
Esas No: 2016/7475
Karar No: 2019/5308
Karar Tarihi: 12.12.2019
Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2016/7475 Esas 2019/5308 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının bozma ilamına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Davacı vekili, müvekkili kooperatifin maliki olduğu taşınmaz üzerinde inşaat yapılması hususunda dava dışı ... Mimarlık Müh. İnş. Dek. Tic. Ltd. Şti. ile Bulak İnş. Tur. Mad. San. ve Tic. Ltd. Şti. ortak girişimi arasında arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi imzalandığını, dava dışı yüklenicinin yapması gereken işleri yarım bırakarak gittiğini, müvekkili kooperatifin, kat mülkiyetine geçmek ve iskân alabilmek amacıyla taşınmazdaki eksiklikleri yaptığını, yükleniciden daire satın alan davalının yükleniciyle birlikte sorumlu olduğunu, iskân için yapılan masrafların kooperatif üyesi olmayan daire sahiplerince de hisseleri oranında ödenmesi gerektiğini, 21.07.2013 ve 16.02.2014 tarihli kat malikleri genel kurulunda bu hususta karar alındığını, davalının 2.000,00 TL bakiye ödemesi için hakkında başlatılan icra takibine vaki itirazın haksız olduğunu ileri sürerek, itirazın iptali ile %20 oranında icra inkâr tazminatının tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, site yönetimine geçildiğinden davacının aktif husumet ehliyeti olmadığını, davacı kooperatif ile dava dışı yüklenici arasında imzalanan arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine göre tüm dairelerin bitmiş ve iskânı alınmış olarak teslim edileceğini, 29.04.2009 tarihinde yapılan ek sözleşme gereğince yüklenici tarafından yapılmayan imalatlara karşılık davacı kooperatife verilen beş daire rayiç değer üzerinden satılarak mevcut imalat ve borçlara harcanacağından davacının bu beş daire ile sitedeki tüm dairelerin iskân ruhsatı da dahil tüm giderlerini üstlenmeyi kabullendiğini, davacının bu beş dairenin bir kısmını üyelerine verdiğini, bir kısmını ise iş karşılığı devrettiğinden talep edilen bedelin hukuka aykırı olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, davanın kabulüne dair verilen kararın, Dairemizin 17.12.2015 tarih 2015/2717E. 205/8229 K. sayılı ilamı ile dava dışı yükleniciler tarafından sözleşmeden kaynaklanan tüm hak ve borçların davalıya devredildiğine ilişkin davacı tarafça bir iddiada bulunulmadığı ve yazılı bir temlik sözleşmesi sunulmadığı gözetilerek, davacının sözleşmenin tarafı olmayan davalıdan, dava dışı yükleniciler ile arasındaki sözleşmeye dayalı olarak herhangi bir talepte bulunmasının mümkün olmadığı, husumetin dava dışı yüklenicilere yöneltilmesi gerektiği, davalının pasif husumet sıfatının bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yanılgılı gerekçeye dayalı olarak yazılı şekilde hüküm kurulmasının doğru olmadığı belirtilerek bozulması üzerine mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda husumetin dava dışı yüklenicilere yöneltilmesi gerektiği gerekçesiyle davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı doğrultusunda inceleme yapılıp hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, bozmanın kapsamı dışında kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazları incelenemeyeceğine göre davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere 12.12.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.