4. Hukuk Dairesi 2021/22154 E. , 2021/8546 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 26. Hukuk Dairesi
İLK DERECE
MAHKEMESİ : ... 7. Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı ... vd. vekili Av.... tarafından, davalı ... aleyhine 06.02.2017 gününde verilen dilekçe ile trafik kazası sonucu ölüm nedeniyle maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonucunda; davanın kabulüne dair verilen 21.12.2018 günlü karara karşı davalı tarafın istinaf başvurusu üzerine yapılan incelemede; istinaf başvurusunun esastan reddine dair verilen 24.06.2021 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
- K A R A R -
1.Davalının davacılardan ..., ..., ..., ... ve ...’e yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde:
İhtiyari dava arkadaşı olan davacılar bakımından temyiz sınırı davalının her bir davacıya yönelik temyizi bakımından ayrı ayrı belirlenecektir.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 362/1-a maddesinde öngörülen kesinlik sınırı, 6763 sayılı Kanunun 44. maddesiyle HMK’ya eklenen Ek-Madde 1’de öngörülen yeniden değerleme oranı dikkate alındığında 2021 yılı için 78.630,00 TL’dir.
HMK 362/1-a ve 362/2. maddeleri gereğince temyiz edenin sıfatına göre hükmedilen ya da mahkemece kabul edilmeyen bölümünün miktar veya değeri 78.630,00 TL’yi geçmeyen davalara ilişkin bölge adliye mahkeme kararlarının temyizi kabil değildir. Kesin olan kararların temyizinin istenilmesi halinde Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi tarafından bu konuda temyiz dilekçesinin reddine karar verilebileceği gibi, verilmemiş olması halinde Yargıtayca da temyiz isteminin reddine karar verilebilecektir.
Davalı tarafından adı geçen davacılar bakımından temyize konu edilen miktar, yukarıda belirtilen temyiz kesinlik sınırının altında kalmaktadır. O halde Bölge Adliye Mahkemesi kararının temyiz kabiliyeti olmayıp davalının adı geçen davacılara yönelik temyiz dilekçesinin HMK’nın 362/1-a maddesi gereğince reddine karar vermek gerekmiştir.
2.Davalının davacılardan ...’e yönelik temyiz itirazlarına gelince:
Davacılar vekili, sürücü ... sevk ve idaresindeki servis aracının şarampole yuvarlanması sonucunda araç içinde yolcu olarak bulunan .,... ...’in olay yerinde vefat ettiğini, ...ve ...’in yaralandıklarını, vefat eden ...’in davacılardan ...’in kızı, ..., ..., ..., ... ve ...’ın kardeşi olduğunu, sürücü ...’ın tam kusurlu olduğunu, kazanın ilköğretim öğrencilerinin ... Köyü’nde bulunan evlerinden alınıp ... ilçesine ... İlköğretim Okuluna götürülmeleri esnasında meydana geldiğini, sürücü ile öğrencilerin taşınması konusunda sözleşme yapan davalının TBK 66 ve KİK 85. maddeleri uyarınca davacılara destekten yoksun kalma tazminatı ve manevi tazminat ödemekle yükümlü olduğunu, ayrıca taşıma sözleşmesinin tarafı olduğu ve taşıma ücretini ödediği sözleşmenin eğitim tarihinin başlaması ile eğitim süresinin bittiği tarihlerin arasını kapsadığından ve bir tür uzun süreli kiralama söz konusu olduğundan davalının işleten sıfatı ile sorumlu olduğunu belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla Selma için 100.000,00 TL manevi ile 1.000,00 TL maddi, diğer davacılar için 20.000,00’er TL manevi tazminatın tahsilini istemiş; 19.11.2018 tarihli dilekçesiyle Selma için talebini 63.027,68 TL’ye yükseltmiştir.
Davalı vekili, davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
İlk derece mahkemesince, davanın kabulüne karar verilmiş; karara karşı davalı tarafça istinaf yoluna başvurulmuş, Bölge Adliye Mahkemesince, istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş; Bölge Adliye Mahkemesi kararı, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve HMK 355. maddesindeki kamu düzenine aykırılık halleri resen gözetilmek üzere istinaf incelemesinin, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılacağı kuralına uygun biçimde inceleme yapılıp karar verilmiş ve verilen kararda bir isabetsizlik görülmemiş olmasına göre yerinde olmayan bütün temyiz itirazları reddedilmelidir.
SONUÇ: Temyiz edilen kararın yukarıda (2) no’lu bentte açıklanan nedenlerle davalının davacılardan ...’e yönelik temyiz itirazlarının reddi ile hükmün HMK 370/1. maddesi gereğince ONANMASINA, (1) no’lu bentte açıklanan nedenlerle davalının davacılardan ..., ..., ..., ... ve ...’e yönelik temyiz dilekçesinin HMK 362/1-a maddesi gereğince reddine, HMK 302/5 ve 373. maddeleri uyarınca dosyanın ilk derece mahkemesine, kararın bir örneğinin de bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine, 492 Sayılı Harçlar Yasasının 13/J maddesi uyarınca davalıdan harç alınmamasına
10.11.2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.