Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2019/1842 Esas 2019/9358 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
13. Hukuk Dairesi
Esas No: 2019/1842
Karar No: 2019/9358
Karar Tarihi: 03.10.2019

Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2019/1842 Esas 2019/9358 Karar Sayılı İlamı

13. Hukuk Dairesi         2019/1842 E.  ,  2019/9358 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
    K A R A R
    Davacı, davalı tarafından hakkında gayrimenkulün satışından doğan bakiye kapora bedeli alacağı olduğundan bahisle icra takibi başlatıldığın, davalıya bu şekilde herhangi bir borcunun bulunmadığını ileri sürerek; bu icra dosyasında borçlu olmadığının tespiti ile takibin iptaline, takibin haksız ve kötü niyetli olması sebebiyle %40’dan aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına karar verilmesini istemiştir.
    Davalı, davanın reddini dilemiştir.
    Mahkemece, bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucu, davanın kabulüne, davacının alacaklısı davalı olan ... 2. İcra Müdürlüğünün 2007/1807 E. sayılı takip dosyasında borçlu olmadığının tespitine, asıl alacak miktarı üzerinden hesaplanan %40 kötüniyet tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının aşağıdaki bent kapsamı dışındaki sair temyiz itirazlarının reddine karar verilmesi gerekir.
    2-İ.İ.K"nun 67/2 maddesi uyarınca icra takibinde bulunan alacaklının icra takibi yapmakta haksız ve kötü niyetli olması halinde alacaklı aleyhine tazminata hükmedilmesi mümkündür. Bir başka deyişle alacaklının icra takibi yapmakta haksız bulunmasının yanında kötüniyetli olduğunun belirlenmesi halinde tazminata hükmedilebilir. Bu itibarla kötüniyetli olduğu ispat edilemeyen alacaklı aleyhine kötüniyet tazminatına hükmedilmesi olanaklı değildir. Dava konusu olayda, davalının davacı aleyhine icra takibi yapmasında kötüniyetli olduğunun kabulü doğru değildir. Mahkemece, davalının icra takibinde kötüniyetli olduğunun ispat edilmediği gözardı edilerek davalı aleyhine kötüniyet tazminatına hükmedilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalının sair temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle temyiz olunan kararın davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/I maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 03/10/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.