10. Hukuk Dairesi 2015/6733 E. , 2015/14630 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi : İş Mahkemesi
Dava, yurtdışında Türk vatandaşlığında geçen borçlanmaya esas süreleri talep tarihinde Türk vatandaşı olma şartı aranmaksızın 3201 sayılı Kanuna göre borçlanma hakkı bulunduğunun tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, ilamında belirtilen gerekçe ile davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, tarafların vekillerince temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere ve hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre, tarafların vekillerinin, sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 297’nci maddesindeki; “...taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir” düzenlemesi uyarınca; hükümlerin çelişkiden uzak ve infaza elverişli olması, gerçeğe ve hukuka uygun bir karar verilmesi gerekmektedir. İstemin Türk vatandaşlığı dönemindeki 3201 sayılı Yasaya göre borçlanmaya esas sürelerin, 3201 sayılı Yasa kapsamında borçlanma hakkı bulunduğunun tespitine yönelik olduğu, bu bağlamda, kurulan kabul hükmünün ise, borçlanma hakkının 3201 sayılı Yasanın belirlediği şartları aşmaya sebebiyet verecek ve hükmün infazında tereddüte yol açacak biçimde olduğu gözetilmeksizin, karar verilmesi, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
3 - 6552 sayılı Kanunun 11.09.2014 günü yürürlüğe giren 64. maddesiyle 5521 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu"nun 7. maddesine eklenen 4. fıkrada, hizmet akdine tabi çalışmaları nedeniyle zorunlu sigortalılık sürelerinin tespiti talebi ile işveren aleyhine açılan davalarda, davanın Kuruma re"sen ihbar edileceği, ihbar üzerine davaya davalı yanında feri müdahil olarak katılan Kurum"un, yanında katıldığı taraf başvurmasa dahi kanun yoluna başvurabileceği belirtilmiştir.
Eldeki dava, kanun koyucunun gerçekleştirdiği düzenlemede öngörülen 506 sayılı Kanunun 79/10. veya 5510 sayılı Kanunun 86/9. maddelerine dayalı hizmet akdine tabi çalışmaları nedeniyle zorunlu sigortalılık sürelerinin tespiti niteliğinde olmadığından, 5521 sayılı Kanunun 7/4. maddesi kapsamı dışında kalan dava yönünden anılan değişikliğin uygulama olanağı da bulunmamaktadır.
Mahkemece, yukarıda açıklanan maddi ve hukuki ilkeler gözetilmeksizin yanılgılı değerlendirme ile Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı"nın davalı olarak kabul edilmesi gerekirken, feri müdahil olarak kabul edilerek karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
Ne var ki; bu hususun düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hüküm bozulmamalı, 6217 sayılı Kanunun 30"uncu maddesi ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"na eklenen Geçici 3"üncü madde atfıyla uygulanmakta olan 1086 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 438"inci maddesi gereğince düzeltilerek onanmalıdır.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1)Hüküm fıkrasının ikinci paragrafının tamamen silinerek, yerine; “DAVANIN KABULÜNE, davacının Türk vatandaşı olarak yurtdışında çalıştığı 01.09.1992- 10.12.1999 tarihleri arasındaki 3201 sayılı Yasa kapsamında borçlanabileceği sürelerin, talep tarihinde Türk vatandaşı olma şartı aranmaksızın 3201 sayılı Yasa kapsamında borçlanma hakkı bulunduğunun tespitine,” paragrafının yazılmasına,
2) Hüküm fıkrasının vekalet ücretine ilişkin, dördüncü paragrafının tamamen silinerek yerine, “Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirmiş olduğundan karar tarihi itibari ile yürürlükte olan A.A.Ü.T. gereğince hesap edilen 1.500,00 TL vekalet ücretinin davalı Kurumdan alınarak davacıya verilmesine,” paragrafının yazılmasına,
3) Hüküm fıkrasının yargılama giderine ilişkin, beşinci paragrafının tamamen silinerek, yerine, “Davacı tarafından yapılan 30,00 TL. yargılama giderinin davalı Kurumdan alınarak, davacıya verilmesine,” paragrafının yazılmasına, ve hükmün bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 10.09.2015 gününde oybirliği ile karar verildi.