Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2018/3848 Esas 2020/3273 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/3848
Karar No: 2020/3273
Karar Tarihi: 09.06.2020

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2018/3848 Esas 2020/3273 Karar Sayılı İlamı

Özet:

İçtihat metninde, davacı alacaklı vekilinin, davalı borçlu hakkında yaptığı takibin semeresiz kaldığı, dava konusu taşınmazların mal kaçırma amacıyla davalı eşi ve akrabalarına devredildiği gerekçesiyle tasarrufun iptali davası açtığı belirtilmiştir. Mahkeme, davanın alacağın tahsil edilememesi sebebiyle açıldığını ancak hak düşürücü süre nedeniyle davanın reddedildiğini karar vermiştir. İstinaf mahkemesinde de aynı gerekçelerle davacı ve davalıların istinaf istemleri reddedilmiştir. Temyiz imkanı kullanılmamıştır. Kararda İcra ve İflas Kanunu'nun 277, 284. maddeleri ile Türk Borçlar Kanunu'nun 19. maddesi açıklanmıştır.
17. Hukuk Dairesi         2018/3848 E.  ,  2020/3273 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

    Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hüküm, süresi içinde davacı vekili ile davalılar ... ve Mustafa Anıl vekilleri tarafından istinaf edilmiş, istinaf isteminin reddine karar verilmiş, davacı vekili tarafından bu kararın temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    -K A R A R-

    Davacı alacaklı vekili, davalı borçlu ... hakkında takip yaptığını, takibin semeresiz kaldığını, borçlunun mal kaçırma amacı ile dava konusu taşınmazları 20.04.2011 tarihinde davalı eşi..."a onun da borçlunun akrabası Bayram"a, o da borçlunun oğlu Mustafa Anıl"a devrettiğini belirterek, bu tasarrufların iptalini talep etmiştir.
    Davalılar vekilleri, ayrı ayrı verdikleri cevap dilekçelerinde dava koşullarının oluşmadığından davanın reddi gerektiğini savunmuşlardır.
    Mahkemece, davanın alacağın tahsil edilememesi sebebiyle alınan aciz vesikasına dayanılarak açıldığının anlaşıldığı, İİK m.277 hükmünde belirtilen tasarrufun iptali davası olduğu, davanın 21/06/2016 tarihinde açıldığı, iptali istenen tasarrufun ise 20/04/2011 tarihinde gerçekleştiği, davanın tasarruf tarihinden itibaren İİK madde 284"de göre 5 yıl içerisinde açılmadığından bahisle hak düşürücü süre nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir. Karar davacı vekili ile davalılar ... ve ... vekilleri tarafından istinaf edilmiştir.
    İstinaf mahkemesince, davalı ... vekilinin istinaf başvuru dilekçesinin HMK"nın 352/1-c maddesi uyarınca süre yönünden reddine, dava konusu taşınmazın, davalı ..."ya satış tarihinin 20.04.2011 günü olduğu, davanın ise 21.06.2016 tarihinde açılmış olması nedeniyle, İİK"nın 284. maddesindeki 5 yıllık hak düşürücü süre içinde açılmadığı, ayrıca TBK. 19. maddesindeki muvazaa hukuksal nedenine dayalı olarak her zaman dava açılabileceği, tasarrufun iptali davasının hak düşürücü sürenin geçmiş olmasından dolayı reddi halinde dava tüm davalılar açısından aynı nedenle reddedildiğinden davalılar lehine takdir edilecek vekalet ücretinin maktu olarak hesaplanmasının gerekmesine göre davalı ... vekili ile davacı vekilinin istinaf istemlerinin ayrı ayrı reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    İlk derece mahkemesince verilen karara yönelik olarak davalılar vekilince yapılan istinaf başvurusu üzerine HMK"nın 355 vd. maddeleri kapsamında yöntemince yapılan inceleme sonucunda Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın, dosya kapsamına göre saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kurallarına aykırı bir yön bulunmamasına, göre usul ve yasaya uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK"nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK"nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının ilk derece Mahkemesine, dairemiz karar örneğinin ise Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesine gönderilmesine, aşağıda dökümü yazılı 18,50 TL kalan onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına 09/06/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.