarındaki miktarın hüküm verilinceye kadar Devlet Hâzinesine ödenmesi halinde verilecek cezada indirim uygulanacağının hüküm altına alındığı gözetilerek,
Suç tarihinde yürürlükte olan 6455 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasanın 3/11. maddesi ile 6545 ve 7242 sayılı Yasalar ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 3/11. maddesinin yollamasıyla 3/5, 3/10, 3/22, 5/2. maddeleri somut olaya uygulanarak belirlenen sonuç cezalar karşılaştırılmak suretiyle sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri ile 5237 sayılı TCK’nun 7. maddesi ve 7242 sayılı Yasanın 63. maddesi ile 5607 sayılı Yasaya eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası gözetilerek sonucuna göre uygulama yapma görevinin de yerel mahkemeye ait bulunması zorunluluğu,
Kabule göre de;
1) Açık kasa kamyonun kasasında özel bir dolum ağzı ve boşaltma vanası bulunan depoda 17000 litre kaçak akaryakıt ele geçmesi şeklinde gerçekleşen olayda; suça konu kaçak akaryakıtın taşınmasında kullanılan kamyonun kayıt maliki ... vekilinin hazırlık aşamasında sunduğu dilekçede müvekkilinin aracı ... isimli şahsa kiraya verdiğini, kovuşturma aşamasında verdiği dilekçede ise hatıra binaen emaneten verdiğini beyan ettiği, malen sorumlunun mahkemece alınan beyanında ise aracı ... isimli şahsa kiraladığını beyan ettiği ancak dosya kapsamında kira sözleşmesi bulunmadığı anlaşılmakla, suça konu akaryakıtın nakil aracının ağırlıklı bölümünü oluşturduğu ve kaçak akaryakıtın değeri ile iadesine karar verilen nakil vasıtasının bilinen değeri göz önüne alındığında, TCK'nun 54/3. maddesine göre aracın müsadere edilmesinin hakkaniyete aykırı sonuçlar doğurmayacağı da gözetilerek; malen sorumlu vekilinin dilekçesi ile sanık ...'nun beyanlarında ismi geçen ... ile ... isimli şahısların açık kimlik bilgileri tespit edilip beyanları alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçeyle iadesine karar verilmesi,
2) Hüküm kısmında malen sorumlunun iyiniyetli üçüncü kişi olması nedeniyle nakil aracının iadesine karar verilmesine karşın hükmün gerekçesinde aracın rayiç değeri ile gümrüklenmiş değeri göz önüne alındığında aracın müsaderesine karar verilmesinin hakkaniyete aykırı olmayacağı, akaryakıtın özel bir dolum ağzı ve gizli boşaltma vanası olan seyyar deposunda ele geçirildiğinden araç sahibinin bilgisi dahilinde suçta kullanıldığı ve dolayısıyla araç sahibinin iyiniyetli üçüncü kişi sayılamayacağı nazara alınarak nakil aracının müsadere koşullarının oluştuğunun kabulüne karar verildiğinin belirtilmesi suretiyle hüküm ile gerekçe arasında çelişki yaratılması,
3) 24.11.2015 tarihli 29542 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi'nin 08.10.2015 tarihli ve 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı iptal kararı ile 5237 sayılı TCK'nun 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptal edilmesi nedeniyle, anılan maddenin yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
4) Suça konu kaçak eşyanın 5607 sayılı Yasanın 13/1. maddesi yollamasıyla 5237 sayılı TCK'nun 54/4. maddesi uyarınca müsaderesine karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Yasaya aykırı, sanığın ve katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, temyiz edenin sıfatına göre CMUK'nun 326/son maddesi uyarınca sanığın cezada kazanılmış hakkının saklı tutulmasına, 29.03.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.