
Esas No: 2009/10041
Karar No: 2010/703
Karar Tarihi: 28.01.2010
Yargıtay 6. Hukuk Dairesi 2009/10041 Esas 2010/703 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı tahliye davasına dair karar davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
Uyuşmazlık işyeri ihtiyacı nedeniyle tahliye istemine ilişkindir. Mahkemece istemin kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.
6570 Sayılı Yasa kapsamına giren bir taşınmazı iktisap eden kimse dilerse eski malik ile kiracı arasında yapılmış sözleşmeye dayanarak sözleşmenin sonunda, dilerse Yasanın 7/d maddesinde öngörülen sürelerden yararlanarak ihtiyaç nedeniyle tahliye davası açabilir.
6570 Sayılı Yasanın 7/c-d fıkralarına göre işyeri ihtiyacına dayalı olarak açılan tahliye davalarında ihtiyaçlının kirada olması halinde ihtiyacın varlığının kabulü için ihtiyaçlının ya tahliye tehdidi altında bulunması veya kiralananın yapılacak iş için daha üstün nitelikte olması, en azından halen iş yapılan yerle eşdeğer nitelikte bulunması gerekir. Eşdeğerlik durumu varsa mülkiyet hakkına üstünlük tanınmalıdır. Bu iki halden birisinin varlığı ihtiyacın kabulü için yeterlidir. Her iki halin birlikte olması gerekmez.
Tahliye tehdidinin varlığı davacı tarafından ileri sürülmemiş ise mahkemece kendiliğinden nazara alınamaz. Oysa kiralananın halen iş yapılan yerden üstün olduğu ileri sürülmemiş olsa bile ihtiyaç iddiasının içinde bu husus da mevcut olduğundan mahkemece uzman bilirkişi aracılığıyla keşif yapılarak kıyaslama suretiyle bu hususun belirlenmesi gerekir.
Olayımıza gelince; Davacı vekili, dava dilekçesinde, davalının kiracı olduğu işyerini davacının 24.07.2008 tarihinde satın aldığını, halen kirada bakkal dükkanı işlettiğini, dava konusu yerde de bakkal dükkanı işletmek istediğini, davalıya satın alma ve ihtiyacını bildiren 25.07.2008 keşide tarihli ihtar gönderdiğini belirterek kiralananın 6570 sayılı yasanın 7/d maddesi gereğince işyeri ihtiyacı nedeniyle tahliyesini talep etmiştir.Davalı,ihtiyacın gerçek ve samimi olmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir.
Davacı, bakkal dükkanı işlettiğini, kendi dükkanına geçmek istediğini bildirmiştir. Davacı, tahliye tehdidi altında olduğunu ya da dava konusu taşınmazın daha üstün vasıflı olduğunu ileri sürmemiştir. Her iki taşınmazda mukayeseli keşif yapılmış ise de, hükme esas alınan bilirkişi raporunda, dava konusu taşınmazın, davacının halen kiracı olduğu dükkandan daha üstün vasıflı olduğuna dair bir değerlendirme bulunmadığı gibi, dava konusu dükkanın 22 m2, davacının kiracı olduğu taşınmazın ise 28 m2, her iki dükkanın konumlarının da aynı olduğu anlaşılmaktadır. Bu durumda dava konusu dükkanın daha üstün vasıflı olduğundan söz edilemez. Mahkemece yukarıdaki ilke dikkate alınarak davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile davanın kabulüne karar verilmesi doğru olmadığından hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ;Yukarıda açıklanan nedenlerle davalının temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 28.01.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.