21. Hukuk Dairesi Esas No: 2019/4137 Karar No: 2019/7896 Karar Tarihi: 18.12.2019
Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2019/4137 Esas 2019/7896 Karar Sayılı İlamı
21. Hukuk Dairesi 2019/4137 E. , 2019/7896 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ:İş Mahkemesi TÜRK MİLLETİ ADINA
Davacılar, murisinin iş kazası sonucu ölümünden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin reddine karar vermiştir.Hükmün davacılar vekilince temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar verildi. KARAR 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle, kanuni gerektirici nedenlerle, temyiz kapsam ve nedenlerine göre davacılar vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki diğer temyiz itirazlarının reddine, 2-Dava sigortalının iş kazası sonucu vefatı nedeniyle hak sahiplerinin manevi tazminat talebine ilişkindir.Dava dilekçesinde davacılardan anne için 100.000,00 TL, baba için 100.000,00 TL ve iki kardeşten her biri lehine 50.000,00 TL manevi tazminat talebinde bulunmuştur. Mahkemece, 07/03/2019 tarihli nihai kararda davalı ... Teknik A.Ş. yönünden feragat nedeniyle davanın reddine, davalı ... yönünden ise usulüne uygun bir dava bulunmadığından davanın reddine karar verilmiştir. Mahkemece verilen 24/05/2016 tarihli bir önceki kararın Dairemizin 26/09/2018 tarih 2016/19195 Esas, 2018/6726 Karar sayılı ilamıyla dahili davalı ... aleyhine usulüne uygun bir biçimde açılmış bir dava olmadığından bu şirketin dahili davalı olarak kabul edilerek hüküm kurulmasının usul ve yasaya aykırı olduğu belirtilerek bozulduğu, bozmaya uyularak yapılan yargılama neticesinde davalı sigorta şirketi hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi yerinde olmuş ise de; bozma sonrakı kararda bu şirketin karar başlığında davalı olarak gösterilmesi ve dahili davalı lehine vekalet ücreti takdiri hatalı olmuştur. Mahkemece, yukarıda belirtilen maddi ve hukuksal olgular gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.O halde, davacılar vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.Ne var ki bu yanlışlığın giderilmesinin yeniden yargılamayı gerektirmediği anlaşıldığından hüküm bozulmamalı HMK 370/2. maddesi uyarınca düzeltilerek onanmalıdır.SONUÇ : Yukarıda yapılan açıklama gereğince; 1) Karar başlığındaki “ Davalı: ...” ifadesinin karar başlığından silinerek çıkartılmasına, yerine "Dahili davalı ..." olarak yazılmasına, 2- Hüküm fıkrasının 5. Bendinde yer alan " Karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan A.A.Ü.T uyarınca reddedilen değer üzerinden hesaplanan 23.950,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı ... Teknik ve davalı ..."a verilmesine," kısmının silinerek yerine Karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan A.A.Ü.T uyarınca reddedilen değer üzerinden hesaplanan 23.950,00 TL vekalet ücretinin davacılardan alınarak davalı ... Teknik San. Madencilik Turizm Tic. A.Ş "ye verilmesine," yerel mahkeme hükmünün DÜZELTİLMİŞ BU ŞEKLİ İLE ONANMASINA, temyiz harcının davacılara iadesine 18/12/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.