20. Hukuk Dairesi Esas No: 2013/7987 Karar No: 2013/11903
Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2013/7987 Esas 2013/11903 Karar Sayılı İlamı
(Kapatılan)20. Hukuk Dairesi 2013/7987 E. , 2013/11903 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı Hazine tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı Hazine,.... Köyü 103 ada 61 parsel sayılı 3872 m2 yüzölçümündeki taşınmazın tapuda davalılar adına kayıtlı olduğunu, taşınmazın eski tarihli memleket haritasında orman ve orman içi açıklığı niteliğinde olup zilyetlikle kazanılacak yerlerden olmadığını belirterek davalılar adına olan tapu kaydının iptali ile orman niteliğiyle Hazine adına tescili istemiyle dava açmıştır. Mahkemece davanın usûlden reddine karar verilmiş, hüküm davacı Hazine tarafından temyiz edilmiştir. Dava, tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 1998 yılında 3402 sayılı Kanunun 4. maddesi gereğince orman kadastrosu ve 2/B uygulaması yapılmıştır. Genel arazi kadastrosu sonuçları 28.12.1998 - 27.01.1999 tarihleri arasında ilân edilerek kesinleşmiştir. Mahkemece, davacı tarafa kesin süre verilmesine rağmen ara kararın yerine getirilmediği gerekçesiyle davanın usulden reddine karar verilmiş ise de, verilen karar dosya içeriğine uygun düşmemiştir. Şöyle ki; mahkemece, davacı tarafa, ...in davaya dahil edilmesi ve davalı ..."in yurt dışı adresinin bildirilmesi için 2 haftalık kesin süre verilmiştir. 6100 sayılı H.M.K."nun 94. maddesine göre hâkim, tayin ettiği müddetin kesin olduğuna karar verebilir. Ancak, böyle durumlarda, verilecek müddetin iddia ve savunmayı kısıtlamayacak ve delillerin toplanmasını engellemeyecek şekilde uygun bir süre olması ve kesin mehile uyulmaması halinde doğacak sonuçların da kararda açıkça gösterilmesi gereklidir. Somut olayımızda, kesin mehil olarak verilen süre, kısa olduğu gibi davacı tarafa kesin mehile uyulmamasının sonuçlarının da tam olarak açıklanmadığı anlaşılmıştır. Bu nedenle; mahkemece yapılacak iş; davacıya, ...i davaya dahil edilmesi ve davalı ..."in yurt dışı adresinin bildirilmesi için yukarıda açıklanan şekilde mehil verilmeli ve bundan sonra oluşacak sonuç çerçevesinde karar verilmelidir. Bu itibarla, yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm kurulması usûl ve kanuna aykırıdır. SONUÇ : Yukarda açıklanan nedenlerle davacı Hazine"nin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA 19/12/2013 günü oy birliği ile karar verildi.