Abaküs Yazılım
13. Daire
Esas No: 2016/453
Karar No: 2021/1034
Karar Tarihi: 23.03.2021

Danıştay 13. Daire 2016/453 Esas 2021/1034 Karar Sayılı İlamı

T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No:2016/453
Karar No:2021/1034

TEMYİZ EDEN (DAVACI) : ... Tekstil Sanayi Ticaret Ltd. Şti.
VEKİLİ : Av. ...
KARŞI TARAF (DAVALI) : ... Bakanlığı
VEKİLİ : Av. ...

İSTEMİN_KONUSU : ... İdare Mahkemesi'nin ... tarih ve E: ..., K: ... sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: 02/07/2012 tarihinde sözleşmesi imzalanan ihalede, davacının vekâleten işlerini yürüten kişinin ihale sürecinde yasak fiil ve davranışlarda bulunduğu tespit edildiğinden bahisle tesis edilen Milli Savunma Bakanlığı Bursa Tedarik Bölge Başkanlığı'nın 14/11/2012 tarihli işleminin, sözleşmeye ilişkin olarak yatırılan kesin teminat ve varsa ek kesin teminatların tutarı kadar cezanın tahsil edilerek Hazineye irad kaydedilmesine ve davacı hakkında 4735 sayılı Kamu İhale Sözleşmeleri Kanunu'nun 25/(b) maddesine istinaden 26. maddesinin uygulanmasına ilişkin kısmının iptali ile hak edişlerden kesilen kesin teminat ve ek kesin teminat miktarı tutarı olan 135.000,00-TL cezanın kesinti yapıldığı tarihten itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte iadesine karar verilmesi istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: ... İdare Mahkemesi'nce verilen kararda; ihale tarihinde davacı şirketin vekili olarak şirketi temsilen iş ve işlemleri yürüten ...'in ... Ağır Ceza Mahkemesi'nde yapılan yargılaması neticesinde Mahkemenin ... tarih ve E: ..., K: ... sayılı kararı ile üzerine atılı resmî evrakta sahtecilik ve nitelikli dolandırıcılık suçundan cezalandırılması yönünde hüküm kurulduğu, davacı şirket tarafından yetkili kılınan ve bu suretle ihalede davacının vekili sıfatıyla hareket eden ...'in MSB Bursa Tedarik Bölge Başkanlığı ile düzenlenen sözleşmeye ilişkin olarak sözleşme ve karar damga vergisini içeren dekontlarda tahribat yaptığı, bu yolla sözleşmenin kurulması safhasında sahte belge düzenlemek ve kullanmak suretiyle yasak fiil ve davranışlarda bulunduğu ve buna göre davacıdan 4735 sayılı Kanun'un 21. maddesi uyarınca kesin teminat tutarı kadar ceza tahsil edildiği ve aynı Kanun'un 25/b maddesine istinaden 26. maddenin uygulanması kararı alındığı sabit olduğundan, davanın reddi gerektiği sonucuna varılmıştır.
Belirtilen gerekçelerle dava konusu işlem hukuka uygun bulunarak davanın reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, Mahkemenin hukukun genel ilkelerinden suçta ve cezada şahsilik ilkesine aykırı karar verdiği, ... isimli şahsın belirli süreli vekâletnamelerle şirket ve benzeri firmalar adına ihalelere girdiği, kazanılan ihale üzerinden komisyon aldığı, bu şahsın şirketin yöneticisi, ortağı veya çalışanı olmadığı, ceza dosyasında, şirkete, ortak ve yöneticilerine karşı bir suç isnadında bulunulmadığı, haklarında hüküm kurulmadığı, dolayısıyla anılan fiilin şirketin etki ve tesiriyle yapıldığı sonucuna varılamayacağı, benzer konuda ... İdare Mahkemesi'nin ... esas sayılı dosyasından vermiş olduğu kararı ile davaya konusu işlemle aynı tarihte tesis edilen benzer cezanın iptaline karar verildiği, Anayasa'nın 38. maddesinde cezaların şahsiliği kuralıyla amaçlananın, bir kimsenin işlemediği bir fiilden dolayı cezalandırılmaması ve kimsenin başkasının fiilinden sorumlu tutulmaması olduğu, idari ve adli cezalar arasında bir ayrım yapılmadığından idari para cezalarının da bu ilkelere tâbi olduğu ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından, ceza hukukunda yer alan "cezaların şahsiliği" ilkesinin somut olayda uygulanmasının mümkün olmadığı, yasaklama kararının ceza hukukunu değil, idare ve özel hukuku ilgilendirdiği, ...'in davacı şirket ile hukuki ilişkisinin niteliğine göre, vekâlet sözleşmesi veya adam çalıştıranın sorumluluğuna ilişkin hükümler uyarınca, davacı şirketin uğradığını iddia ettiği zararın asıl sorumlusunun özen yükümlülüğünü yerine getirmeden istihdam ettiği ya da vekâleten iş gördürdüğü kendi personeli olduğu, bu kişinin firmanın çalışanı, ortağı veya yöneticisi olmaması hâlinde de davacının sorumlu olduğu, idari yaptırımlar veya maddi zararların rücu sorumlusunun da ilgili şahıs olduğu, emsal gösterilen Mahkeme kararında kavramların karıştırıldığı ve kararın hukuka uygun olmadığı, davacının uğradığını ileri sürdüğü zararları ... 'den talep etmesi gerektiği belirtilerek istemin reddi gerektiği savunulmuştur.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ ...'UN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi'nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin reddine,
2. Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddi yolundaki ... İdare Mahkemesi'nin ... tarih ve E: ..., K: ... sayılı temyize konu kararında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından anılan Mahkeme kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4. Dosyanın anılan Mahkeme'ye gönderilmesine,
5. 2577 sayılı Kanun'un Geçici 8. maddesi uyarınca, bu kararın tebliğ tarihini izleyen 15 (on beş) gün içerisinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere, 23/03/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.


Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi