Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2015/958 Esas 2015/11298 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/958
Karar No: 2015/11298
Karar Tarihi: 27.10.2015

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2015/958 Esas 2015/11298 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2015/958 E.  ,  2015/11298 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Dörtyol Sulh Hukuk Mahkemesi
    TARİHİ : 11/09/2014
    NUMARASI : 2011/846-2014/524

    Taraflar arasındaki rücuen alacak davasının yapılan yargılaması sonunda kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    -K A R A R-

    Davacı vekili, davalıya ait olup müvekkili şirkete.... poliçesi ile sigortalı olan aracın ehliyetsiz sürücü idaresinde iken 15.04.2011 tarihinde kaza yaparak, karşı araçta hasara neden olduğunu ve bu hasar nedeniyle müvekkili şirketçe yapılan 3.993,00 TL"nin 05.08.2011 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan rücuen tahsilini talep ve dava etmiştir.
    Davalı, adına kayıtlı motorsikleti olay günü oğlunun izinsiz kullanarak kaza yaptığını, kusurun karşı tarafta olmasına rağmen oğlunun ehliyeti olmadığından davacı yanca hasarın kendisinden talep edildiğini savunmuştur.
    Mahkemece, davanın kısmen kabulüne 2.430,00 TL"nin 05.08.2011 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.
    6100 Sayılı HMK"nun “Sulh hukuk mahkemelerinin görevi” başlığı altındaki 4.maddesinde “(1) Sulh hukuk mahkemeleri, dava konusunun değer veya tutarına bakılmaksızın;
    a) Kiralanan taşınmazların, 9/6/1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununa göre ilamsız icra yoluyla tahliyesine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere, kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dâhil olmak üzere tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davaları,
    b) Taşınır ve taşınmaz mal veya hakkın paylaştırılmasına ve ortaklığın giderilmesine ilişkin davaları,
    c) Taşınır ve taşınmaz mallarda, sadece zilyetliğin korunmasına yönelik olan davaları,
    ç) Bu Kanun ile diğer kanunların, sulh hukuk mahkemesi veya sulh hukuk hâkimini görevlendirdiği davaları, görürler.” hükmüne yer verilmiştir.
    Somut olay, davacı sigorta şirketi ile sigortalısı olan davalı arasında .....poliçesinden kaynaklanan rücuen alacak istemine ilişkindir. Bu halde, mahkemece, uyuşmazlığın sulh hukuk mahkemesinin görevine girmediği dikkate alınarak, 6100 sayılı HMK 114/c maddesi delaletiyle aynı Yasanın 115/2.maddesi gereğince mahkemenin görevsizliği nedeniyle dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
    2-Bozma sebep ve şekline göre davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının incelenmesine bu aşamada gerek görülmemiştir.
    SONUÇ:Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle kararın BOZULMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 27.10.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.






    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.