6. Ceza Dairesi 2019/1238 E. , 2020/5333 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
Bölge Adliye Mahkemelerinin, 26.9.2004 tarihli ve 5235 sayılı Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkında Kanunun geçici 2. maddesi uyarınca Resmi Gazete"de ilan edilecek göreve başlama tarihinden önce temyiz yoluna başvurulmuş olan kararlar hakkında, kesinleşinceye kadar Ceza Muhakemeleri Usulü Kanununun 322 nci maddesinin dördüncü, beşinci ve altıncı fıkraları hariç olmak üzere, 305 ilâ 326 ncı maddeleri uygulanacağı...” hususu nazara alındığında temyiz süresinin 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanununun 310/1. maddesi uyarınca bir hafta olduğu, ancak 7035 sayılı kanunla değişik 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 291. maddesine göre ise bir hafta olan temyiz süresinin on beş güne çıkarıldığı, katılan ... vekilinin yüzüne karşı verilen 27.12.2018 günlü mahkeme hükmünün karar eteğinde, “Temyiz süresinin 15 gün olduğunun” belirtilmesi üzerine, katılan ... vekilinin 04.01.2019 tarihinde sanık ... hakkında yağma suçundan verilen mahkumiyet kararı aleyhine temyiz davası açma talepli dilekçe verdiği anlaşılmıştır.
Türkiye Cumhuriyeti Anayasası"nın 40/2, 5271 sayılı CMK"nin 34/2, 40/2, 231/2 ve 232/6. maddelerine göre; mahkeme kararlarında ilgili kişilerin hangi kanun yolları ve mercilere başvuracağını, sürelerini ve yönteminin kuşkuya yer vermeyecek şekilde açıkça gösterilmesi gerektiğinin açık ve buyurucu bir kural olduğu, bu bağlamda mahkemenin yanıltıcı ifadesi nedeniyle, katılan ... vekilinin 15 gün içerisinde temyiz davası açmasının olağan olduğundan; katılan ... vekilinin temyiz isteminin süresinde kabul edilerek katılan ... vekilinin ve sanık ... müdafiinin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Dosya içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, uyulan bozmaya, gerekçeye ve Hakimler Kurulunun takdirine
göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
Ancak;
Sanık ... hakkında katılan ...’a yönelik eylemleri nedeniyle İstanbul Anadolu 8. Ağır Ceza Mahkemesinin 27.12.2018 gün, 2018/255 esas ve 2018/738 sayılı kararı ile sanık hakkında 5237 sayılı TCK’nin 149/1-a-h, 150/2, 35/2. maddeledi uyarınca 3 yıl hapis, 116/1-4 maddesi gereğince 1 yıl hapis cezası hükmü kurulduğu, sanık müdafiinin temyizi üzerine, Yargıtay 6. Ceza Dairesinin 08.05.2018 gün, 2015/8132 esas ve 2018/3497 karar sayılı ilamı uyarınca, konut dokunulmazlığını bozma suçunun yağma suçunun unsuru olması nedeniyle sanığın eyleminin bir bütün halinde silahla, konutta, geceleyin yağmaya teşebbüs suçunu oluşturacağı gerekçesiyle ve CMUK"un 326/son maddesi uyarınca kazanılmış hakları gözetilerek "bozulmasına" karar verildiğinin anlaşılması karşısında; sanık hakkında ceza süresi itibariyle kazanılmış hak müessesesi uygulanırken, katılan ...’a yönelik bozmadan önce yağmaya kalkışma suçundan hükmedilen 3 yıl ve konut dokunulmazlığını bozma suçundan hükmedilen 1 yıl hapis cezalarının toplamı olan “4 yıl” hapis cezası yerine “3 yıl” hapis cezası verilmesi suretiyle eksik cezaya hükmedilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, katılan ... vekilinin ve sanık ... müdafiinin temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 5320 sayılı Yasanın 8/1.maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’un 322.maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, sanık ... hakkında yağmaya teşebbüs suçundan 1412 sayılı CMUK 326/son maddesi uyarınca infaza esas olarak belirlenen “3 yıl ” olan sonuç cezasının , “4 yıl” hapis cezası olarak belirlenmesi suretiyle, diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 22.12.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.